72 syf.
·
Not rated
İnsanoğlu uygarlık yolundaki kanlı ilerleyişine başlamadan önce, ilkelliğin karanlığına giderek daha çok batmaya mahkumdur. Kitap 1912 yılında yayımlanmış olup 2012 yılında dünyayı saran " Kızıl Veba" isimli hastalığın uygar toplumu nasıl yok ettiğini anlatıyor. Kızıl veba denilen bu hastalık topuklardan başlayarak kalbe kadar soğukluk ve hissizlikle kalbe ulaştığı anda (bu süre 2 saat ile 15 dakika arasında sürebiliyor) kişiyi öldürüyor. Ölen kişinin bedeni en son eriyerek yere seriliyor. Kızıl hastalık denmesinin sebebiyse bulaşan kişiyi yüzünün kızarmasıyla bilinmesi. Profesör Smith bu salgından kurtulup 2070 yılına kadar ilkel yaşamı gören son kişi oluyor. İhtiyarlığının son zamanlarında torunlarına modern çağı anlatmaya çalışsa da gözle göremedikleri medeniyet onlara anlamsız geliyor. Jack london'ın yaşadığı dönem de şahit olduğu bir salgın hastalık olmaması , 2000 li yılları yaşamışcasına yazabilmesi, ileri ki yıllara ait nüfus tahmin sayılarının yakın çıkması insana nasıl bir öngörülü kurgu dedirtiyor. Hala dünyada salgınların olabileceğini bilerek okumak ise insanı ürpertiyor. 60 sayfalık bu eser salgın sırasında her şeyin nasıl bir anda altüst olacağını gözler önüne seriyor. Keyifli okumalar.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202033.1k okunma
72 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Bir kitabı geç okuduğum üzülmek mi? Evet niye daha önce okumadım dediğim bir kitap oldu. Kitap 1912 yılında yayınlanmış olmasına rağmen sanki geleceği görmüşçesine ele alınmış. 2012 yılında dünyayı etkisi alan “Kızıl Veba” nın uygar toplumu nasıl yok ettiğini anlatan insanı derinden etkileyen bir kitap. Eserin baş karakteri profesör Smith yani Granser, Kızıl vebadan sonra oluşan ilkel yaşamı gören bir kişi. Granser torunlarına uygar dünyayı müthiş bir betimleme ile anlatsa da hiç görmedikleri medeniyet onlara yabancı ve anlamsız geliyor ve dünya kendini tekrar ediyor. Tam da günümüz de okunması gereken bir kitap. Şimdiden iyi okunalar.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202033.1k okunma
Reklam
245 syf.
8/10 puan verdi
STRUMA "Struma'da 764 Can"
Struma'da 764 Can Çetin Yetkin; Otopsi Yayınları; 245 Sayfa Devrettim STRUMA başlıklı ve "Struma'da 764 Can" alt başlıklı gerçek olaydan alınmış bu araştırma & inceleme kitabını. Eser hakkında fazla yaz(a)
Çetin Yetkin
Çetin Yetkin
mayacağım mamafih kitabın tanıtım yazısını olduğu gibi alıntılayacağım. "Struma Faciası... 2. Dünya
Struma
StrumaÇetin Yetkin · Otopsi Yayınları · 200236 okunma
816 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 10 days
Bir cümle kaç defa tekrar edilebilir?
44 defa. Doğa'nın biriyle konuşurken "Haklıydı." demelerini de sayan biri olursa 44'ün de üzerine çıkar sanırım, onu da herkese içinden söyledi. Bahsettiğim cümle aslında iki söz grubu: "saçlarım suyun altında dalgalanıyordu" ve "başımı çevirdiğimde saçlarım dalgalandı". 816 sayfalık bir kitapta (teknik
Yabancı - Elyel
Yabancı - ElyelÖznur Yıldırım · Pegasus Yayınları · 2023421 okunma
336 syf.
·
Not rated
Ötekiye ithafen
Bir yerde okumuştum. Söyle diyordu : En çok tanımadıklarımızdır düşman olduklarımız. Günümüze baktığımızda bu sarf edilen bu sözün ne kadar doğru olduğu göreceğiz sanırım. Bizler tanımadan etmeden, empati kurmadan düşman oluyoruz birilerine. Bu birilerini de hiç tanımadan üstelik. Varolan ideolji, hakim mantalite neyse ona uygun davranıp sürüye
İslamofobi
İslamofobiİbrahim Kalın · İnsan Yayınları · 201872 okunma
261 syf.
8/10 puan verdi
Yüzlerce yıl boyunca Hristiyan kilisesi, insanın doğumuyla günahkâr bir varlık olarak hayat bulduğunu söylemiştir. Tanrının emirlerine karşı gelip bilgelik ağacının meyvesini yiyerek insanoğlu kendini lekelemiş, kaderini sonsuza dek değiştirmiştir. Peki, bu görüşten hareketle insan gerçekten “lekeli”, kusurlu bir varlık mıdır? Herkesin içinde
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202081.1k okunma
Reklam
121 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.