"Bu yeryüzü, yeryüzü olalı beri, yeryüzünde kendiliğinden her ne varsa, onları satan ülkem: tütün ve fındık ve palamut ve deri ve barsak ve pamuk ve salyangoz ve insan gücü ve delikanlılarının ve genç kızlarının alınterini ve göznurunu ve gözyaşını ve kanını ve iliğini... İsa'dan önceki yirminci yüzyılı satıp, İsa'dan sonraki yirminci yüzyılı
Sizinle içimde kendi kendimi yediğim bi konuyu paylaşmak istiyorum. Nerden nasıl başlayacağımı bilemeden girişi yapıyorum.
İstanbulda uzun bir süre yakın bir akrabamda kaldım ve oradaki insanların eğitime verdiği değeri görünce kendi yurdumun(Iğdırliyim) cahilliğine oturup ağladığım günler oldu. Oradaki kadınlar (İstanbuldaki) çocuklarını
Thoreau deyince aklımıza neler gelir? Basitlik. Önce, bunun altını çizelim, hepsinden önemlisi bu: basitlik. Sonra kelimeler yavaş yavaş çoğalır: Walden Gölü, Sivil İtaatsizlik, Gandi, Martin Luther, Tolstoy, Doğa, Yürümek, Yaban, Filozof, Şair, Köle karşıtı, Bir kulübe, Natüralist, Çevreci, Asi, Aşık... Tanıştıkça bu kelimeleri dizeceksiniz
Bugünkü kitap tavsiyem öğretmenler gününe de yakışır bir kitap olsun madem..
Öğretmen, toprağı sürerken taşları, dikenleri değil hasat mevsimini düşünür. Sabah suladığı saksıdan akşam çiçek beklemez. Sabrı taşarsa verilen bütün emeklerin sele karışacağını bilir.
“Eğer bir kişi öğretmenliğe layık değilse ne olursa olsun ama öğretmen olmasın.”Çünkü öğretmenlik kolay iş değildir. Başka mesleklere benzemez, mesai saatlerine sığmaz. Kitap bir çırpıda okunacak fakat üzerinde uzun uzun düşünülecek cümleler içeriyor. Yazar Salih Uyan’ın da eğitim camiasından olması sebebiyle mesleki tecrübelerinden yola çıkarak eğitim sistemimizdeki aksayan yönleri tespiti konusunda başarılı buldum.Günümüz 21. Yüzyıl modern dünyasında öğretmenlerin kendilerini geliştirmesi gerekirken, sevgi, fedakarlık, adanmışlık gibi mesleğimizin özünü oluşturan duyguları da kaybetmemesi gerektiğinin altını çiziyor.İçerisinde yer alan kısa hikayeler ise özellikle anne babalara dokunan hikayeler olması açısından da sadece öğretmenleri ilgilendiren bir kitap olmadığını gösteriyor. Keyifle okuduğum, istifade ettiğim bir kitap oldu herkese tavsiyemdir..
”Öğretmen, bir ağaç fidanına bakarken meyvelerin kokusunu alan, gölgesinin serinliğinde ürperen kişidir.”
"Bir çocuğun hayatına dokunmak çok kritiktir. Bir çocuğa dokunmak aslında kâinata dokunmaktır."
Ziya Selçuk
Öğretmenler ikiye ayrılır;
Hatıralarından beslenenler ve hayal gücünden beslenenler.Veya şöyle söyleyeyim.Sermayeden yiyenler ve üretmeye devam edenler.Ve maalesef birinci grup, ikinci gruba göre çok daha kalabalık...
( İkisi de aynı an da içeriye girer. Oldukça sinirli bir şekilde aynı anda hareket edip, aynı anda konuşur… )
Kair / Riak – Kahretsin!
Kair / Riak – Hep senin yüzünden!
Kair / Riak – Beni tekrar etmeyi bırak!
Kair / Riak – Lütfen…
( Biri konuşur diğeri sadece ağzını oynatır diğeri konuştuğunda… )
Kair – Tamam.
Riak – Bence