Diğerlerinin de kabul etmeleriyle öyküm okul yıllarından itibaren ağır ağır ve düşüne düşüne -belki araya araya demeliydim- okunmaya ve Silistre kalesinin mazgallarında kırılan şiddetli rüzgârların ıslıklarıyla Tuna'nın sahillerini titreten geceler boyunca karanlığa karışıp gidiyordu. Ne kadar sürdüğünü şimdi hatırlamadığım o uzun okuma gecelerinde ben bir yandan çok mutluydum, bir yandan çok acı çekiyordum. Mutluluğum, çoktandır Leylâ'mın hasretiyle yanarken, birdenbire okunmaya başlanan öyküm sayesinde sanki yeniden büyümem, âşık olmam, cananımla buluşmam, sahralara düşüp zincirlere vurulmam, eski dostlarım olan ceylanları ve güvercinleri hatırlamam ve nihayet bu yaban ellerde içimi Leylâ ile doldurmamdan kaynaklanıyordu.
Sayfa 278
Iyi geceler güzel bilgiler ile kalın
*EİNSTEİN* KIZINA VASİYETİ 1980’lerin sonunda ünlü dehanın kızı olan Lieserl, Einstein’ın yazdığı 1400 mektubu Yahudi Üniversitesine bağışladı. Tek bir şartı vardı: babasının ölümünün üzerinden 20 yıl geçene kadar içerikleri yayınlanmayacaktı. Bu okuyacağınız mektup kızı Lieserl Einstein için olanlardan *bir tanesi…* "İzafiyet kuramını
Reklam
Dökülmeye bile hazır değilken parçalamak için can atanların dünyası...Yerdeki izmaritlere aldırış bile etmeden sigara üstüne sigara uzatanların yeri çünkü burası. Nasılsa hiçbir zaman göğüs kafesinizi darmadağın eden sorunları başkasına anlatmayacaksınız. Başkalarına iyimser olup kendinize kör kalacaksınız. Mesela yaralar kabuk bağlayabilir. Koparıp atması kolay ya da geçmesini beklemek. Velev ki anlaşılmaz biri olabilirsin. “Seni anlıyorum.”deseler de kendine bir sor! Uzun geceler boyunca kaç sigarayı kül tablası yerine ciğerlerine söndürdün? Mesela “ego sahibi”diyebilirler sana ama korktuğun şeylerin arkasına saklandığını görmek istemez kimse ya da derler ki “sen herşeye körsün.” Tut ki umudunu bağladığın kader, düğümü çözdü. Arala perdelerini bak içine! Yine mi tümüyle bütünsün? Fazla yazmaya gerek yok. Üstünü kapatıp atmaya da... “üzme” dedikçe parçalayanlar olacak nasılsa... Neden mi kaybediyoruz? Tarifi olmayan acılarımızın hepsini omuz vitrinimizde sergiliyoruz çünkü... ✍️ #merdoscop
Yıllar boyunca hayatına eşlik etmiş olan, yumuşak, sıcak bedeni bedenime değerek, soluklarımız birbirine karışarak uzun geceler geçirmiş olduğum bir kadın benden kopuyordu ve içimde hiçbir kıpırtı uyanmıyordu; olanlara karşı çıkmıyor veya onu geri döndürmeye çalışmıyordum.
208 syf.
·
Puan vermedi
KONUSU: Yedi yaşında öksüz kalan bir çocuğun evlatlık olarak alındığı evin tek çocuğuna karşı duyduğu büyük aşkı.   2.KİTABIN ÖZETİ:    Binbaşı Kenan Eskişehir’de görev yapmaktadır ve rahatsızlığı nedeniyle üç ay izin alıp İstanbul’a gelmiştir. Onun için İstanbul’un ve özellikle çocukluğunun geçtiği Çamlıca’nın önemi büyüktür. Her gün genç
Hıçkırık
HıçkırıkKerime Nadir · Doğan Kitap · 2010539 okunma
Yıllar boyunca hayatıma eşlik etmiş olan, yumuşak, sıcak bedeni bedenime değerek, soluklarımız birbirine karışarak uzun geceler geçirmiş olduğum bir kadın benden kopuyordu ve içimde hiçbir kıpırtı uyanmıyordu; olanlara karşı çıkmıyor veya onu geri döndürmeye çalışmıyordum; bu kadının sağlıklı içgüdüsüyle gerçek bir insandan beklediği olağan duygulardan hiçbiri içimde uyanmamıştı.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.