266 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Hiç gelecekte dünyanın nasıl bir yere dönüşeceğini düşündünüz mü? İşte Aldous Huxley'in romanı şu an hayâl bile edemeyeceğimiz bir gelecek içerisinde geçiyor. Kitap, Kuluçka Şartlandırma Merkezi'ne gelen bir grup çocuğun gezisiyle başlıyor. İnsan üretimi yapılan bu merkezde; insanların neyi seveceği, ne düşüneceği, ne işi yapacağı yani insanı
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160.4k okunma
88 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 hours
Ana eksenine Altay kavimleri olan Moğollar, Türkler ve tamamen farklı bir coğrafyada yaşayan Yunanlıların mitolojik hikâyelerindeki benzer unsurların karşılaştırılmasını alan eser, öncelikle bu benzerliklerin tesadüfi olamayacağını ifade ederek meseleyi açmaktadır. “Büyük Avrasya kıtasının iki ucunda ve birbirinden binlerce kilometre uzaklıktaki
Tepegöz, Oedipus, Bodoncar
Tepegöz, Oedipus, BodoncarRoger Finch · Ötüken Neşriyat · 202014 okunma
Reklam
Eğitim Üzerine
Eğitimin Batı'da nasıl işlediğine yabancıyım fakat Doğu'da içini doldurmadığı çok açık. Yalnızca verilen emirleri yerine getirmeye, beynin ürettiği açmazları törpülemeye yönelik bir eylem gibi. Eğer eğitimden kastımız bulanık gözüken kuramları, teorileri beynimize durmadan istiflemek, biçilmiş bir hat üzerinden yürümek ise, gelişimin askıda kalacağını kestirmek zor olmamalı. Belirli bir prototip üzerinden kendini tekrarlayan hiçbir canlının gelişmiş bir ürün yaratabildiğine şahit olmadık. Fakat buna rağmen ısrarla belirli bir hat üzerinden yürütülmeye devam ediyoruz. Bu yürütülme adeta bir totem haline bürünmüş, milletler olarak bütün değer yargılarımız bu durum etrafında şekillenmiştir. Eğitim, tenkit ve merakın milyonlarca ışık yılı uzağında, kanlı bir gladyatör arenası misali türlerin çarpıştığı ve ancak seçkin bir azınlığın hayata tutunabildiği vahşi bir seçilime dönüşmüştür.
Yoni = “rahim, dol yatağı, vulva, vajina, dişi üreme or‐ ganları, doğum yeri, kaynak, kök, pınar, memba.” Siyoni / Suyoni = “Kaynaktan doğmuş veya ona bağlı”. Siyoni ya da Suyoni tüm insanlık soyunun ilk vatanı olan, Hindistan’ın Meru Dağı’nın unvanıdır. Cizvit papazları Hindistan’a gittiklerinde, Kuzey Hindistan’a çoğunlukla, “Zion Ülkesi”
Beyin pazarı
Çok geri kalmış ve bozulmuş yarı vahşi bazı Afrika kabilelerini bulundukları bölgeden alıp başka bir yörede sattıklarını duyardım. Fakat kendi gözlerimle gördüğüm kölelik Batı'nın kendisinde, Cambridge'in merkezinde, Sorbonne'un merkezinde idi. Kaçak pazarlarda vahşi kabile mensuplarının değil, en üstün insan beyinlerinin pazara çıkarıldığını gördüm.
Sayfa 54 - İşaret Yayınları
Uygar kişi vahşiden esas olarak basiretle ya da biraz daha geniş bir terim kullanırsak öngörüyle ayırt edilir. Uygar kişi, gelecekteki hazlar oldukça uzak olsalar bile onlar uğruna şimdiki acılara katlanmak ister. Tarımın yükselişiyle birlikte bu alışkanlık önemli olmaya başladı; hiçbir hayvan ve hiçbir vahşi, arıların bal yapması ya da sincapların ceviz gömmesi gibi salt içgüdüsel birkaç eylem biçimi hariç, gelecek kış yiyecek sahibi olmak için baharda çalışmaz. Bu durumlarda hiçbir öngörü yoktur; izleyen insan için daha sonra yararlılığı kanıtlanacak bir hareketin dürtüsü vardır. Gerçek öngörü, hiçbir dürtünün itmediği bir şeyi, ileride yararlı olacağını aklı ona söylediği için yapınca ortaya çıkar. Avcılık zevkli olduğu için, öngörü gerektirmez; ama toprağı sürmek emektir ve kendiliğinden dürtüyle yapılamaz.
Sayfa 51 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Son zamanlardaki pornografinin vahşî istilasının da kökü her­ halde aynıdır. Fransa, Danimarka ve Federal Almanya gibi en uygar ülkeler bu hususta öncüdürler. 1975’te Fransa’da bütün sinema repertuvarlannın yarısından fazlasını pr*o filmler teşkil ediyordu. Yal­nız Paris’te, 250 sinema kendilerini sırf böyle filmlere hasretmişlerdir. İlgililer şaşırmış bulunuyorlar.
1,000 öğeden 871 ile 880 arasındakiler gösteriliyor.