Bir şey içindeki varolan ile onu sınırlayan şeyin ikisi de mekan içinde mevcuttur.
Varlık ve Zaman, Martin Heidegger
En düşündürücü olan, bizim hala düşünmüyor olmamızdır.
Hayat hikayedir.Ve bir insanı sevmek,onun hikayesini sevmektir..der "Varlık ve Zaman" kitabında Martin Heidegger.
Ben de buna inanıyorum :)
Noksanlık şu demektir:
Birbirine ait olanın henüz bir arada olmayışı.
Martin Heidegger
(Varlık ve Zaman)
Zaman, zamanı gösteren saatin herhangi bir yerinde bulunamaz. O ne saatin kadranında ne mekanizmindedir ne de modern teknolojik kronometrelerde bulunabilir.
Sayfa 29
Dünyanın kaderi kendisini şiirde duyurmaktadır.
gerçek ve derin bir iç sıkıntısı varolanın bütünlüğü sıktığında ortaya çıkar. bu sıkıntı sessiz bir sis gibi varlığın (dasein) uçurumlarını kaplayarak bütün şeyleri, insanları ve kendimizi genel bir aynılık içinde eritir. yalnız kederde değil duyulan neşede bile varolanların ortasında eriyip gideriz.
Her şey sahiden anlaşılmış, kavranılmış ve konuşulmuş gibi görünse de aslında öyle değildir.
Sayfa 267
Vicdan "bir şeyleri" anlamamızı sağlar, yani onları açımlar.
Sayfa 285 - Agora KitaplığıKitabı okudu
Noksanlık şu demektir; birbirine ait olanın, henüz bir arada olamayışı.
Kitabın ismi çok cazip.
Fakat önce felsefe ile ilişkiniz bozuksa kitaba yaklaşmayın.
Yazar düşünmek, varlık ve bizi bunlara götüren çağrı üzerine gidip geliyor. Kitap iki bölümden oluşuyor. Birinci 
Friedrich Nietzsche, 
Sokrates veb, ikinci bölümde 
Friedrich Hölderlin, 
Parmenides düşüncelerini yorumluyor. Birde fazla yunanca kelimeler var. Kitapta bu güne kadar hiç düşünmediyimiz şeyleri görüyoruz. Düşünüleni değil, düşüncenin kendisini görüyoruz.
Kitabı okuduğunuz zaman konudan kopma ihtimaliniz yüksek. Ama sonuçta bir ihtimal ve kişiye göre değişir.
Martin Heidegger'in kendisinin söylediği gibi; " Düşünmenin ne demek olduğuna, kendimiz düşündüğümüzde ulaşabiliriz."
Sonuç olarak kitap hakkında detaylı bilgi vermiyorum. Onun için kitabı okuyub başınızı belaya sokmanız lazımdır. )
İyi okumalar
Her şey sahiden anlaşılmış, kavranılmış ve konuşulmuş gibi görünse de aslında öyle değildir.
Bir insan yaşamaya başladığı an, ölmeye hazır yaştadir.