Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Yerdeniz serisi çok güzel bir seri. Okurken sanki biraz felsefi bir eser okuyormuşum gibi geliyor. Bazı yerlerde bu kitap serisi ile ilgili okuduğum kadarıyla Harry Potter yazaranın Yerdeniz evreninde esinlenerek Harry Potter evrenini oluşturmuş. Olası gibi geliyor. Yani en azından yerdenizin birinci kitabı için bu geçerli. Kısmen büyücülük okulunda geçen bir hikaye. Bu kitap için yaptığım tek hata, sissoylu serisinin arasında okumuş olmam oldu. Çünkü Sissoylu, ayrıntılı bir eser. Karakterlerin duyguları, hareketleri ve istekleri hakkında daha ayrıntılı. Yerdeniz ise daha flu bir eser. Büyü gibi. Anlaşılması biraz ağır. Bir konu hakkında ilerlerken yazar o konuyu biraz hızlı geçebiliyor. Keşke bu hatayı yapmasaydim. Belki biraz zaman geçtikten sonra baştan bu seriye başlayıp okuyabilirim. Arasına başka bir kitap koymadan. Bir solukta bitirmelik... Güzel bir hikaye büyücülüğün büyüleyici dünyası. Çevik atmacayla samimiyet kuruyorum her kitapta. Animasyon filmi de var yerdenizin ama o Yerdeniz öyküsünün filme çevrilişi olmalı. O kitabı okuyunca bunu anlayacağız.
Yine bir Ursula klasiği okudum. Çoğu romanında olduğu gibi LeGuin anlatmak istediği, tartışmaya açmak, dikkat çekmek istediği ve çevrenizin, insan doğasının farkına varın, silkelenip kendinize gelin demek istediği konular için bir dünya tasarlamış. Rüyaları ile toplumun işleyişini değiştirme yetisine sahip George Orr ve onun bu yetisini “yaşanacak daha güzel bir dünya” yaratmak amacıyla kullanan Dr. Haber baş kahramanlarımız.
Le Guin insanın tanrı rolüne bürünmesinin ne gibi sorunlara neden olabileceğini, dünyada her şeyin bir dengede olmasının önemini, ırk, tür, cinsiyet farkı gibi kavramların gerekliliğini tartışmaya açıyor.
Roman hep olduğu gibi bilimkurgu olmanın çok ötesinde, kim olduğumuz, neden varolduğumuz, dünya ve evren ile uyumumuz gibi farklı bir çok sorgulamalar ile düşünmeye zorluyor okuyucusunu. Tabi insanlığın yaşadığı ortama verdiği her türlü yıkıma, evrenin ahengini bozan her türlü müdahaleye karşı da uyarıyor okuyucusunu. Burada Le Guin’inin inancının da yansımalarını arka planda hissediyoruz.
“ Başka bir insana yardım etmek gerekir. Ama insan kitleleri söz konusu olduğunda, Tanrı rolüne soyunmak da doğru değil. Tanrı olabilmek için ne yaptığını biliyor olman lazım. Ve iyi bir şeyler yapabilmek için haklı olduğunu ve niyetin iyi olduğuna inanıyor olman yetmez. Kendi dışındaki şeylere… temas halinde olman lazım.”
Çok beğenerek okudum. Okuyunuz efenim
Atuan Mezarları
Herkese Merhaba <3
Bugün Yerdeniz Serisinin ikinci kitabı olan Atuan Mezarları’yla geldim. <3
Konusundan kısaca bahsetmem gerekirse;
Atuan Mezarlarının ilk rahibesinin öldüğü gün başka bedende yeniden doğduğuna inanılır.
Baş karakterimiz Tenar’da ilk rahibenin öldüğü gün doğmuş. 5 yaşında ailesinden koparılmış ve isimsizlerin ruhu tarafından yutulmuş yani ismi ondan alınmış Mezarların rahibesi Arha (yutulmuş) olmuştur.
Belli bir yaşa gelipte mezarların ilk rahibesi görevini üstlendikten sonra Altmezar’larda yabancı bir erkek görür. Mezarlara erkek girmesi yasaktır üstelik bu yabancının elinde ışıkta vardır ve mezarların aydınlatılması da yasaktır.
İsimsizlere yani tanrılarına saygısızlık yapıldığını düşünen Arha bu yabancıdan intikam almak için onu Altmezar’da hapseder. Bu tutsağın hayatını değiştireceğinden henüz haberi olmayan Arha onu aç ve susuz bırakarak isimsizlere kurban etmeye niyetlenir.
Arha’yla birlikte Altmezar’ın dar, sıkış tıkış, kapkaranlık koridorlarından, her duvarın birbirinin tıpa tıp aynı olduğu labirente geçerken sizde göğsünüzün daraldığını hissedeceksiniz.
Ben Ursula’nın kurduğu dünyayı çok sevdim. Bu kitapta oldukça akıcı ve etkileyiciydi.
OKUYUN OKUTUN
Kitapla Kalın
Sevgiler <3
Urras ve Anarres adlı iki dünya. Anarres 170 yıl önce Odo'nun önderliğindeki devrimden kalanların Urras' tan göç ettiği ve mülkiyetsiz bir yaşamı kurdukları gezegen.
Anarres' li bir fizikçinin yaşamı üzerinden anlatılan olaylarda; nesiller sonra fizikçi Shevek'in Urras'a ziyareti ile iki dünya arasında yeniden kurulan ilişki ve bilimsel gelişimlerin iki dünya arasındaki mülkiyet kavramının farklılığı üzerinden anlatıldığı ufuk açıcı bir kitap...
Kitabı okurken ciddi anlamda değişik bir düşünce yapısının içinde buldum kendimi .. Doğrusu anlatılan çok farklı bir dünyaydı.. Bu kitabı anlatabilmenin yolu ancak bu denli derin düşünce yapısına sahip olanların yapabileceği bir şeymiş gibi geliyor . O güzel sözlerin ve farklı düşünce yapısının içinde gezinmek isteyenlere tavsiyemdir . Diğer kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum.
203 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitap Ursula K. Le Guin'in benim için artık bir Stephen King, Bukowski gibi sığınabileceğim bir liman olduğunu kanıtladığı, okuduğum ve beğendiğim üçüncü romanı.
Bu kitapta dünyalar yaratıyor... okuyucuyu sıcak bir şekilde ağırlıyor ve onları kendi hallerine bırakıp, başka dünyalara seyahat etmenizi sağlıyor. Kısa kısa öyküler uzun bir zaman dilimine bırakıldığında benim aldığımdan daha fazla tat alabilmenize olanak tanıyan küçük bir kitap. Ama dünyamıza bir ayna tutması açısından büyük de bir kitap.
Eski yazarların dünyanın geleceği kaygılarıyla yazdıkları distopyalar, hayallerde kurgulanan ütopyalar ve şimdinin keyifli bir konu tekrarı yaptığı, hayaller üzerine başarılı bir Le guin kitabı.
