Savaşın yıkıp geçtiği neslin romanı...
Balkan Harbinden yeni çıkmış bir ülke ve daha bu harbin yaralarını saramamış bir halk.
Yokluğu, yoksunluğu, yitirdiklerinin acısı ile toparlanmaya çalışırken yeni bir savaşın ortasında kalan Osmanlı...
Halkı yine, yeni fedakârlıklar bekliyordu.
İstanbul Sultanîsi talebeleri ise yaşlarının getirdiği delikanlılığın hakkını verircesine yaşarlarken bir taraftan İzcilik nedir onu öğreniyor bir taraftan da ilk aşkın verdiği heyecanı yaşıyorlardı.
Yusuf
Süreyya
Fevzi
Yaşları, bedenleri küçük ama yürekleri büyüktü.
İzcilik türesiydi, yemin etmişlerdi, Çanakkale de yaşanan savaşı yok sayıp, nasıl verdikleri sözü, ettikleri yemini unutabilirlerdi.
Kutsal vatan toprağı için, ailelerini, yavuklularını geride bırakıp elbette cepheye gitmek için gönüllü olarak askere yazılacaklardı.
Daha yaşları 17 idi...
Bu vatan için şehit olan kocaman yürekli çocuklardı onlar ve niceleri...
Güzide
Refika
Yavuklularının ardından gönüllü hasta bakıcı olarak gittiler cepheye.
İçlerinde kopan fırtınaya rağmen, umutla gittiler...
Aşklarına kavuşmak, hikâyelerinin yarım kalmaması için peşlerinden gittiler...
Çanakkale Savaşı'nı anlatan bir roman Elveda Aşk.