Sigarayı Bırakmak...
( Cumartesi gece arkadaşımdan gelen mail, etkileyici.) Ne safmışım ben ! Lise ikinci sınıfın başlarıydı; sıgara tüttürmeye başlamıştım; sonlarına doğru ise paket vardı artık cebimde. Büyümüş, kocaman olmuştum. Çakmakla o sigarayı bir yakışım, o dumanı çekip sonrasında bir çıkarışım var dı hey ki ne hey. Dünyanın yükü ciğerlerimde. Ama
Lise Yılları, Yarım Simit, Yarım Kalan Namaz...
Sabah ofise gelince çalışan arkadaşlarımızın birisinin masasındaki yarım simidi görünce aklıma geldi lise anıları. Yarım simitle lise anısı mı olurmuş demeyin ha, nele neler. Anlatayım efendim. 1990’lı yılların ilk yarısına denk gelir benim lisede okuduğum yıllar. ( O zaman doğan çocuklar şimdi otuzuna gidiyor ya, amanın! ) Ordu’da Teknik
Reklam
Ben Rüstem Ve İsmail-Ümit Yaşar Oğuzcan
Ben, İsmail ve Rüstem Yılbaşını kutluyoruz bu gece Ve üçümüz üç kadehten İstanbulu yudumluyoruz İstanbul zehir zemberek İstanbul buruk,İstanbul acı Susuz içilmiyor İstanbul Mezesiz gitmiyor
OT ADAM (KENDİ YAZDIĞIM ÖYKÜDÜR)
Çoğu zaman kızgın oluyordun bana, biliyorum. Hem de çok kızıyordun. Öyle öfkeleniyordun ki o anda oluşan enerjiden bir ülke bile aydınlanırdı kesin. Benim ne kadar cahil bir insan olduğumu, dünyanın en geri kafalı insanı olduğumu düşünüyordun kesin böyle anlarında. Belki küfürler bile ediyordun bana içinden. Beni beğenmiyor ve benden utanıyordun.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ben, İsmail ve Rüstem Yılbaşını kutluyoruz bu gece Ve üçümüz üç kadehten İstanbulu yudumluyoruz İstanbul zehir zemberek İstanbul buruk,İstanbul acı Susuz içilmiyor İstanbul Mezesiz gitmiyor
Güneş ülkesinin karanlık insanları!!
Büyüdüğünü zannederken un-ufak olan bir ülkenin hikayesidir bu. Küçülmenin, çağdan korkunun, teslim olmanın, diz çökmenin acıklı macerası. Kurtarıcılarının ışığına ihanet eden, Güneş Ülkesinin karanlıkta kalmış insanları… Bir asır önce, kapanık dünyalarını birdenbire aydınlatan çağın ışığından korktular. Ve kendi gettolarında, kendilerince,
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.