H. Nihal Atsız'ın müellifi olduğu, Ruh Adam romanını hemen hemen <<okunmamışsa bile>> işitmeyen yok gibidir. Atsız, diğer eserlerine kıyasla son eseri olan, Ruh Adam romanını farklı bir boyutta ele almıştır. Roman bir Uygur Masalı ile başlar. Bu masal aslında romanın bir prototipidir. Özellikle bu masalın dikkatle okunması romanın kendini okuyucuya daha rahat açmasını sağlayacak bir anahtardır. Yüzbaşı Burkay amansız aşığı olduğu Açığma Kün için Şeytanlar Şahı Madar'ın telkini ile evdeşini ejderhaya kurban eder. Ama aşkına karşılık bulamaz. Büyücüler bunun çaresinin aşığı olduğu, Açığma Kün'ün <<bende seni seviyorum>>diye mukabele etmesiyle onulacak bir dert olduğunu talihsiz yüzbaşına ifade ederler. Ama evdeşinin ahı tutmuştur. Karşılığını alamadığı gibi bitmek bilmeyen bir ızıdıraba düçar olur. Açığma Kün'den sadece <<sus, sus, bende ızdırap çekiyorum>> olur. Ve roman bu mitolojik anlatı üzerinden devam eder. Sizinde kendinizden birçok şey bulacağınız bu eser dikkatle okunmaya değer. Şu kadarını ifade etmekte fayda var, baş kahraman olan Selim Pusat, ülküsü uğruna dünyasının pimini hiç düşünmede çekebilecek adanmış bir karakterdir. Okurken Selim Pusat gibi sizde emin olun o sesleri duyacak ve Yüzbaşı Burkay'ın ızıdırabını bir nebze olsun hissedeceksiniz. İyi okumalar.