Ancak şehitleri herkesin üstüne çıkaran, onların ölümleri değil, ölüm sebepleridir, insanlar bir ölüyü iki kez öldürürler, hem toprağa hem de unutulmaya gömerek.
Sayfa 75Kitabı okudu
Bir ordunun işi siper kazmak ve toprağı savunmak değil, harekete geçip düşmanı yok etmektir.
Sayfa 100Kitabı okudu
Sürekli bekliyor olmak, bütün gece bulunduğunuz yere sızacak adamları düşünmek, birkaç hafta sonra insanda sinir sistemini paramparça eder. Bir an gelir, ne olacaksa olsun der ve kaderci olursunuz.
Sayfa 36 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Hiç kimsede dışa vuran bir korku ve ürkeklik işareti yoktu ama durgunluk ve bezginlik hemen fark ediliyordu.
Sayfa 36 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Gayrı nizami harp yerkürenin neresinde bugüne kadar nasıl yapılmışsa, PKK’ya da o öğretilmiş, böyle eğitilmişlerdi. Bizim bunlara terörist, eşkıya, bölücü veya başka bir şey dememiz, eylemlerini farklı hale getirmeyecektir.
Sayfa 36 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
“Herkes kadar yaparsanız; hiçbir şey yapmamışsınızdır.”
Sayfa 40 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Toplum yaşamında kötü giden bütün faaliyetlerin nedeni; kalıpçılık ve sıradanlıktı. Kırılamayan kalıplar muharebede insanların ölüm sebebiydi. Kalıpları öldürmeliydik. Aksi halde onlar bizi öldürüyordu.
Sayfa 49 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
“Ölümün avcılık yaptığı bu dünyada, kuşku ve pişmanlık için zaman yoktur. Zaman ancak karar vermek için vardır.”
Sayfa 35 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Subayların sık tekrarladıkları bir söz vardır: “Hakkari’yi bir masaya yatırıp ütüleseler Türkiye kadar bir alan çıkar.”
Sayfa 32 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Bu vahşi doğada Nisan ayı ile birlikte rengarenk kır çiçekleri açar. Fakat içinde bulunduğumuz ruh hali bunların hiçbirinin farkına varılmasına imkan tanımaz.
Sayfa 8 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Bugüne kadar tüm savaşlarda sadece ve sadece anneler kaybetmiştir. Başka hiç kimseye bir şey olmamıştır.
Sayfa 7 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Acı çekmeyen ve çekenlerden de haberi olmayan, acıları dindirmenin yollarını aramaz, arasa da doğru şeklini bulamaz.
Sayfa 7 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
PKK ile mücadelede Türk ordusunun ilk subay şehidi 1963 doğumlu, Mustafa oğlu, Ankara nüfusuna kayıtlı Piyade Üsteğmen Adnan ŞEN’dir. 30 Ağustos 1984’te Hakkari Yüksekova ilçesinin Yürekli Yaylası’nda şehit düşmüştür.
Sayfa 17 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
İnsanlar genellikle düştükleri yere bakarlar. Önce, neye takıldıklarına bakmalıdırlar.
Sayfa 7 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor
Bu mu ömrünün özeti
Sen de uzak ülkelerden dönüyorsun
Ve bana bütün söyleyebildiklerin,
Akşam evinin eşiğine oturmuş
Serinleyen birinin,
Aklına gelebilecek düşünceler.
Peki, ne anlamı var öyleyse;
Bunca yolculuğun.
Louis Aragon
Sayfa 6 - İnkılap Yayınevi, 16.BaskıKitabı okuyor