Öncelikle kitap beklentilerimin altında bir kitaptı. İlber Hocamız' ın sürekli bir şeylerden şikayet ettiği bir kitap olmuş. Özellikle Türk milletinden aşırı şikayetçi bir insan. Sürekli eskileri övmüş. Kendisinin bir İtalya hayranı olduğunu bu kitapla öğrenmiş oldum . Yabancılara da aşırı bir hayranlığı var. Kitabı okurken bunaldım gerçekten. İlber Hoca kitapta dil öğrenme işinin çok önemli olduğunu sürekli vurgulamış. Yurtdışına mutlaka çıkılmasını tavsiye etmiş. Gezilecek yerler hakkında güzel bilgiler verilmiş.Lakin bu ekonomide gerçekten hayal bir şey benim için bu kitap. Yani realist olmak istersek kitap pratiğe tam dökülebilecek tarzda bir kitap olmamış. Teorik tarzda güzel diyebiliriz. Kendisi operaya, edebiyata, sanata, sinemaya, tarihe önem veren gerçekten önemli bir insan. Ömrüne çok şey sığdırmış gerçekten takdir edilesi. İnsanlar çoğu zaman fikirlerine saygı duymadığı için terk etmek zorunda kaldığı yerler olmuş. Bende olsam bende öyle yapardım. Akademik hayatı hakkında bir şey söyleyemem ama kişisel olarak gerçekten bir kibir içerisinde gibi gördüm. Yaşlılığında etkisiyle daha bariz görülüyor. Atatürk hakkındaki düşüncelerini de sevdim. Bazı görüşleri gerçekten dar perspektifte bakıyor. Örneğin: insan 15 yaşından sonra bir şeyi öğrense de tam anlamıyla öğrenemez diye bir düşüncesi var. İnsan her yaşta her şeyi öğrenebilir yeter ki istesin. Yaşa oranla biraz daha uzun sürede öğrenebilir lakin yine de öğrenir. O yüzden bu düşüncesine katılmıyorum. Peki kitabı beğendim mi? Maalesef pek memnun olamadım. Kendisi çok değerli bir insan ama kendisine bu kitabı yakıştıramadım maalesef.