304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Ve Ayna Kırıldı
Yine, yeniden ve yeniden #agathachristie okusam hayranlığım bitmiyor. Gizem,ters köşe,bilinmezlik,şaşırtan ipuçları daha neler neler! Her okuduğumda "yine mi yaaa" dedirten soru işaretleri. Beynimde dönen ama bir türlü işin içinden çıkamadığım sahneler. Satır aralarında düşünmeye bile vaktim yok. Yazarın zekasına o kadar hayranım ki olamaz dediğim olaylar bile öyle güzel kurgulanmış, kitabı bitirmeden bırakamıyorsunuz.Bıraksanızda özelikle gece yastığa başınızı koyduğunuzda beyninizde bir sürü düşünceyle uykuya dalıyorsunuz!Acaba katil kim,peki ya ilaçlar nasıl o kadehe kondu ya da uşağı kim, neden vurdu,diğer cinayetlerin bununla bağlantısı nedir vs. vs.Hele bir de katil 2 kişiyse... Herşey bir taşra kasabasında ünlü bir film yıldızının malikâne satın almasıyla ve orada verdiği büyük davetle başlıyor.Davet sırasında konuklardan biri ölüyor.Ama ölmesi gereken gerçekten de Heather Badcock mu yoksa hedef bir başkasımıydı? Yine karmaşık olaylar,yine zevkle okuyacağınız bir #agathachristie romanı. Karakter analizleri ve daha ayrıntılı kitap özeti bloğumda.
Penceremden Sızan Kitap Kokusu
Penceremden Sızan Kitap Kokusu
Ve Ayna Kırıldı
Ve Ayna KırıldıAgatha Christie · Altın Kitaplar · 2012795 okunma
Raymalı-aga kendi zamanında çok tanınmış bir cırav (yırcı), bir ozan idi. Daha küçük yaşta ün kazanmıştı. Tanrı vergisi bir yetenek ve kişiliğinin üç güzel özelliği sayesinde bozkırın en ünlü yırcısı, âşık ozanı olmuştu: Güftesini kendi yazar, bestesini kendi yapar ve güzel sesiyle bunları hem çalar, hem söylerdi. Dinleyenler ona hayran
ötüken yayınevi
Reklam
Muhammed Konyevî Kuddise Sirrûh’tan Hikmetli Sözler -1-
Muhammed Konyevî Kuddise Sirrûh’tan Hikmetli Sözler -1- 01- "Ben dünyada yaşadığım sürece, daima Allah-u Zülcelâl’in rahmetinden bahsedeceğim. Ümit ediyorum ki, Allah-u Zülcelâl mahşer gününde bizlere, İnşallah-u Teâlâ rahmeti ile muamele edecektir." 02- "Allah-u Zülcelâl, nefsin istek ve arzularını yaratmış bir tarafa koymuştur.
"Zamandan bahsetmek icin, neredeyse hep muphemlikler tasiyan buyuk buyuk cumlelere basvururuz. 'Zamanim yok' dedigimde, baska yukumluluklerim var, benden istenen seyi yapmama yetecek vaktim yok, demek isterim. Ancak vaktim yoksa bunun nedeni, zamanin, gecisi itibariyle benim zaman kullanimimi kisitlamasi ve sinirlandirmasi degil miydi? Zamanim yoksa bunun nedeni zamanin olmasi degil midir?"
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, takip ettiklerimin hesabına girip tek tek ne paylaşmışlar diye bakamam. Baksam dahi tek tek okuyup hangisi bana yaralı diye tekrar bakınıp beğenmem. Öyle bir vaktim yok, kimsenin de yok! Uygulamaya gelen yeni okuyuculara küçük bir "eşek" şakası yaptık derseniz çok müteşekkir oluruz sayın
1000Kitap
1000Kitap
yoksa uygulamayı silmek sadece emeklerimizin çöp olması demek.
"Güç kullanarak yapılan duygusal manipülasyon: Kavga çıkararak, tartışma ve kargaşa ortamı yaratarak, duygusal ya da fiziksel şiddet kullanarak, korkutma ve sindirme üzerinden tahakküm kurarak, aklınızı karıştırma yoluyla uygulanan manipülasyon tekniğidir. Üstelik en ikircikli yanı şudur; kendinizi bu korku imparatorluğuyla sımsıkı bir
Reklam
Dinle baba, neler geldi başıma. Küfürlü sözler ettim, Tanrı'nın hoşuna gitmedi. Azrail'e göklerden inip canımı almasını emretti. Azrail beyaz göğsüme bastırdı ayağını, ümüğüme çöküp canımı almak istedi. Şimdi babacığım, beni bırakması için sen canını verir misin Azrail'e? Yoksa yasımı tutup 'Vah evladım! Vah evladım!' mi dersin? Çabuk söyle, fazla vaktim yok.
Sayfa 23 - tomurcuk yayınlarıKitabı okudu
Turgut yetkili merci rolünde buyurun sizi dinliyorum yalnız fazla vaktim yok sizin gibi birçok insan kapıda bekliyor biraz acele edin ah ben aceleye gelemem acele denince şaşırırım bağırarak Turgut beni dinlemeye mecbursun karşıma insanlık olarak dikilemezsin kimsenin bu hüviyete bürünmesini istemiyorum karşımda artık ben öldüm Turgut ölümle
Ory! Benim Ory'im. Sana söyleyecek çok şeyim var ama vaktim kalmadı. Her şey canımı yakıyor. Bu korkunç ve boş gerilme hissi. Fırtına hiç dinmiyor ve ben de tam ortasında çırpınıyorum. Artık nefes almak zor geliyor. Unuttuğun zaman, ölünce gittiğin yere mi gidiyorsun? Keşke hatırslar başka bir yerde saklansaydı. Gözlerde, parmak uçlarında, ayak tabanlarında, herhangi başka bir yerde... Herkes, öldüğü zaman bedenini kaybetmekten korkar ama bedenin hiçbir değeri yok. Beden hiçbir şeyi hatırlamaz. Hiçbir şeyi. Kaybetmekten korkulacak şey bedenin değildir. Saniyelerim kaldı. Bunu söyleyebilirim. Saniyelerim. Hatırladığım en önemli şeyi söylemek istiyorum. Derin ve sonsuz olan şeyi. Ancak bende o kadar az şey kaldı ki, onlara zarar verebilirim diye hiçbirini düşünmek istemiyorum. En önemlisi ise kendimi durduramasam da seni düşünmekten korkuyorum. Nereye gittin, Ory? Neden birlikte değiliz? Bu benim suçum mu yoksa senin mi? Seni terk etmeme ne sebep olabilir ki? Hazır değilim. Hazır değilim, hazır değilim, hazır değilim. Unutmayı reddediyorum. Bu son şeyi unutmamak için her şeyimi feda ettim. Seni. Ory. Seni hatırlıyorum. İsmini hatırlıyorum. Yüzüne dokunduğumu, kaşının üzerindeki yara izini, futbol maçını, geceyi ve dağı, bana bu konuşma aletini verdiğini hatırlıyorum. Ancak neden verdiğini hatırlamıyorum. Karanlık bir oda, mum ışığında yazdığımız sıralı kuralları ve senin ağladığını hatırlıyorum. Neden ağlamıştın?
Sayfa 354
Neden alim yetiştiremiyoruz? Prof.Dr. Mehmet Akif Koç’un konuşmasından geniş bir özet sunuyoruz: Hicri ilk üç asırda ne zaman ne gerekmişse ulema onu görmüş ihtiyacı karşılama teşebbüsüne girişmişler. Mesela Hicri dördüncü asırda İbn-i Nedim’in fihristiyle karşılaşıyoruz, daha önce yok. Dört asır boyunca bütün alanlarda ilim kaleme alınmış,
Reklam
440 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
#geceninrengi Herkese merhaba size #edayıldırım arkadaşımın kitabıyla geldim. Güzel sunumu ile kitap herkesin dikkatini çekmiştir eminim. İçinin de çok güzel olduğunu söylemek gerek. Bir trafik kazası ile açılış yapıyor kitap. Hamile Duru ve eşi Uğur kaza atlatıyorlar ve Duru bebeğini kaybediyor. Gözünü bir hastanede açan Duru hem bu kaybın
Gecenin Rengi
Gecenin RengiEda Yıldırım · Nemesis Kitap · 202345 okunma
Garipler Mahallesi
"Merhaba. Bu mahallede Fadime Nene diye birisi varmış. Onu arıyorum." " Fadime Nene'yi hiç duymadım ama az ileride Ayşe Teyze var." diyor sokakta karşılaştığım adam. Teşekkür edip yanından uzaklaşıyorum. Ben ona Fadime Nene'yi soruyorum, o bana Ayşe Teyze var, diyor. Bu, "Buralarda eczane var mı?" sorusuna,
Resim