160 syf.
8/10 puan verdi
Dr. Moreau ve Kapitalizm Üzerine
Okuduğum ilk ingilizce kitap olması üzerinde daha derin araştırmalar yapmamı gerektirse de, Dr. Moreau'nun Adası'nın distopik bir eser olduğunu söylemeliyim. Prendick'in bir gemi kazasından sağ kurtulduktan sonra yaptığı veya gördüğü vahşi deneyleri, günümüzde insanlar üzerinde denenen ve çeşitli kimyasallara benzetiyorum. Söz konusu çeşitli kimyasallar veya bize iyi geldiği söylenerek reçete edilen ancak belirli bir süre sonra kullandıktan sonra bize onarılamaz hasarlar oluşturan "antidepresanlar" ile genetiği değiştirilmiş milyarlarca besin.. Birilerini daha zengin etmek için çalışıyor, hayatı kaçırıyor, onları daha zengin ederken cebimize az para girse kendimizi "zengin" hissediyoruz. Hayvanların insanlaştırıldığı, insanların hayvanlaştırıldığı ve tüketime alıştırıldığı, birbirine yabancılaştırıldığı ve toplumdan koparılışın bu denli hızlı olduğu hakikati size yabancı geliyor mu? Dr Moreau'ya gelince.. İnsanın doğasının bazı durumlarda ne kadar tehlikeli olabileceğini, bilim adı altında yapılan bazı deneylerin canlıları nasıl mahvedebildiğini gergin atmosferiyle tasvir edebilmeyi başarmış. Olay sade bir dille işlenmiş, sembolizasyonla ve mesajlar, kitabın erken dönem bilimkurgu eseri olmasına karşın oldukça yeterli. --post-antroposentrik değilim-- “Dört ayak üstünde yürümeyeceksin; Yasa böyle buyurur. Biz İnsan değil miyiz?”
H. G. Wells
H. G. Wells
The Island of Dr Moreau
The Island of Dr MoreauH. G. Wells · Alma Books · 07,5bin okunma
517 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Kuşkusuz, evrenin yaratıcısı daha iyi bir yöntem planlayabilirdi; ama bu belirli evrenin yarattıkları, bu belirli yönteme katlanmak zorundaydılar” Jack London Jack London, Martin Eden romanını kaleme aldığında genç yaşında uluslararası başarı kazanmış bir yazardı. Buhranlı bir döneminde çıktığı Güney Pasifik’teki deniz yolculuğunda yazdığı bu
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390bin okunma
Reklam
280 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Vahşi Batı,Nasıl Yeni Dünya Amerikan Rüyasına Evrildi
Küçük ağacın eğitimi kitabı son kalan kızıldereli kabilesi olan çerokilerin hikayesini 6 yaşındaki bir çocuğun gözünden dünyayı okumamızı deneyimlememizi sağlıyor. Sömürgeci ve yayılmacı beyaz adamın son Kızıldereli kabilesi olan çerokileri yok etmesini sürgününü topraklarını istila edip yağmalamasını ve kendinden başka hiçbir hak hukuk adalet kavramını tanımayışını acı bir şekilde öğreniyoruz. Beyaz adam sözde modern dünyada teknolojinin de gelişmesi ile birlikte kendi doğrularını yaratma adına kendine yabancılaşıp kendi türünün ve geleceğini sağlama almak için her türlü hakkı hukuku ve değeri yok etmede bir beis görmedi. Ve bunu kapitalizm maskesi altında tüm dünyaya sistematik bir şekilde uyguladı. 1900'lü yılların öncesinde bu sistematik soykırım ve dünyaya hakim olma ve bir nevi yeryüzü tanrılı hikayesi yeni dünya abd'sinde kızılderelilere soykırımla başladı yeri geldi Afganistan yeri geldi Bosna yeri geldi Irak Suriye ve diğer topraklarda devam etti. Oysa kızıldereliler yani çerokiler evrenin bir bütün olduğunu evrende bir düzen olduğunu herkesin ve her şeyin doğada bir yeri olduğunu ve yaşamasının kutsal olduğunu ve doğa bozulduğu zaman bunu beyaz adama siyah adama hiç fark etmeksizin bunun bedelini ödettiğini ve insan türünün hırs kin nefret zulüm ve aç gözlülüğünün sonunda kendi türünün sonunu hazırladığını biliyordu. Ama bunu bilmek için büyük bir ruh birikimi ve manevi birikim olması gerektiğini anlatıyordu.Muhtesem bir kıtap...
Küçük Ağaç'ın Eğitimi
Küçük Ağaç'ın EğitimiForrest Carter · Say Yayınları · 20218bin okunma
496 syf.
8/10 puan verdi
·
17 saatte okudu
Wrong side of the road
İnsanlığın canlı formunun başladığı günden bu güne kadar geçen zamanda 20. Yy kadar bireyin yaşayış tarzlarını bu denli etkileyen, değiştiren dahi dönüştüren başka bir dönem olmuş mudur bilmiyorum…. Dünyanın kötü cocuğu Amerikada patlak verip 1929 büyük buhranla ayyuka çıkan vahşi kapitalizm, dişlilerini endüstri 2.0 için çevirmeye
Yolda
YoldaJack Kerouac · Ayrıntı Yayınları · 20121,646 okunma
148 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
İnceleme için hiçbir şey yazamayıp sadece arka kapaktan alıntı yapma ihtiyacı duyacağım hiç aklıma gelmezdi. Ama kitap tam olarak bu; Dimitris Sotakis, absürt bir vahşi kapitalizm hikayesi anlatırken paranın hegemonyası, kadercilik, vicdan ve mutluluk arayışı üzerine keskin bir eleştiri sunuyor. Absürt tanımlamam Onur Ünlü'nün bazı filmleriyle sınırlı kaldığından sanırım, zaman zaman gözlerim fırladı yerinden, midem bulandı, şaşırmaya şaşırdım. Yazarın dengeside bahse değer bence. Vicdandan sıyrılarak tam da vicdanın ortasında bırakıyor okuyucu. Bu kitapla beraber 'keskin' kelimesi yeni bir boyut kazandı içimde. Yorgos Lantimos'un Köpek Dişi adlı filmi de öneridir kitabın keskinliğinden etkilenenler için :)
Romanyalıyı Yiyen Yamyam
Romanyalıyı Yiyen YamyamDimitris Sotakis · Dedidolu Yayınevi · 201937 okunma
222 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı okurken Emile Zola'nın "Germinal" ( Fransız edebiyatının en iyi romanlarından ) kitabı geldi aklıma; maden işçilerinin şiddetli ve gerçek grev öyküsünü konu alır. Germinal de bahsi geçen sahneler halen aklımda ve bu sahnelerden daha bir insan için koşul düşünmemiştim, ama artık düşünebiliyorum çünkü kafamda "Uçurum insanları" İle birlikte daha iç parçalayıcı sahneler oluştu. Kendime şunu dedim vahşi doğada yaşayan bir yerli kabile daha uygar ve daha mutludur kesinlikle...Modern oysaki!!! Kitapta şöyle bir alıntı var "Çok sayıda insanın bir tek kişiye elbise dikmek için çalışması yüzünden, bunca insan elbisesiz kalıyor" Daha kötüsü ruhsuz bir hayvana dönüşüyor aslında bakın kölede demiyorum. Modern dünyayla beraber Kapitalizm ve kötü yönetim İnsanı neye çeviriyor inanamazsınız ama hepsi gerçek çünkü Jack London yine yapacağını yapmış bu insanların içine girmiş onlardan biri gibi davranıp bu kitabı yazmış ve şöyle demiş; " Başka hiçbir kitabım için yoksulların ekonomik açıdan aşağılanmasını inceleyen Uçurum İnsanları Kadar kalp ağrısı çekip gözyaşı dökmeden" Bu yazarı seviyorum ben..
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanlarıJack London · İletişim Yayınları · 20213,523 okunma
Reklam
165 syf.
·
Puan vermedi
Kitap ilk insanlıktan günümüze ekonominin genel işleyişinden bahsediyor. piyasayı, piyasayı yönetenleri, ekonomistleri ve yöneticileri eleştirip özellikle yöneticilerin halkının zihnini nasıl uyutup uzun süre başta kalabildiklerinden bahsedip eleştiride bulunuyor. Kitabı okuduktan sonra eğer izlemediyseniz matrix filmine merak salmaya başlayabilirsiniz :)
Kızımla Ekonomi Sohbetleri
Kızımla Ekonomi Sohbetleri
Kızımla Ekonomi Sohbetleri
Kızımla Ekonomi SohbetleriYanis Varoufakis · Epsilon Yayınevi · 2019532 okunma
149 syf.
·
Puan vermedi
Ekolojik bir cumhuriyet mümkün mü?
Felaket gündemimiz o kadar hızlı de ğişiyor ki felaketlere yol açan sorunları birer birer çözmenin, nedenleri sırayla ortadan kaldırarak ilerlemenin mümkün olmadığı hissine kapılıyoruz. İnsanlık ertelenerek birikmiş sorunları nedeniyle uzun zamandır tarih ve tabiat karşısında bir bekâ sorunuyla yüz yüze. Oğuz Atay’ın yıllar önce ölüm ilanını
Başka Türlü Yaşamak
Başka Türlü YaşamakCorinne Lepage · İmge Kitabevi · 20213 okunma
496 syf.
7/10 puan verdi
·
100 günde okudu
Kim neden fakir kim neden zengin ?
Merhabalar, eseri uzun bir zamanda ara vererek okudum. Eser geneli itibarıyla bana göre güzel. Dili anlaşılır ve genel olarak kitap akıcı. Elbette edebi bir eser değil bazı kısımları sıkıcı olabiliyor fakat genel olarak kendini okutan bir eser. Özellikle tarih, ekonomi ve yönetim gibi alanlara ilginiz varsa sıkılmadan eseri
Ulusların Düşüşü
Ulusların DüşüşüJames A. Robinson · Doğan Kitap Yayınları · 20132,686 okunma
248 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Doris Lessing’in 1950’de yayınlanan The Grass is Singing (Türkü Söylüyor Otlar) adlı romanı temelde ırkçılık ve sömürgecilik sorunlarını ele alır. Roman, siyah-beyaz ayırımının egemen olduğu Güney Afrika’da, Rodezya’da geçer.Zimbabwe’ye (o tarihteki adı ile Güney Rodezya) yerleşen yazarın bu kitabı yayımlanan ilk eseri ve Lessing’in yirmi dört
Türkü Söylüyor Otlar
Türkü Söylüyor OtlarDoris Lessing · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023397 okunma
Reklam
412 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Hayvanlardan Tanrılara Sapiens
Antik insan türlerinin taş devrinden yirmi birinci yüzyıla kadar olan evrimini konu alan bilim, tarih ve felsefe ışığında incelediği bir çalışması. ilk bölümde insan evrimi anlatırken belgesel tadı veren, ilerledikçe ilginçleşen 'Hayvanlardan Tanrılara' Yazarı"Yuval Noah Hararı" bilimsel terimlerle fazla bunaltmayan oldukça
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
Hayvanlardan Tanrılara: SapiensYuval Noah Harari · Kolektif Kitap · 201936,3bin okunma
159 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Tarixin qaranlıq üzünün satirik qalıqları...#CorcOrveləsəyahət
Deməəək, çox axıcı, maraqlı,həcv dolu,satirası,hətta sarkazmı yüksək şəkildə yazılmış siyasi, alleqorik bir əsər,yəni Heyvanıstan... Əsər Stalin dövrünün alleqorikləşdirilmiş şəkildə tənqididir.Burdakı heyvanlardan hadisələrə qədər,hər kiçik nöqtə bir tarixi hadisəyə işarədir.Əsərin lap girişində Qanun Nəşriyyatının hansı personajın kimi,hansı
Heyvanıstan
HeyvanıstanGeorge Orwell · Qanun Nəşriyyatı · 2018245,2bin okunma
148 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Komşudan, ironik,düşündürücü, absürt ve maalesef oldukça gerçek... En absürt dediğimiz şeylerin en korkunç gerçeklerin alegorisini yapması aslında içinde yaşadığımız düzenin akıl dışılığının en büyük kanıtı. Sotakis sağlam bir kapitalizm eleştirisi yapmış. En "olmamalı" dediğimiz şeylere alıştığımız, onları görmezden geldiğimiz bir sistemde yaşıyoruz. İşte Sotakis tam buraya parmak sokmuş hem de doğrudan, çekincesiz... Zerin Romanya'ya akıl almaz bir şekilde bağlıdır. Ama hiç Romanyalı görmemiştir. Bir gün yaşadığı kente Romanyalı bir ailenin taşındığını öğrenir. Artık onlarla tanışmaması olanaksızdır. Sonrasında çığırından çıkan olaylar kontrol edilemez hale gelir. Ve biz kapitalizmin kocaman ağzında, keskin dişleri ile insanı nasıl öğüttüğünü, onu metalaştırdığını, en kutsal duyguları bile hiçleştirebildiğini, insanın ruhunu nasıl satabildiğini bu yoksul aile ekseninde görüyoruz. Kitabı hep bir gergin okudum ama son 30 sayfayı beklemiyordum. Paranın insanı nasıl insanlıktan çıkardığını en basit ve vahşi şekliyle okudum. Böyle kısacık ama etkisi zamanla bir çığ gibi büyüyen kitaplara bayılıyorum. Ve kapitalist yamyamlar ile gönüllü kölelerinin tarihin çöplüğüne gömülmelerini diliyorum!
Romanyalıyı Yiyen Yamyam
Romanyalıyı Yiyen YamyamDimitris Sotakis · Dedidolu Yayınevi · 201937 okunma
536 syf.
10/10 puan verdi
Kapitalizmin Ardındaki Gerçekleri Açığa Çıkaran Bir Eleştiri
Ismail Tokalak'ın 'Kapitalizmin Soygun Düzeni' kitabı, kapitalizmin işleyişini eleştirel bir bakış açısıyla inceliyor. Tokalak, kitabında küresel ekonomik sistemdeki eşitsizlikleri, sömürüyü ve adaletsizliği vurguluyor. Kitap, kapitalizmin tarihsel gelişimini, büyük şirketlerin gücünü ve kar hırsının etkilerini derinlemesine araştırıyor. Tokalak, okuyuculara kapitalizmin temel kavramlarını ve mantığını açıklarken, toplumun geniş kesimlerinin nasıl ezildiğini ve kaynakların nasıl sömürüldüğünü göstermeye çalışıyor. Yazar, adaletin, eşitliğin ve insan merkezli bir ekonomik sistemin önemine vurgu yaparak, kapitalizmin temel sorunlarına odaklanıyor. Kitap, politik ve sosyal adaletin sağlanması için alternatif çözümler ve dönüşümler üzerinde de düşünmeyi teşvik ediyor. 'Kapitalizmin Soygun Düzeni,' Tokalak'ın akıcı üslubu ve çarpıcı örneklerle desteklenmiş analizleriyle dikkat çekiyor. Bu kitap, kapitalizmin eleştirisini yapmak isteyen ve alternatif perspektifler arayan okuyucular için ilham verici bir kaynak olabilir."
Kapitalizmin Soygun Düzeni
Kapitalizmin Soygun Düzeniİsmail Tokalak · Ataç Yayınları · 201629 okunma
142 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.