Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yol Türküleri
"Hereke'den çıktım yola, Selâm verdim sağa sola, Haydi, benim bu dünyaya garip gelmiş şairim, Yolun açık ola!" İzmit sokakları yaprak içindeydi; Başımda, unutamadığım şehrin havası; Dilimde hep oraların şarkıları; Ellerim ceplerimde, Bir aşağı, bir yukarı. Sonbahar; İzmit sokakları yaprak içindeydi. "İzmit'in köprüsü betondur beton, Nasıl kadrin bilmez yanında yatan, Sensin gece gündüz gözümde tüten. Yüreğim yanıktır, ciğerim delik, Of of, kemirir bağrımı of, ince hastalık." ...
Orhan Veli Kanık
Orhan Veli Kanık
Unutamadığım Kitaplar-4
Bir kasaba vardı. Bu kasabanın kocaman bir golü. Buralarda gelenek olan bir yarışmada bir çocuk ve köpeği yarışıp, ödülü yapılacak okul için bağışladı. Bu sırada kasabaya gelen bir yabancı vardı ve o da büyük bir miktar bağışladı. Başta iyi gibi görünüyordu ama niye geldiğini bu çocuk ve bir kız(sanırım komşu kızıydı) çözüyorlardı. En çok o köpeğin azmi beni etkilemişti. Okuduğumda sanırım ilkokuldaydım.
Reklam
Unutamadığım Kitaplar-3
Tolstoy. Sanırım Ruslarda en sevdiğim yazardır. Belki Suç ve Ceza'yı yıllar içinde unuttuğum için olmalı ama "İnsan Ne İle Yaşar?" kitabını okurken, özellikle sonlarını, hissettiğim "Bu harika! Cidden harika!" tarzındaki sözlerdeki şu ünlemi koymuştur. Bunun sebebini pek açıklayamam.
Unutamadığım Kitaplar-2
Çocuklar için olan bir kitap serisi vardı. Dört adet çocuk vardı. Bunlardan biri bir mikroskop merceğini kırdığı söylentisi nedeniyle uzaklaştırma almış diye hatırlıyorum. Diğer üçü de bu arkadaşla birlikte kaldıkları apartmanın çatı katını üs yapıp bu gizemi ve buna benzeyen gizemleri çözerlerdi. İsmini unuttum ama onları okurken cidden eğlenmiştim.
Unutamadığım Kitaplar-1
Buranın işleyişine ayak uydurmak için okumuş olduğum kitaplar hakkında bir şeyler söyleyeyim. Pal Sokağı Çocukları benim en sevdiğim kitaplardan birisi. Sanırım onu okumamım üzerinden 9-10 yıl geçti. Bir gün tekrar okumak isterim.
Unutamadığım tüm anılarım onun gelişiyle başladı. Hangi birini anlatsam ki?
Reklam
Geçmişte yaşadığım ve unutamadığım bir günüm var ve üzerinden yıllar geçti. Buna rağmen ben, her üzüldüğümde o güne dönüyorum, o güne ağlıyorum. Kendimi her yalnız hissettiğimde o günümün kıyısında bağdaş kuruyorum..
"Bu zamana kadar yaşadıklarından unutamadığın bir şey oldu mu?"
"Bir sene yirmi koyunum telef olmuştu. Onu unutamam hiç. Unutamadığım, yirmi koyunu kaybetmenin acısı değil. Ağırdan almanın, geç kalmanın, başıma, bir daha unutmayayım diye ördüğü çorap. Oysa Hazreti Allah'ın izniyle zekât hususuna çok dikkat ederdim. Ama nasıl olduysa bu hadise yaşanmadan bir yıl önce, iş güç, bugün yarın derken, zekâtı geçirdik. Sen misin vermeyen! Ertesi sene, boş bulunduğumuz bir an, yirmi koyun yemliğe giriyor. Tıka basa yiyor. Alışık olmadıkları için yem dokunuyor tabii, hepsi telef olurken bana da iyi bir ders oluyor. O gün bugündür Hazreti Allah'ın hakkını vermede gecikmem."
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitabı okuyalı çok zaman oldu ama hala unutamadığım ismini silemediğim bir kitap . Kesinlikle tavsiye ediyorum . Tüm duygularımı bıraktım ben bu kitaba ...
Güneşi Ellerimle Söndürdüm
Güneşi Ellerimle SöndürdümMehtap Abdi · Venedik yayınları · 2021143 okunma
Neden seni unutamadığım, herkeste seni aradığım için suçlanıyorum...
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.