Searching for meaning into unmeaningful life
@umutvesonsuzdusler
95 okur puanı
Ekim 2016 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Abraham Lincoln’ün
sözleriyle:
"Hepimiz özgürlükten yana olduğumuzu ilân ediyoruz;aynı sözcüğü kullanıyoruz, ama aynı şeyi kastetmiyoruz.Bazıları için özgürlük, canının çektiği şeyi yapmak, emeğininürününü dilediği gibi kullanmaktır. Buna karşılık, başkaları
için aynı sözcük, bazı insanların başkalarına istedikleriniyapmaları, başkalarının emeklerinin ürününü diledikleri gibikullanmaları anlamına gelebilir. Burada, sadece farklı değil,
uyuşmaz iki şeye aynı ad verilmekte, özgürlük denilmektedir.Bunun sonucu, bu şeylerin herbirine, iki ayrı taraf, iki farklı
ve bağdaştırılamaz ad vermekte, özgürlük ve zulüm demektedirler.
"Çoban, koyunu boğazlamak üzere olan kurdu kovalar;koyun, kurtarıcısı olduğu için çobana teşekkür eder; oysa kurt, aynı hareketinden dolayı çobanı özgürlüğün yıkıcısı diye
lanetler. ... Açıkçası, koyun ile kurt, özgürlük sözcüğünün tanımı üzerinde anlaşamıyorlar
Sayfa 89
İnsanlar kır evlerinde, deniz kenarlarında ve dağlarda inzivaya çekilecek yer arar; sen de buna şiddetli bir şekilde özlem duyuyorsun , fakat bu özlem çok cahilcedir. Eğer inzivaya çekilme isteği duyuyorsan , gayet mümkün ve basittir bu: insan dilediği zaman kendi içinde inzivaya çekilebilir . Üstelik insan inzivaya çekilmek için kendi içinden , kendi ruhundan daha huzurlu ,daha sakin hiçbir yer bulamaz , özellikle de kendinde inzivaya çekildiğinde ona huzur verecek şeylere sahipse.
Sayfa 29 - Türkiye is bankası
Akıllı iktidar bilinçli ve bilinçdışı düşüncelerinizi okur ve değerlendirir. İnsanların kendi iradeleriyle kendilerini düzene sokmasını ve optimize etmesini bekler. Böylelikle üstesinden gelmesi gereken bir dirençle karşılaşmaz. Bu tahakküm büyük bir çabaya , zor kullanmaya gerek duymaz , öylece gerçekleşiverir. Hoşa gitmeye çalışarak ve bağımlılık yaratarak hükmetmeyi amaçlar. Bu da ''beğendim '' kapitalizmi için şu uyarıyı gündeme getirir. İstediğim şeyden koru beni
Sayfa 25 - metis
Okur Takip Önerileri
Şeffaflığın Diktatörlüğü
Dijital ağ başlangıçta sınırsız özgürlük ortamı olarak coşkuyla karşılanmıştı. Microsoft'un reklam sloganlarının ilki olan '' bugün nereye gitmek istiyorsunuz? İnternette sınırsız bir özgürlük ve hareketlilik telkin ediyordu. Bugün başlangıç dönemlerindeki bu coşkunun bir yanilsama olduğunu görüyoruz. Sınırsız özgürlük ve iletişim topyekun kontrol ve gözetleme ye dönüşmüş durumda . Sosyal medya da giderek artan bir şekilde toplumsal olanı gözetleyen ve acımasız bir şekilde sömüren dijital panoptikonlara benziyor . Bizi disipline etmeye çalışan panoptikonlardan kurtulur kurtulmaz yeni, çok daha güçlü bir panottikona teslim ediyoruz kendimizi.
Sayfa 18 - Metis
Herkes için bir gerçeklik asla olmayacak, sonsuza dek sürekli değişecektir,.
Sayfa 77
Ahmaklık iktidarın beydahladığı bir çocuktur.(...)iktidar çoğunlukla ahmaklaştırır ve Ahmaklığa yol açar ; emir verme gücüne sahip olmak çoğu zaman düşünme yetisinin durmasına neden olur.
Sayfa 216 - çitlenbik yayınları
İnsanlığı en fazla küçümseyenlere hayranlık duyar ve boyun eğeriz
Sayfa 36 - Çitlembik yayınları
Bütün uluslar ve her yaştan insan kabul eder ki , bu dünyadaki en değerli şey hak edilmiş veya edilmemiş olsun , insanların saygısıdır
Sayfa 208 - Ilgi kültür sanat
The most dramatic moment in subsequent European-Native American relations was the first encounter between the Inca emperor Atahuallpa
and the Spanish conquistador Francisco Pizarro at the Peruvian highland town of Cajamarca on November 16,1532.Atahuallpa was absolute
monarch of the largest and most advanced state in the New World, while Pizarro represented the Holy Roman Emperor Charles V (also known as
King Charles I of Spain), monarch of the most powerful state in Europe. Pizarro, leading a ragtag group of 168 Spanish soldiers, was inunfamiliar terrain, ignorant of the local inhabitants, completely out of touch with the nearest Spaniards (1,000 miles to the north in Panama) and far beyond the reach of timely reinforcements. Atahuallpa was in the middle of
his own empire of millions of subjects and immediately surrounded by his army of 80,000 soldiers, recently victorious in a war with other Indians. Nevertheless, Pizarro captured Atahuallpa within a few minutes after the two
leaders first set eyes on each other. Pizarro proceeded to hold his prisoner for eight months, while extracting history's largest ransom in
return for a promise to free him. After the ransom—enough gold to fill a room 22 feet long by 17 feet wide to a height of over 8 feet—was
delivered, Pizarro reneged on his promise and executed Atahuallpa. Atahuallpa's capture was decisive for the European conquest of the Inca
Empire.
Sayfa 68
G.A: belki de "ben " ruhtur ?
Y.A: belki de öyle . Peki ruh nedir ?
G.A:bilmiyorum
Y.A: Hiç kimse bilmiyor
Sayfa 99 - Ilgi kültür sanat
Parada sadece bir sembolüdür, maddi değeri yoktur ; parayı isterken gerçekte onu istediğini düşünürsün ,fakat gercekte öyle değildir . Onu manevi değeri için arzuluyorsun; getirmezse ,onun da değerinin kaybolduğunu ,keşfedersin
Sayfa 95 - Ilgi kültür sanat
Gercek John Jay'ın söylediği gibidir; demokrasi , seçilmiş iş çevrelerinin yönettiği, halkın tamamen pasif olduğu ve seyircilerin yalnızca egemenlerin kararlarını onaylamalarına izin verilmiş bir sistemdir
Sayfa 76 - Ütopya yayınevi
1779 yılında , general Washington, kuzey Amerika'daki en gelişmiş yerli kültürü olan ıroguois kültürünü yok etmek için ordular gönderdi. Iroquos'lar askeriye dışında birçok konuda kolonicilerden daha gelişmiş bir kulture sahiptiler.
Sayfa 71 - Ütopya yayınevi
Uluslararası hukuk ABD'ye uygulanmaz ,iktidardakiler mahkum edilemez . Kanunlar güçsüz insanlara uygulanır . Bu hukukun özellikle de uluslararası hukukun doğasında olan bir şey.
Sayfa 44 - Ütopya yayınevi
Amerikan hükumeti, Vietnam ulusal hareketi yaşadığı sürece , güney Vietnam'da güdümlü bir rejim kurmayacağını çok iyi biliyordu . Bu yüzden 1954'ten 1960'a dek , hareketi parçalamak ve yok etmek için yoğun çabalar sarf etti . Çok kantlı bir dönemdi . Binlerce siyasi tutuklandı ve birçok insan öldürüldü. Vietnam uzmanı ve askeri tarihçi Bernard Fall ,yetmiş bin ila seksen bin insanın kontra gerilla operasyonlarında öldürüldüklerini söylüyordu.
Sayfa 29 - Ütopya yayınevi