400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Butimar'ın üstünde çok ama çok sert bir roman. Okuyup bitirdikten sonra alt üst ediyor insanı. Beklentim zaten yüksekti bu roman için açıkçası beklediğimin çok fazlasını buldum. Gerçeği iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Ya Zencefl! Mutlaka okunmalı hatta iki kez.
Uzakların Şarkısı
Uzakların ŞarkısıKaan Murat Yanık · Everest Yayınları · 20172,894 okunma
Reklam
Bazı şarkılar notalardan değil hatıralardan yapılmadır. Bu şarkıları dinlerken mazi ile kucaklaşmayı göze almak gerekir.
Mutluluk ve ben yıllardır yan yana yürüyen ama birleşmeyi aklından geçirmeyen iki kavramdık. Ne zaman aramızdaki mesafe azalsa kesin bir felaket oluyordu.
Ben bencil değilim. Mesela, kimi zamanlarda başkaları da düşünebilsin, havada onların da düşünce baloncukları uçuşsun diye, düşünmeden saniyelerce durabiliyorum. Düşünsene, saniyelerce düşünmemek!
Beynimde bir yer yaptırsam keşke hatırlamak istemediğim ama büsbütün de yok olmasına gönlümün razı gelmediği şeyleri oraya koysam.
Reklam
Biri beni on parçaya ayırıp sonra tekrar birleştirmiş sanki. Her parçam ayrı bir şey düşünüyor.
Başkalarının hikâyesini yazıyorum demek, yazdığım hikâyenin bana ait olduğunu saklıyorum demenin bir türüdür.
Şarkılar evden kaçma arzusu ve eve dönme isteği uyandıranlar olarak ikiye ayrılırlar. Çalan şarkı hem gitme hem kalma arzusundan dokunmuştu.
Reklam
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir günde bitirdim ama henüz hazmedebilmiş değilim. Olağanüstü bir roman. Dil, kurgu, çerçeveler, manevralar, diyaloglar, fikri ağırlık... Kaan Murat Yanık'ın tüm eserlerini okumuş biri olarak en iyi eserinin Uzakların Şarkısı olduğunu söyleyebilirim. Roman sürprizlerle dolu. Renklerin anlamı ve zamanda yolculuk meselelerini irdeleyerek bugüne kadar Türk Edebiyatında bakir olan bir alana dokunulmuş.Ayrıca romanın birinci bölümündeki özel üniversitede yaşanan gerçek olaylar epey konuşulacak gibi.
Uzakların Şarkısı
Uzakların ŞarkısıKaan Murat Yanık · Everest Yayınları · 20172,894 okunma
Her ölünün kendi hacmi miktarınca zamanın akışını yavaşlattığını düşünüyor, fakat akreple yelkovanın ölülere rağmen niçin ağırlaşmadığını düşünüyordum; ta ki zamanın akışını eşitleyen, bir bebeğin doğduğunu aklıma getirene dek. Ölüler zamanı yavaşlatır doğru fakat doğanlar bu durumu dengeler. Sonra korkum geçti.
Bir kelimeyi defalarca tekrarlarsan o kelime mânâsını yitirip boşluğa düşer. Mesela ölüm, ölüm, ölüm…
Yolunu bulmak için pusuladan medet umma. Müstakim ol yeter! Müstakim olan kaybolmaz. Kaybolsa dahi Allah’ta kaybolur.
İnsan bir felaketin içindeyken en başta kendisini dışardan izleyip felakete uğrayan kişinin başkası olduğuna inanır. Sen de öylesin, kendini akıllı sanıp geri kalan herkesi deli ilan edenler gibi… Bu yüzden ben daha akıllıyım senden… Çünkü felaketimin farkındayım. O felaketin etrafında dönüyorum. Baksana koskoca dünyada ait olduğum hiçbir şey yok. Oysa sen kalabalıksın.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.