Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Şirkin böylesi!”
Bir gün gördüm ki, 1928 yılında, devletin Hâkimiyet-i Milliye Matbaasında resmen bastırılan ve geliri Tayyare Cemiyetine bağışlanan “Türk’ün Yeni Amentüsü”, İslam’ın Amentüsüne isyan öfkesiyle yüklü. Sadece isyan değil aynı zamanda inkâr zihniyetiyle de yaralı! Türk’ün Yeni Amentüsü şöyle: “ Kahramanların örneği olan, vatanın istiklâlini yoktan var eden Mustafa Kemal’e, Onun cengaver ordusuna, Yüce kanunlarına, Mücahit analarına Ve Türkiye için ahiret günü olmadığına iman ederim! İyilikle fenalığın insanlardan geldiğine, Büyük milletimin medeni cihanda en büyük mevkii kazanacağına, hamaset dasitanlarıyla tarihi dolduran kudretli Türk ordularının birliğine, Ve Gazi’nin Allah’ın en sevgili kulu olduğuna, bütün hulusi kalbimle şehadet ederim, eylerim!” Bu yeni Amentüde, Atatürk, hem Allah’ın en sevgili kulu olarak (Peygamber) hem de yoktan var eden Tanrı kudretiyle gösterilmek istenmişti!
Sayfa 46 - Yakın Plan Yay.Kitabı okudu
1944 yılında, bazı komünistlerimizin devlet hayatında faaliyet göstermelerine itiraz eden fikir ve sanat dünyamızın seçkin kişileri, "vatan hainliği" suçlamalarıyla sıkıyönetim mahkemelerimizde bir buçuk yıl zulüm gördüler. En güzel vatan şiirlerimizden birini yazan "Bu Vatan Kimin?" şiirinin büyük vatanperver şairi Orhan Şaik Gökyay'da "vatan haini" suçlamasıyla zindanlara tıkıldı.
Reklam
milletimizin bir kanaati vardır: ''düşmez kalkmaz bir Allah.'' deriz.
Benim için Atatürkçülük,Türkiye'nin ilimde,fikirde,sanatta yükselmesi demekti.Vatanın güzelleştirilmesiydi.
Şimdi grursuz say beni. Olsun varsın. Benimde unutamadıklarım var, unutamayacaklarım. Bu kez çok yaralandım. İlk defa kalbimin kanadığını farkettim. Her zaman sadece gözlerim ağlardı. Bu defa kalbimde ağlıyor. Ama kan ağlıyor. Bu kan belki azalır. Belki durur. Ama bu acıyı unutamam. İyi oldu bir taraftan. Belki ders cıkartırım bu acılardan. Olsun be ben ne acılarla baş ettim. Bununlamı edemeyeceğim.düşmanlarım bilsinler yaşadığım her acı ayakta daha sağlam kalmamın sebebidir.
232 syf.
9/10 puan verdi
#retro diye tabir varya; bayılıyorum. Çünkü retro dedikleri şeyler genelde #90lar .. Ve bu #benimçocukluğumdu .. #radyo frekansı 89.40 olan #kentfm 'in artık İzmir'den dinlenmesi beni sevindirdi, kirli paslı şekilde duran pick up araba yapmaları da beni sevindirdi. #90lardaçocukolmak kirden korkmamaktı, geleceği düşünmekten çok geçmişi unutmamaktı. O yüzdendir o zamanlarda dostlukların daha sağlam olması. Unutamadıklarım arasında birde #yavuzsultanselim var tabi... Hikayeleriyle büyüdüğümüz #şair Yavuz ile ilgili bir eser daha.... #yavuzbahadıroğlu adaşının gençliğinin romanını yazmış. #şehzadeselim adlı eseri ben sevdim. Akıcı, sürükleyici ve kolay bir romandı. Yazar için çok taraflı deselerde ben katılmıyorum, belki de aynı tarafta olduğumuz içindir. Ama #nesil yayınlarından şikayetim var. Eser yazım hatalarıyla dolu... Yine de alıp okumanızı, çocuklarınıza okutmanızı tavsiye edeceğim bir #kitap.
Şehzade Selim
Şehzade SelimYavuz Bahadıroğlu · Nesil Yayınları · 2008440 okunma
Reklam
Kültür ise, milletlerin hayatında bir şahdamar önemindedir. Kültür, bir milletin dil, din, tarih şuuru, gelenek ve göre nek zinciri ile güzel sanatlarından ibaret! İlim, teknik, medeniyet milletlerin elbette vazgeçemeyeceği esaslar. Fakat bir şartla: Kültürlerinden kopmamak şartıyla. Çünkü ilmin, tekniğin, medeniyetin meydana getirdiği zevkler vardır Bu zevklere dalan ve alışan topluluklarda bir gevşeme meydana gelir. Kendi kültürlerine sımsıkı bağlı kalan milletlerde ise bir dayanışma, vatana, devlete, istiklâle... sımsıkı sarılma azmi görülür. Bu bakımdan tarih boyunca, kendi kültürlerine bağlı kalan milletler, medeniyette ilerleyen ama kültürlerinden koparak zevk ve sefa alemlerine dalan milletleri daima mağlup etmişlerdir. Bunun en son örnekleri işte ortada: Fransız'ın ve İngiliz'in tekniğini, Arap toplulukları, kendi kültürlerine bağlı kalarak yendiler. Bu bakımdan bütün İslam ülkeleri, hem eğitimde, ilimde teknikte yeni bir seferberlik başlatmalıdırlar hem de kendi kültürlerini araştırıcı, yayıcı, yaşatıcı olmalıdırlar.
Sayfa 106Kitabı okudu
Peki tüm bu cehalete Atatürk neden karşı çıkmamış?
Devlet, hazırlatıp bastırdığı tarih kitaplarıyla Kur’an’ı “Uydurma hikâyeler manzumesi“, Hz. Muhammed’i de “yarı meczup bir kimse“ olarak göstermeye başlayınca birtakım kimseler kolları sıvamışlar. CHP Edirne milletvekili Şeref Aykut, İslâmiyet yerine yeni bir din olan Kemalizm’i ileri sürmüş. Şeref Aykut’a göre: “Kemalizm, bütün dinlerin fevkinde bir yaşamak dinî“ imiş Kemalizm dininin 6 ana temeli varmış. Bunlar: “Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Devletçilik, Laiklik, İnkilapçılık“ olarak tespit edilmiş. Şeref Aykut’un yazdığı Kemalizim isimli kitap aynı zamanda CHP il başkanı olan valilerimiz tarafından halka dağıtılmış. Yalnız bu yeni dinin bir de peygamberi olmalıymış. 1928 yılında bastırılan “Türk’ün Yeni Amentüsü”nde gerçi ilk adım atılmış; ama yeterli değilmiş. Behçet Kemal Çağlar büyük bir cesaretle öne çıkmış ve Süleyman Çelebi’nin Hazreti Muhammed için yazdığı Mevlidi, Atatürk’e uygulamış…
Sayfa 49 - Yakın Plan Yay.Kitabı okudu
Enstitüleri kapanmasaymış Türkiye çok daha ileri bir noktada olurmuş!" Yanlış! Milyar kere yanlış. Köy Enstitülerinin kapanması da ne demek? Kapısına kilit vurulan, kapatı- lan bir tek Köy Enstitümüz yoktur. Köy Enstitülerinde eğitim sistemi değiştirilmiş, gerici komünist öğretmenlerden ayıklanmış ve sonra onlar, Köy İlköğretmen Okulları olarak yine köylümüzün ve milletimizin hizmetinde olmuşlardır. Cemal Kutay Beyefendi, Köy Enstitülerinin iptidaî bir zihniyetle kurulduğunu, fırsat ve imkân eşitliğini katlettiğini de söylemiyor. Çünkü o 1940'lı yılların kafasına ve kanunlarına göre Köy Enstitülerinden mezun olan bir öğretmen, yirmi lira maaşla yirmi yıl köy öğretmenliği yapmak mecburiyetindeydi. Şehirlere gelmek isteyenler veya başka bir alanda eğitim gör- mek isteyenler yirmi yıl bekleyeceklerdi! Niçin? Şimdi hangi medenî kafa böyle bir kaide koyabilir? Köyde doğmak, Köy Enstitüsünde okumak, bir köy çocuğunu neden zincirlesindi? Onun daha çok okumasına, doktor, mühendis, hâkim... olma- sına neden fırsat verilmesindi?
Ben aslında ben değil ben aslında herkesim Biraz ailem Biraz arkadaşlarım Biraz tanıdıklarım Biraz tanımadıklarım Biraz unuttuklarım Biraz unutamadıklarım Ben aslında ben değil Ben aslında herkesim.
790 öğeden 521 ile 530 arasındakiler gösteriliyor.