Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tek çare, hakikati gizlemektir.
Esas olan aramak, bulmak, bilmek ve susmaktır. Bak, fakat görme. Dinle, fakat duyma. Bil, fakat söyleme.
Sayfa 303Kitabı okudu
Hiçbir şey basit değildir. Hakikat teferruatlıdır.
Sayfa 273 - Yapı kredi yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Söylesenize kuzum, kendi cenazenize bile geç mi kalırsınız siz?
Sayfa 428 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Sebep neticeden evvel gelmez daima, bazen de bir netice kendi sebebini yaratır.
Sayfa 355 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Başa geleceğine kesin gözüyle bakılan ama sonuçta gerçekleşmeyen yıkımlar, bir tür düşkırıklığı yaşatır insanda.
Sayfa 219 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Kendi elimizle kapatmamalıyız kendimizi böylesi umutsuz bir yoksunluğun çıkışsız dolambacına.
Sayfa 160 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ben ki ömrüm boyunca en çok kağıt ve mürekkeple haşır neşir olmuştum, kurtuluşum da elbet bu yoldan olacaktı.
Sayfa 129Kitabı okudu
Hepimizin bu türden, üzerine titrediğimiz, gizli gizli beslediğimiz, yalnız kaldığımız anlarda aynadaki yansımızı seyredercesine hayran hayran seyrettiğimiz, zararsız, ufak tefek takıntılarımız yok mudur?
Bir keresinde yeni evlenen bir komşularının bebeği ölmüştü, dört-beş aylık, belki biraz daha küçük bir bebek. Uykuda Çocuk Ölümleri. Baba birkaç hafta içinde bebeği ölmemiş, hatta hiç doğmamış gibi yaşamaya dönmüştü ama anne aylarca ruh gibi gezmişti. Sonunda boşandılar. Annenin köyüne döndüğünü, babanın tekrar evlendiğini duydular.
Taşın bu suskun senfonisinin bu derece tesiri altında kalan ilk kişi siz değilsiniz, ne de sonuncusu olacaksınız. Dinlemesini bilene, kendi lisanında konuşur taş.
Reklam
-Ben katiyen yalan söylemedim! -Hayır, söylemedin tabii. Ama doğruyu da söylemedin. Gerçeği maskeledin yalnızca. Üstelik daha da kötüsü, bununla övünüyorsun şimdi. -Onun iyiliği için yaptım bunu. Beyhude yere kafasını karıştırmak istemedim. Herkesin her şeyi bilmesi gerekmez. -Eğer izin verirseniz, neyi bilmem gerekip gerekmediğine kendim karar vermek isterim.
Bir keresinde yeni evlenen bir komşularının bebeği ölmüştü, dört-beş aylık, belki biraz daha küçük bir bebek. Uykuda Çocuk Ölümleri. Baba birkaç hafta içinde bebeği ölmemiş, hatta hiç doğmamış gibi yaşamaya dönmüştü ama anne aylarca ruh gibi gezmişti.Sonunda boşandılar. Annenin köyüne döndüğünü, babanın tekrar evlendiğini duydular. Annesi hastanede yirmi iki gün yattı. Aslında yirmi üç sayılırdı, bir gece de morgda kaldı çünkü. Akşam öldü, hemen alıp morga götürdüler, ertesi gün öğle namazından sonra da gömdüler. Ölüm saatine 21.10 yazmışlardı ama daha erken öldüğünden emindi
Hakikat işte bu kadar basit aslında: o kadar basit ki insanın inanası gelmiyor.
Sayfa 441 - YKYKitabı okudu
Oysa öyle şeyler vardır ki, kendilerini yaşatanların ömürleriyle sınırlı kalmamalıdır.
Sayfa 278 - YKYKitabı okudu
214 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.