"Bir şey daha var; küçük şeker portakalı fidanını hemen kesmeyecekler, kesildiğinde de sen çok uzaklarda olacaksın,fark etmeyeceksin bile." Hıçkırarak bacaklarına sarıldım "Bu artık bir şeye yaramaz, baba; hiçbir şeye yaramaz..." Benimkiler gibi yaşlarla dolan gözlerine bakarak bir ölü gibi mırıldandım : "Onu kestiler bile, baba; benim küçük şeker portakalı fidanım kesileli bir haftadan çok oluyor."
Sayfa 181
"Bir şey daha var: Küçük şeker portakalı fidanını hemen kesmeyecekler, kesildiğinde de sen çok uzaklarda olacaksın, fark etmeyeceksin bile." Hıçkırarak bacaklarına sarıldım. "Bu artık hiçbir şeye yaramaz baba; Hiçbir şeye yaramaz..." Benimkiler gibi yaşlarla dolu olan gözlerine bakarak bir ölü gibi mırıldandım. "Onu kestiler bile, baba; benim küçük şeker portakalı fidanım kesileli bir haftadan çok oluyor."
Sayfa 181Kitabı okudu
Reklam
Kayıp babasıyla doğacak çocuğu arasında kalmış bir kadın… Hayatın anlamını arayan bir insan: Karen Kimya… Kapıları sırlara açılan bir kent… Sırların mucizelere dönüştüğü geceler. Mucizelerin hakikat sayıldığı zamanlar… Yedi yüz yıl öncesinden gelen bir fısıltı… Aşkı sadece aşkla tartanların ıtırlı soluğu… Ölümün yok edemediği bir sevda… Yıllara
Etkisi altında kaldığım bölümlerden..
"Bir şey daha var; küçük şeker portakalı fidanını hemen kesmeyecekler, kesildiğinde de sen çok uzaklarda olacaksın, fark etmeyeceksin bile." Hıçkırarak bacaklarına sarıldım . "Bu artık bir şeye yaramaz, baba; hiçbir şeye yaramaz..." Benimkiler gibi yaşlarla dolan gözlerine bakarak bir ölü gibi mırıldandım: "Onu kestiler bile, baba; benim küçük şeker portakalı fidanım kesileli bir haftadan çok oluyor."
Can YayıneviKitabı okudu
Uçsuz bucaksızlığın tam ortasında, yerden de gökten de uzaklarda, ne ayaklarımın altında toprak ne başımın üstünde gökten bir kemer, yalnızca hiçliğin olduğu bulanık bir boşluk. Yabancı bir maddenin tutsağıyım, ölü, biçimden yoksun bir tözle kaplı bedenim - daha doğrusu hiç bedenim yok, o yabanıl madde ben’im. Donuk pembe bulutsu kürecikler sarıyor her yanımı, havadan daha yoğun, daha geçirimsiz bir ortamda asılı duruyor. Nesnecikler ancak çok yakma gelince belirginleşiyor, daha da yaklaştı mı olağandışı biçimde seçikleşiyor, varlıkları doğaötesi bir canlılık, bir dirilik etkisi bırakıyor. Elle tutulur, sapasağlam bir gerçeklikleri olduğu inancı öylesine karşı konulmaz ki sonra, uyandığımda da, az önce gerçek bir algı durumundaymışım da gözlerimi açtıktan sonra gördüğüm her şey gerçekdışıy-mış, su götürürmüş izlenimi uyanıyor.
Baş Sağlığı Ben uzaklarda olmalıyım, çok uzaklarda Acılar unutulduktan sonra Dönmeliyim. Ölümlerin karşısında şaşırıyorum Ne desem ki Düşünüyorum.
Reklam
253 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.