Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
BİR AVUÇ İNANAN İNSANLAR İNSANLIĞA ÖRNEKTİR .
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 Uzun Bir Gecenin Ardından Dakyanustan Allah 'u Teâlaya Kaçan Gençler Ashab-ı Kehf Kıssası Ashâb-ı Kehf, putperest bir hükümdar olan Dakyanus devrinde Tarsus’da yaşamış, îman ve tevhîd mücâdelesi vermiş olan sâlih gençlerdir. Zalim kral Dakyanus'un Ashâb-ı Kehf'e karşı sunmuş olduğu puta tapma teklifine karşı
Galerimde o keko itici arkadaşlarıyla fotosu var (Var mı artıran?)
Reklam
İsrail Mescid-i Aksa'ya şah çekecek. Umarım mat olmaz Aksa.
İsrail ve Büyük Satrançta Son Hamleler Şah / Mat mı? Satranç en sevdiğim oyun ve yedi yaşından bu yana oynarım. Oyunu bana öğreten babam dışında birçok iddialı ismi yendim. Bazen de kaybettiğim oldu doğal olarak. Fakat genel olarak fena bir oyuncu sayılmam. Satrançta meşhur açılışlar vardır; İspanyol açılışı, Hint açılışı gibi. Aynı zamanda
309 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Milyonların okuduğu ve öve öve bitiremediği bir kitap olduğundan dolayı yüksek bir beklentim vardı.Ama maalesef benim için bir hayal kırıklığı oldu.Yanlış bir zamanda elime aldığımı da düşünmüyorum çünkü bu tarzda bir kitap okumak istemiştim. Yazar daha çok psikoloji ve polisiye tarzında bir kitap yazmış.Gerilim yok gibi bir şeydi.En azından akıcıydı.Bölümler kısaydı.Merakımı artıran şeyler vardı.Ta ki o çok övülen ters köşeye kadar.Yani olabilecek deli saçma her şeyi düşündüm.Ama bu?Bu da olmaz yani dedirtti.Küçük çapta bi şok yaşadım mı?Evet.Ama bitirdiğimde aptal yerine konmuşum gibi hissettim.Sonu da beni tatmin etmedi.Zaman kaybı demeyeceğim, psikoloji hakkında detaylı bi araştırma yapıldığı belli.İnsanı sıkmayan bi yazım dili vardı.O yüzden bu puanı verdim.Onun dışında ortalama bir kitaptı.Çok daha iyi korku-gerilim kitapları var.Size tavsiyem bunu okumak istiyorsanız öyle büyük bi beklentiye girmemeniz.
Sessiz Hasta
Sessiz HastaAlex Michaelides · Domingo Yayınevi · 20234,265 okunma
Olmak çabalamaktır, hepsi bu!... Özgür seçimlerimizin bir sonucu olmayan bu çabalayış, kimilerimiz için bir ıstırap, kimilerimiz içinse sevinçli bir meşguliyet olarak deneyimlenebilir. Vurgulamak istediğim tam da bu: Conatus gereği eyleyip dururken bu yaşantıyı sözde yüce bir ereğe varmak için kederli bir mesaiye mi dönüştüreceğiz yoksa varılacak yeri bir kenara bırakıp yolda olmanın tadını mı çıkaracağız? Spinozacı olmak, kuşkusuz, kavramakla geçen bir yolda oluşu, kendiliğinden sevinçli bir yolculuğu, kavradıkça güçlendiren, güçlendikçe de sevinci artıran bir dönüşümü fark etmektir. Bunlardan hangisi öncedir? Önce Doğa/Tanrı'yı kavrayarak bilgeleşmeli, sonra da sözde yüce erekleri bir tarafa bırakabilir mi olmalıyız? Yoksa tersi mi? Bu sorular, aceleci modern yaşamlarımızın tuzaklarıdır. Bu soruları sordukça var-kalma çabamızın sevinçli bir yolculuk olmasını engeller, kederli meşguliyetlerimize kısa yoldan geri döneriz. Spinoza bizden âcil dönüşüm istemez; o bizden dingin bir kavrayış ve ağır bir farkındalık geliştirmemizi bekler.
Sayfa 86 - Erekselcilik
Ramazan'ın en güzel yanlarından biri teravih sonu gidilen mekanlar🤩 Bizim teravih tayfamız pardon kabilemiz yirmi kişilik. Var mı artıran? Çanta arkadaşım Rıfkı hayırlı sahurlar diler :)
Reklam
Karalama2
...?...?/1989... Kendini haddinden fazla duyumsadığı için acıya ve korkuyuda haddinden fazla duyarlı arkadaşım için, burası tam bir cehennemdi. Her şeyiyle farklıydı Ankara'dan. Çok kültürlü, birçok etnik gruptan oluşan, bu etnik grupların bir nevi kabileci bir tutumla diğerleriyle arasına sınırlar koyarak birbirinden ayrıştığı, etnik
D.A.Ç
insan olmanın her zaman için kendinden başka bir şeye, ya da bir insana-gerçekleştirilecek bir anlama, karşılaşılacak bir insana, hizmet edilecek bir davaya, ya da sevilecek bir insana- yönelmek olduğu yolundaki antik ant- ropolojik gerçeğini anlıyorum İnsan, sadece varoluşundaki bu kendini aşmayı gerçekleştirdiği zaman gerçekten insan, ya da
156 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsan Mahkemesi – C. KWANGHEE /22. Yüzyılın Distopyası!
“Seni gerçekten anlayan biri var mı?” Ya da durun, soruyu düzeltiyorum. Siz kendinizi anlayabiliyor musunuz! Bunu uygulayarak deneyimlemek ister miydiniz? 22. Yüzyıl... Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka sayesinde sizinle birebir aynı android robotlar üretebiliyorlar. Size benzeyen, sizin gibi zevkleri olan kısacası sizden bir tane daha!
İnsan Mahkemesi
İnsan MahkemesiCho Kwanghee · Saltokur Yayınları · 202322 okunma
512 syf.
10/10 puan verdi
Follow the White Rabbit!
Öncelikle bu seriye ait kitapları parça parça yayınlayıp okuma zevkimin içine eden ithaki yayınlarına buradan en derin (içeriği hakkında bir ara bilgi verilecektir) duygularımı iletiyorum. Gelelim kitaba... Kitap içeriği hakkında çok fazla spoiler vermeden bir şeyler karalayalım şuraya... Vakıf'ın Sınırı, Isaac Asimov'un Vakıf
Vakıf'ın Sınırı
Vakıf'ın SınırıIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 2021980 okunma
Reklam
Yalanlar sonunda hakikate götürmez mi? Anlattığım hikayelerin hepsi, ister gerçek olsunlar ister yalan, aynı amaca yönelmiyor mu? Aynı anlama gelmiyor mu? Her iki durumda da vaktiyle nasıl biriyken şimdi neye dönüştüğümü anlatıyorlarsa, o zaman gerçek ya da yalan olmalarının ne önemi var? Yalan söyleyen kişi bazen bir şeyin içyüzünü, doğru söyleyenden daha iyi ortaya çıkarır. Hakikat, ışık gibi kör eder. Yalansa, tersine her nesnenin değerini artıran güzel bir alacakaranlıktır.
Anlamanın Sırrı
Belkide insanı duygusallığın artıran şey içindeki duygunun ne olduğunu anladığı anda başlar. Bilmiyorum bugün bunun böyle olduğunu fark ettim. Kişi duygularının tezahürünü bir başkasında gördüğü zaman kendisine ait olan duygunun anlamlaştiğini hissettiği zaman henüz körüklemediği duygunun ilk kıvılcımını atmış olabilir. Kendisine o duygusallığın sebep olacak o duyguya daha çok kaptiriyormus gibi geliyor. Ama şunu da biliyorum ki "korku" duygusunda bu tam tersi oluyor. Evet insan bilmediği, tam emin olmadigi şeyden korkar. Ama korku dışındaki insanı duygusallığa düşürecek olan duygularda bu tam tersiymiş gibi düşünüyorum. Çünkü insan etkilenen bir varlıktır. Bu etkilenme bir insandan, bir kitaptan, bir şarkıdan veya herhangi bir olaydan olabilir. Ve bu etkilenme insanda icinde var olan bilmediği anlamlastiramadiği duygunun gün yüzüne çıkmasına vesile oluyor. Peki bu iyi bir şey mi buna hala karar veremedim. İçindeki anlamlandiramadigi duygu kendisini bulması mi daha iyi yoksa icinde kalması mı daha iyi ... Şunu da düşünüyorum insan acaba anlamlandirdigi o duygu etkilenme sonucu kisiyi o duygu tarafından insanı hapsetmez mi ve o duygudan çıkmasını zorlaştırmaz mi? Belkide anlamlastirdigimiz o duygu anlamlastirdigimız icin bize hoş bile gözükebilir çünkü artık onu tanıyorsun biliyorsun ve BENDE DE VAR diyorsun. Ve bu benim diyorsun evet evet benim... Amaaan belkide saçmaliyorumdur.
Olur mı bir gün aceb fasl-ı nev-bahâr-ı ferah, Eser mi gülşen-i hâtırda rûzigâr-ı ferah . AÇIKLAMA : Acaba bir gün ferah baharının zamanı gelir mi? ( Acaba ) hatır gülşeninde ferah rüzgârı eser mi?
120 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Video: youtu.be/tjdvCrKq490 Tarih ve Ütopya. E. M. Cioran'dan okuduğum 3. kitap. Tarih ve Ütopya, 118 sayfalık güzel bir deneme kitabı. Kitapta; birey, intikam, tarih, toplum, toplum kuralları, ütopya ve yaşam gibi temalarda çok güzel denemeler yer alıyor. Cioran diğer kitaplarında olduğu gibi toplumla olan problemlerini okuru
Tarih ve Ütopya
Tarih ve ÜtopyaEmil Michel Cioran · Metis Yayıncılık · 2020594 okunma
_Şeytanla anlaşmak, yani Nevrotik kişinin kendi benliğinden vazgeçmesi, ruhunu satmasına karşılık gelmektedir. Psikiyatride bunu "kişinin kendine yabancılaşması" olarak adlandırıyoruz. Tıpkı bellek kaybı ve kişiliksizleşmede olduğu gibi kişi, kimlik duygusunu yitirmiş, kendine aidiyeti kalmamıştır. Sanki bir sis bulutu icindeymiş gibi
278 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.