360 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
SEVDA ÇİÇEĞİ Herkese Merhabalar... Bugün sizlere çok merak ederek aldığım ve aldığıma değdi dediğim harika kitabım ile geldim. Hatta öyle sevdim ki 1 gün bile demeden bir baktım bitmiş. Tanıdık şeyler buldum daha da sevdim böyle yeşilçam tadı aldım ama yetişkin okur ibaresinin de eklemem gerek. Zira klişe diye tabi edilen o harika kıstaslar olsa
Sevda Çiçeği
Sevda ÇiçeğiSıla Koçak · Pukka Yayınları · 202444 okunma
336 syf.
7/10 puan verdi
·
37 günde okudu
Kitap benim için tam olarak 6,5 puandı. Ne çok sevdim ne de hiç sevmedim diyebilirim. İlk 50 sayfada sıkıldım. Sonrasında bir merak sardı. Olaylar hiç beklediğim gibi gelişmedi. Nyks yanlış kararlar verdi fakat yanlış dediğim kararlar diğer karakterlerin doğrusuydu o yüzden tam sinirlenemedim. SPOİLER Mesela kitabın sonu gölge ve ignifex birleşince asıl prens benim içime tam sinmedi. Tam aşık gibi değillerdi birbirlerini tanımıyorlar gibiydi ve aslında zaman geriye aktığı için de yıllar geçmişti olayların üzerinden. Kitabın cidden çok kafa karıştıran kısımları vardı, sonu aklıma yatmadı. Nyksin ormana gitmesi uyuyakalması sonra erinyeleri görmesi pazarlık yapması sonra bir yerlere düştüler kuş cıvıldadı bilmem ne. Hermetik olaylarını da daha detaylı anlatsaydı yazar daha iyi olurdu. Kısacası kitabın konusu çok güzel fakat anlatımı ve sonu daha iyi olabilirdi.
Zalim ve Güzel
Zalim ve GüzelRosamund Hodge · Pegasus Yayınları · 2019217 okunma
Reklam
177 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
KUMARBAZ- kitap yorumu
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
yıldızımın hiç barışmadığı, okurken beni hep zorlayan, diline alışamadığım bir yazardır. Tolstoy ve Dostoyevski ikliminde tarafım net olarak Tolstoy'dan yana olmuştur hep. Bu aralar reading slump döneminde hissetmeme ve okuyamama rağmen nedense elim kitaplığımda kalan tek
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
eserine gitti. Beklentim düşüktü çünkü klasik bir
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202368,2bin okunma
72 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Stefan Zweig, benim en sevdiğim yazarlar arasında yer alır. Pek çok kitabını okumuş ve neredeyse hepsini de beğenmişimdir. Yazmış olduğu kitaplar içerisinde en bilinen ve okunan kitabı da Satranç kitabıdır. O yüzden ben de Zweig okumaya bu en bilinen kitabi ile başlamış ancak hiç sevememiştim. O vakit Zweig'in da bu eserinin de çok
Satranç
SatrançStefan Zweig · Can Yayınları · 2019236,3bin okunma
Kendini yeniden sevmek veya sevmeyi öğrenmek- Alice in the Cities 1974- Şans ver!
Bugün uzun zamandır yapmadığım "şans ver" başlıklı yazılarıma bir yenisini daha ekleyeceğim. 1974 Yapımı siyah beyaz ve Alman sineması eseri olan Alice in the Cities (Alice in den Städten) filmini izledim ve film beni gerçekten çok etkiledi. Filmin içeriğini çok kaba hatlar ile anlatacağım ve daha sonra neden etkilendiğimi aktarmaya
155 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yaklaşık bir yıldır dini inanca sahip değilim. Dinden çıktıktan sonra hayatımın anlamını kaybettim. Önceden ilgi duyduğum her şey artık çok gereksiz geliyordu. Kendimi tamamen boşlukta hissediyordum. Bir anlam bulmak zorundaydım ama o kadar kolay değildi anlam bulmak. Bu kitabın anlam bulma konusunda bana yardımcı olabileceğini
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,1bin okunma
Reklam
Sarayda şarbon hastalığı
Sultan Hamid'in hususi operatörlüğüne tâyinimden birkaç sene sonraydı. Bir gün Hünkârın en sevgili gözdesi hastalanmış. Ecnebi saray hekimlerinden biri bakmış: «Ehemmiyetsiz bir çıban, låpa koyunuz, geçer!» demiş! Ama, kadıncağız bu tedavi tarzıyle iyi olmamış. Üstelik sırtındaki yara büyüdükçe büyümüş… Padişahın vehmi, malüm… Hünkâr telâşa
154 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Böyle Muazzam bir Manga ile tanışmak onur verici.
𝐺𝐼𝑅𝐼𝑆 Gelecekte geçen ve ütopik bir eser olan Yokohama Kaidashi Kikō serisi hakkında konuşacağım. (Japonca :ヨコハマ買い出し紀行) (Türkçe: Yokohama Alışveriş Günlüğü )
Hitoshi Ashinano
Hitoshi Ashinano
tarafından yazılan ve resimlenen bir Japon bilim kurgu manga serisidir. Haziran 1994'ten Şubat 2006'ya kadar 12 yıl boyunca süren dergi, Kodansha'nın Aylık Öğleden
ヨコハマ買い出し紀行 14 [Yokohama Kaidashi Kikou 14]
ヨコハマ買い出し紀行 14 [Yokohama Kaidashi Kikou 14]Hitoshi Ashinano · 講談社 · 20064 okunma
448 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Uzun zaman önce okuduğum, uzunca bir süre zihnimi ve kalbimi meşgul eden bir kitaptır bu roman. Jane Austen bu eserinde aslında kendi hayatından da kısmen bahsetmiş ve Elizabeth ve diğer bir çok kadın kahramanına kendisinin kavuşamadığı mutlu sonu yazmış olduğu söylenegelir. Bu yüzden yazarın hayatını konu alan “Becoming Jane” filmini izlemek de gerekir diye okudum ve üşenmeyip onu da izledim. Bir ara şu dünyada Jane/Elizabeth karışımı bir insan olarak dolaştım. Daha sonra kitabın filmini Keira Knightley’ in oynadığı versiyonuyla izlemek de istiyorum. Ama şu an konumuz kitap incelemesi olduğuna göre çevirisinden ve isim karmaşasından da bahsedip bitireyim. Çevirisi bir çok kitaba göre dilimize daha iyi uyarlanmış, verilmek istenen ince mizahı ve Austen’ın üslubunu yansıtıyor diye düşünüyorum. Karakter isimleri ilk etapta okudukça karmaşık gelse de zamanla yer ediyor zihninizde. Döneminin özelliklerini, sınıf farkını, o dönemde kadın olarak yaşamanın zorluklarını ele aldığı için de ayrıca okumalı, okutulmalı diye düşünüyorum. Ha bir de şu alıntıyı eklemeden bırakamam: “ben de gururunu affedebilirdim, benim gururumu yaralamasaydı…”
Aşk ve Gurur
Aşk ve GururJane Austen · Koridor Yayıncılık · 201675,3bin okunma
Bilmez Miyim Hiç...
Bilmez miyim hiç bütün bu sözler ne der ona Bu sözler ve bu sözlerin içinde çırpınan uzaklıklar Dolaşıyorum bir başıma, ortalıkta kimsecikler yok Kıyılar da bomboş, kır yolları da Soluğumu duyuyorum ara sıra, bir onu duyuyorum Duymuyorum belki de, biliyorum yalnızca Ayaklarımın altında yaban naneleri, kekikler Yol kenarında bir kapı, tahta Peki,
Reklam
Lüzumsuzluğuma, faydasızlığıma bu andan itibaren inandım. Ara sıra hayata tekrar döner gibi olduğum, yaşadığımı zannettiğim oldu. Hatta bunları düşündükten birkaç gün sonra, yepyeni bir vaziyet, beni bir müddet için tesiri altına aldı ve oyaladı. Fakat ruhumun en derin bir köşesinde bu kanaat yeryüzünün bana ihtiyacı olmadığı kanaati her zaman için yerleşip kaldı. Hiçbir hareketim onun tesirinden kurtulamadı; ve bugün de, aradan bu kadar uzun seneler geçtiği halde her şeyi, bilhassa cesaretimi büsbütün kırarak beni etrafımdan tamamen uzaklaştıran o ânın bütün teferruatını, hatırlıyorum; o zaman kendi hakkımda verdiğim hükümlerde hata etmiş olmadığımı görüyorum...
Sayfa 120
Clay'in yanına döndüğünde, lafı ağzında gevele- meden doğruca aklındakini söyledi. Randevu ve diğer saçmalıklara ayıracak zamanı yoktu zaten. Julia ne istediğini bilen bir kadındı.. "Şimdi durum şu; gecenin kalanında ne olacağı ile ilgili bazı fikirlerim var. Bakalım bunlar senin aklında- kilerle örtüşecek mi?" "Yatay bir
Sayfa 27
Ve Hamlet'te de bana olağanüstü gelen bir an var: Hamlet babasının öcünü alma vazifesinde çok tereddüt etmektedir; tam anlamıyla sınır başını alıp gitmektedir. Babasının öcünü almak için çok tereddüt ettiği zaman işte bu Oedipus'unkiyle aynı hikâyedir. Uzun bir süre boyunca zaman hep öncenin zamanı olarak gider, fakat artık "önceden" diyemeyeceğimiz bir andayız, çünkü önce ve sonra yalnızca kesiklik tarafından, yani, saf şim­ dinin anı tarafından düzenlenebilirler; ve sonra kendisini yok etmek isteyen üvey babası onu bir deniz yolculuğuna gönderir. Bu deniz yolculuğu o kadar temelden önemlidir ki, Hamlet yol­culuktan şunları söyleyerek dönecektir: "Bende tehlikeli bir şeyler var"; bunu daha önceden hiç diyemezdi; sanki bu deniz yolculuğu onu daha önceden yapamayacağı bir şeyi yapabilecek hale getirmişti. Deniz yolculuğu bir kesiklik işlevi yüklenmiş ve zamanın düz çizgisi üstünde birbirine tekabül etmeyen, si­metrik olmayan bir önce ile sonrayı oluşturmuştur.
Sayfa 46 - Pdf
455 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Yeni kitap yorumu ile herkese 'Selamlar' Uzun bir aradan sonra okuduğum kitap yorumlarını sizlerle buluşturmaya başlıyorum. Sevdiğim yazarlardan birisi olan ama çoğu kişi tarafından bilinmeyen #jodipicoult dan #yapboz kitabını okudum.Yine ilginç bir kurgu ve her karakterin bakış açısından anlatımı ve yine önemli bir konuya değinen bir kitap ile karşı karşıya kaldım. Yine beğenerek okuduğum bir kitap oldu ama uzun soluklu bir kitap olduğundan bazı bölümler de fazla tekrara düşerek çok ayrıntıya girildiğini düşünüyorum.Bu biraz okumayı güçleştiriyordu ama yine de sevdiğim bir kitap oldu. Konusuna gelecek olursak,Nina bölge savcısı olarak çalışan evli ve bir çocuk annesidir.Mutlu bir yaşamı vardır.İşi gereği tecavüze maruz kalmış çocukların davaları ile ilgilenmektedir.Bir gün oğlu Nataniel'in konuşmayı bırakmasıyla dünyası değişir.Beş yaşındaki oğlu cinsel tacize uğramıştır.Sürekli bu davalarla ilgilenen Nina suçluya cezasını kendi mi vermeli yoksa adalete güvenmeli mi?Hem eşi ile ilişkisini etkileyen hem iş hayatını alt üst eden bu olayda Nina'nın ve eşinin tavrı nasıl olacak?Kitap boyu sorguluyor ve farklı bakış açılarından kitabı okuyoruz.Üstelik zaman zaman da bizi şaşırtan gerçeklerle karşılaşıyoruz. Konu biraz can sıkıcı olsa da kesinlikle tavsiye ediyorum gerçekten akıcı ve merak uyandıran düşündüren sorgulatan bir kitap bence .Yazarı ve kitaplarını tavsiye ediyorum.
Yapboz
YapbozJodi Picoult · April Yayıncılık · 2009542 okunma
576 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
#acıruhlarvekasvetlibedenler -ŞEHNAZ&GÜLŞEN “Beni bekledin mi?“ “ Bekledim, umudum olmamasına ve korkmama rağmen bekledim. “ “Ve ben sana geldim.” “Hoş geldin, Arıza.” Yıllar önce töre serisiyle ilk kez tanıdığım ve çıkan her kitabını severek okuduğum o yazarlar @Şehnaz . Yazdıkları hikayelerde bence gerçek hayata ayna tutuyorlar. Sıcak,
Acı Ruhlar Ve Kasvetli Bedenler
Acı Ruhlar Ve Kasvetli BedenlerŞehnaz Haşimoğlu · Lapis Yayıncılık · 05 okunma
Resim