Vahşet Sineması
Artaud için de gerçeklikten sanata geçiş, ''öğelerin, zorunluluğun derinden kavranmasına dayanan derin bir üsluplaştırma'' aracılığıyla meydana gelir. Artaud şöyle düşünür: ''Yaşadığım sırada yaşamakta olduğumu hissetmem. Ama oynarken, tam da oynarken, var olduğumu hissederim. Gerçekliğin rüyasına inandıktan sonra, tiyatronun rüyasına inanmamı ne engelleyebilir ki?''