Bedir savaşı ebedi modeldir. İnanç tam, güven tam, sabır tam, cihad tam olduğu anda, zafer de tamdır. Uhut, Bedir'in fotoğraf sanatındaki negatifi gibidir. Akın siyahı. Bu temel elemanlardan biri bir parçacık da olsa eksikse (söz gelimi, sabır yeterli değilse), zaferlerin en kesini bile yenilgilerin en acıklısına dönüşebilir. Tarih boyu bütün yenişlerimizde Bedir'den bir koku bütün yenilgilerimizde Uhut'tan bir koku vardır. Yani, Bedir'de, Uhut'da sürekli modellerdir. Ne Bedir bitmiş, ne de Uhut. Tarih boyu bütün zaferlerimiz Bedir'in bir devamı, yenilişlerimiz Uhut'un bir devamıdır. Bedir ve Uhud tarihin içine girdikten sonra çağlar boyunca ilerlemekte ve arkalarında derin bir iz bırakmaktadırlar. Hendek savaşı ise Bedir'le Uhut arasında bir köprüdür. Bir yöne geçişli ,Bedir yönünde geçişli bir köprüdür... Birkaç yüz yıldır Uhud modeli savaşlar veriyoruz. Savaşlarımız çok kısa süreli ihlaslarımıza karşı bir Bedir görünüşü alıyorsa da, hemen arkasından, Uhut'un kalın bir lav örtüsü gelip onu kaplıyor. Uhut savaşları vere vere Hendek modeline yaklaştık. Bugün dünyanın dört bir bucağında İslam inancı yavaş yavaş tutuşan bir Hendek Savaşı'nın ilk kımıldamışları içindedir. Bu kez Bedir en önce değil, en sonra gelecektir. Her yandan tam bir düşman hendeğiyle çevrili bulunuyoruz. Onlara göre, bu son imha savaşıdır. Bize göre ise, varlığımızı artık bir daha inkar edemeyecekleri kadar net bir hale getireceğimiz bir ispat savaşıdır. Bedir bir tez, Uhut bir antitez, Hendek ise sentezdi.
Hz. Sa'd ibn Rebî ibn Amr
Uhut savaşı günü Allah Resulü sallallahü aleyhi ve sellem, "Sa'd ibn Rebi'den kim bana bir haber getirir?" dedi. Bir adam "Ben, ey Allah'ın Elçisi!" dedi ve savaş alanında yere yığılmış insanlar arasında onu aramaya gitti. Bulunca Hz. Sa'd ona "Ne istiyorsun?" diye sordu. Adam da, "Resulüllah sana ne olup bittiğini görmem için gönderdi beni" cevabını verdi. Sa'd bunun üzerine şöyle dedi: Git şimdi ona da, benden selâm söyle ve haber ver: Ben tam on iki öldürücü kılıç darbesi aldım! Halkına da şöyle de: Onlardan biri bile hayatta kalır da Peygamber öldürülürse, Allah katında onları hiçbir özrü kabul olunmaz!
Reklam
Bedir Savaşı ebedi modeldir. İnanç tam, güven tam, sabır tam, cihat tam olduğu anda, zafer de tamdır. Uhut, Bedir'in fotoğraf sanatındaki negatifi gibidir. Akın siyahı. Bu temel elemanlardan biri bir parçacık da olsa eksikse (söz gelimi, sabır yeterli değilse), zaferlerin en kesini bile yenilgilerin en acıklısına dönüşebilir. Tarih boyu bütün yenilişlerimizde Bedir'den bir koku, bütün yenilgilerimizde Uhud'tan bir koku vardır. Yani, Bedir de, Uhut da sürekli modellerdir.
UHUT SAVAŞI
Allah'ın Resulü, şehidleri gaslettirmeden, kanlı elbiseleri ile gömdüler. Şehid, gerçek şehid gaslolunmaz. Çünkü Allah'ın emanında ve bambaşka şartların alemindedir.
Sayfa 337Kitabı okudu
UHUT SAVAŞI
Allah Resulünün yanıbaşındaki Ali, elinde kılıcı, nur merkezine sokulmak isteyen, bahadırlık iddiasındaki bütün başları düşürüyor.
Sayfa 335Kitabı okudu
UHUT SAVAŞI
"Ya Rab, benim kavmimi affet! Bilemiyorlar!" Eğer bu dua olmasaydı ne olurdu? Toprağa bir damla Peygamber kanı damlarsa ne olurdu? Ayet meali: _Muradınca kâfirleri kırmak veya yola getirmek senin elinde değildir. Onların hakkından biz geliriz.
Sayfa 334Kitabı okudu
Reklam
76 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.