YouTube kitap kanalımda Beyza Alkoç'u ve Karantina kitabını okumadan ölebilirsiniz dedim: ytbe.one/2Ia6xxuNANg
Nasıl ki "boş yapma, yıkık, duyar kasma, kral, düştüm, yorma reis" gibi kelimeler Z kuşağı turnusolü ise Beyza Alkoç'un Karantina serisi de bir o kadar Z kuşağı turnusolüdür arkadaşlar.
Bu incelemeye özel
Unutamadığınız bir kitap cümlesi var mı?
Yıllar önce okumuştum Bin Muhteşem Güneş'i. Ama daha yıllar geçse hafızamdan silinmez şu cümle. Bana göre evrenseldir:
Pusulanın hep kuzeyi gösteren ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da daima, mutlaka bir kadını gösterir. Her zaman. Bunu hiç unutma Meryem.
“Mutlu olmak için kimseye ihtiyacın yok , al çayını , kahveni , tak kulaklığını. Aç en sevdiğin müziği. Ve okumaya başla.. Memento vivere: Unutma yaşıyorsun”
"Aşk" dedi yıldızların yolladığı tosbağa ve sonra devam etti. “Aşk, bir şey yaratmaz ama kainat var olduysa aşkla var oldu ve kainat yok olacaksa aşkla yok olacak, bunu sakın unutma olur mu turşu? "
Bazı kitaplar vardır, okurken kendimizden bir parça buluruz. Hatta bazen daha da ileri gider: "Bu kadarı da olmaz, bu kitap beni anlatıyor!" deriz.
Hayatın bazı dönemlerinde öyle bir ruh haline bürünüyorum ki... İsmini veremediğim bir ruh haliydi, artık bir ismi oldu: OBLOMOVLUK.
Nazım Hikmet'i sever misiniz?
Hadi canım, nereden
"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri