Optik Matris: Çevreden gelip göze ulaşan ışık desenle­ri. Göreceli parlaklık: Net ve parlak olan objelerin daha yakın algılanması. Göreceli büyüklük: Uzaklaşan bir nesne göze daha kü­çük gözükür ve küçük nesneler daha uzakta gözükür. Görsel alanda yükseklik: Bir nesne uzakta olunca, ge­nellikle görsel alanda daha yüksektir. Doku gradyanı: Bir nesne uzaklaşınca doku taneleri küçülür. Üst üste bindirme: Bir nesnenin görüntüsü diğer bir nesnenin görünrusünü engellediğinde, ilk nesnenın ikinci nesneden daha yakın olduğu anlaşılır.
Neden sessiz filmleri seyretmeliyiz?
Her sinema öğrencisi için sessiz filmleri izlemenin elzem olmasının 7 sebebi Film okuluna gitmeden önce pek çok kişi film yapımı hakkındaki her şeyin kitaplar ve dersler vasıtasıyla öğrenildiğini düşünür – çekim türleri; kurgu stilleri; anlatı ekonomisi ve hikaye anlatımı gibi… Bu kısmen doğru olabilir ve öğrenciler her şeyi teoride
Reklam
Doğal bir görünüm verme, gizleme, üst üste bindirme, dekorasyon. Nesneler tarafından kuşatılmış olduğumuz bir ortamda biçimin yalancı bir çözüme benzediği ve nesneye atfedilen anlamın tersini ifade ettiği görülmektedir. Uyumsuz bir görünüm sergileyen dekor, günümüzde yerini daha zarif çözümlere bırakmıştır. Ancak biçimsel söylevin bir parçası olan ve bir yananlama dönüştürülen doğadan hiçbir zaman vazgeçilememektedir. Bu doğallaştırma işlemi kendiliğinden denilebilecek bir şekilde ahlaki ve psikolojik referanslarla donatılmaktadır. Reklamlarda başvurulan sözcükler bu konuda çok aydınlatıcı olup, duygusal bir terminoloji üretildiğini göstermektedirler. Örneğin, "içtenlik", "cana yakınık", "çevreye saçılan mutluluk", "samimiyet gibi sözcükler reklam söylevlerindeki değişik biçimler ve "işlevsel stile" eşlik etmektedirler.
Sayfa 78 - KindleKitabı okudu
Schumacher "organizasyon ve işletme teorisindeki yeni fikirlerle oluşan" yeni bir kıvrım mimarlığı eğiliminden bahsetmişti. Şöyle diyordu; üst üste bindirme, çoklu bağlantı ve pürüzsüzlük gibi mimari kavramlar "matris" "ağ" ve "belirsizlik" gibi organizasyonel mecazlara tekabül eder.
Sayfa 116 - İletişim yayıncılıkKitabı okudu
Allah'ın esmasından birer yansımalarız!..
Gördüğümüz her varlık Allah’ın güzel isimlerinin manalarının bir terkibidir denir. Bunu tam manasıyla anlayabilmek için, terkip ne demek bunu da doğru anlamamız gerekir… Terkip; bindirme, üst üste bindirme, kompozisyon demektir. Hatta binek hayvanları için kullanırız biz merkep kelimesini, aslı “binek, taşıt aracı” anlamındadır kelimenin. Yani Esma “terkibi” olmamız hali, bizlere adeta bir binek gibi Allah’ın isimlerinin manalarının yüklenmesi, O’nun isimlerinin ve sıfatlarının manalarını taşıyan vücutlar olmamızdandır. Ve O’nun isimleri dışında bir varlığımız olmadığı için ayette, ilahi isimlerin bir kompozisyonu dışında, insanın hiçbir varlığı yoktur. Her varlık Allah’ın isimlerinin manalarını taşıyan vücutlardır. Bundan ötesi değil. İnsanlar arasındaki huy, beden, yetenek, zaaf vs. gibi farklılıklarsa her insanda Allah’ın isimlerinin farklı ağırlıklarda baskın olmasındandır.
Sayfa 134Kitabı okudu
Üst Üste Bindirme
Rüyalarda mantıksal bir yapının açıklanması gibi bir durum asla söz konusu değildir (bu yapı, iki imajın üst üste binmesiyle ortaya çı­kan tamamen görsel bir fenomen olarak açıklanamaz). Bilakis rüyalarda mantık, varoluşsal bir deneyiminin parçası kabul edilir.
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
Markopaşa · 12 Mayıs 1947 · Sayı: 21 " Bir Matbaa Versen, İmdadıma Gelsen'' ana başlıklı yazının konusu bir Türk müziği konseri eleştirisidir. Konserde son şarkıyı Markopaşa söylemiştir: "...En son şarkıyı Markopaşa kart ve çatlak sesiyle Recep Peker'in önünde diz çökerek okudu: Titrer yüreğim her ne zaman yadıma gelsen Kan