Fernando Pessoa'dan bir alıntı üzerine
Uzun bir aradan sonra, sonunda bazı değer verdiğim şeylerle tekrar ilgilenmeye başlayabileceğim. Bu durum karşısında ise ilk defa bu kadar tedirginim. Çünkü hayatımın büyük bir kısmında bu uğraşımı sadece kendi çok yakın arkadaşlarımla paylaşmıştım. Şimdi ise yine bu yakın çemberimdeki arkadaşlarımın ısrarı ile bu yola giriyorum. Bugün üzerine
TÜTÜNCÜ DÜKKANI hiçbir şey değilim. hiçbir şey de olmayacağım. bir şey olmayı istemem. ancak, dünyanın bütün düşleri var bende. odamın pencereleri,
Reklam
Mário de Sá-Carneiro ’ ya mektup *
14 Mayıs 1916
Fernando Pessoa
Fernando Pessoa
Bugün size bu satırları duygusal bir ihtiyaçtan ötürü, sizinle karşılıklı konuşabilmek için yanıp tutuştuğum için yazıyorum. Kolayca tahmin edebileceğiniz gibi, söyleyecek hiçbir şeyim yok. Dipsiz bir bunalımdayım bugün – hepsi bu. Sözlerimin saçmalığı halime tercüman olsun. Asla bir geleceğe sahip olmamış olduğum
Kader insana verilen òzgürlüktür...
Özgürlük ve kader nasıl buluşur, nasıl dönüşür? Rollo May, özgürlükle, yaşamın doğal ve kendi koyduğu (örneğin kültürel) sınırlar içinde seçim yapma kapasitesini kastetmiştir. Özgürlük aynı zamanda sorumluluk anlamına da gelir; çünkü May’in de belirttiği gibi, eğer bize seçme gücü verildiyse, bu gücü kullanmak da bizim görevimiz değil midir? O
HUZURSUZLUĞUN KİTABI FERNANDO PESSOA Bu kitabı okumaya cesaretiniz varsa; önce gökyüzüne uzun uzun bakınız. İçinize bir mavi bulaşmıyorsa; lütfen kitabı usulca kitaplığınızın arka sıralarına bırakınız. Çünkü; içiniz gri ise siyaha dönüşebilir. Hayatta durduğunuz yere ayaklarınız tam basmıyorsa güçlü bir tekme takabilir.        Bir insanın iç
Ne kadar garip aşk, başlamadan dünyanın en kötü durumunda olduğunu hissediyorsun. Kurtarıyor seni, boğulmakta olduğun okyanustan çıkartıyor. Sonrasında o okyanusa gittiğinde daha da nefessiz kalıyorsun, elinden tutmak seni çıkarmak isteyenlerin ellerini tutamıyorsun. Ne olursa olsun onun elini arıyorsun. Gelip gelmeyeceğini bilmesen de o okyanusta nefessiz bir şekilde bekliyorsun. Yaşamıyorsun, yaşayamazsın da. Seni yaşatacak tek şey onun o eli, seni hayata döndürmesi. Başka bir elin beni bu okyanustan asla çıkaracağını zannedemiyorum. Pessoa da öyleymiş zaten Ophelia'ya son mektubunu yazdıktan sonra başlamış Huzursuzluğun Kitabı'na... Önceki alıntıları tabii ki var ama aşk dönemindeyken ne kadar da mutluymuş. Aşk insanı kurtarsa bile daha derine boğuyormuş. Günden güne daha çok öğreniyorum bunu. Daha nefessiz kalıyorum.
Reklam
38 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.