Bu benim okuduğum ilk Haruki Murakami kitabıydı ve ben açıkçası bu kitabı beğendim, içindeki resimler de fena değildi, bir de bence yazarın anlatımı çok akıcı ve sürükleyici, diğer kitaplarının anlatımı da böyle mi bilemem ama ben bu kitabın anlatımını çok beğendim. Neyse , kitabın konusu ; bir çocuk okuduğu kitapları iade etmek için kütüphaneye gider ve iade eder , görevli daha önce göremediği birisidir ve bu görevliye Osmanlı da vergi tahsil sistemi üzerine bir kitap aradığını söyler görevli onu başka bir görevliye yönlendirir , diğer yaşlı görevli ise bir bodrumdadır ve ona verdiği kitapları okusun diye bir labirentten geçirir ve onu bir yere kitleyip verdiği kitapları 1 ay içinde bitirmezse kurtulamayacağını söyler. Bence bu kitap çok düşündürücü ve adı üzerine tuhaf bir kitap. Bence bu kitap bir insanın zihnini ve bilinçaltını sembol eden bir kitap . Yani kitaptaki olaylar baş karakterin bilinçaltındaki korkularını sembol ediyor. Ama dediğim gibi düşündürücü bir kitap ve siz okuduğunuzda farklı bir şey anlayabilirsiniz ki bu gayet normal bir durum. Neyse , ben kitabı okumanızı tavsiye ederim , şimdiden keyifli okumalar dilerim , Allah’a emanet olun
Engin Aşkın kaleminden Terazi Kızı kitabı ile geldim. 14 kısa öyküden oluşan bu eseri severek okudum. Bu hikâyeleri sevgili yazar arkadaşının hayatını kaleme alarak yazmış , yoğun duygularla harmanlanmış bu eseri öykü sevenler kaçırmasın diyor ve içeriğinden biraz
