Bu baba ile oğulun, her birinin içinde başka bir şekilde çalışan bir talihin üzerinden ilk kucaklaşmalarıydı. İkisininde gözlerinden bir perde sıyrılmış,ikiside kendi varlıklarının derinliklerinde bu talihin hakikatine uyanmışlar, hiç bir kelime sarf etmeden, onu olduğu gibi kabul ettiklerini birbirlerine söylemişlerdi.
Sayfa 31 - Dergah YayınlarıKitabı okudu
İkisinin de gözlerinden bir perde sıyrılmış, ikisi de kendi varlıklarının derinliklerinde bu talihin hakikatine uyanmışlar, hiçbir kelime sarf etmeden, onu olduğu gibi kabul ettiklerini birbirlerine söylemişlerdi.
Reklam
Bu baba ile oğlun, her birinin içinde başka şekilde çalışan bir talihin üzerinden ilk kucaklaşmalarıydı. İkisinin de gözlerinden bir perde sıyrılmış, ikisi de kendi varlıklarının derinliklerinde bu talihin hakikatine uyanmışlar, hiçbir kelime sarf etmeden, onu olduğu gibi kabul ettiklerini birbirlerine söylemişlerdi.
Sayfa 31 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Hani insan ne olur olsun bir işi kendini unutarak, esirgemeyerek yapan görünce o işe başka türlü bakar. Bu benimkiler kısa bir süre, bir rüya görür gibi olup o bir şeyi gerçekten olma uykusuna yatmış ama hemen uyanmışlar. Akıllarında o rüyadan kalan ufak tefekle, döndürüp dolaştırdıkları birkaç şeyle ömür geçiriyorlar.
43 tilkinin dönüp geleceği yer kürkçü dükkânıdır
iki tilki arkadaş olmuşlar. günlerce birlikte gezip tozmuşlar. birlikte avlanıp, birlikte doymuşlar. ama keyifleri uzun sürmemiş. bir sabah silah sesiyle uyanmışlar. belli ki avcılar ormanlarında avlanıyormuş. kısa süre sonra avcıların köpekleri tilkilerin kokusunu almış. tilkileri önlerine katmış kovalamaya başlamış. avcılar da silahlarıyla peşlerinden koşuyormuş. bakmış ki tilkiler, birlikte koşturmanın bir anlamı yok, ayrılalım da kafalarını karıştıralım demişler. biri bir tarafa, öteki öbür tarafa kaçarken biri, “dostum hakkını helal et. birbirimizi hiç incitmedik, üzmedik, hep iyi geçindik. bir daha nerede buluşuruz?” diye arkadaşına seslenmiş. arkadaşı var gücüyle peşindeki köpeklerden kaçarken bağırmış, “tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır. merak etme, günün birinde orada buluşuruz” diyerek gözden kaybolmuş. *** işte böyle, insan aşağı mahalle sen misin, yukarı mahalle sen misin, diye gezip dolaşsa da, ayağı yanmış it gibi bir oraya bir buraya koşsa da, adım adım dünyayı dolansa da en sonunda ait olduğu yere geri gelir. selcen yüksel arvas - atasözleri ve hikâyeleri (121) (carpe diem)
Bilmem sende de oluyor mu abi Bir zamanlar olurdu, dedim. Ama nicedir yok. Aynen anlattığım gibi mi oluyordu abi? diye sordu. Böyle, güvercinler, sanki hep senin içindeymişler de, uyuyorlarmış da birden uyanmışlar, sevinçle kanat çırpmaya başlamışlardır. Böyle mi olurdu abi? Hemen hemen, dedim. Anlattıklarına yakın. Kiminde güvercin, kiminde kırlangıç, kiminde serçe.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
139 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.