İlk defa okuduğum bir yazar, Bahadır Yenişehirlioğlu. Bu kitaptan sonra başka kitaplarını da okumaya karar verdim. Bir 15 Temmuz Romanı olan ‘Kara Güneş’i epey beğendim. Hikayenin işleniş şekli iyiydi. Ben severim böyle kitapları. Bir geçmişe, bir 15 Temmuz gecesine gidilerek anlatılan üç hayat hikayesi oldukça etkileyiciydi.
Manisa’nın bir köyünde başlıyor her şey. Köye gelen Hasan Öğretmen öğrencileri arasından bazılarını seçerek bir altın nesil oluşturma derdinde. Tabi bunu kendi başına yapmıyor. Arkasında kendini gizleyen ve devletin içine sızmaya çalışan gizli bir örgüt var. Öğretmen , onları, iradelerinden, seçimlerinden, kişiliklerinden adım, adım uzaklaştırıyor. Değerlerine ve ülkelerine yabancılaştırıyor.
İki çok yakın arkadaş. Ebubekir ve Kadir. Biri arkasında sağlam duran bir babaya ve ona şefkatle yaklaşan bir anneye, diğeri dağılmış, incinmiş bir aileye sahip. Bir de köyün güzeller güzeli kızı Züleyha var. Her biri bir yana dağılan bu arkadaşlar darbe teşebbüsü gecesi karşı karşıya geliyor. O gece, bu iki yakın arkadaştan birini darbeci, diğerini ihanete direnen bir kahramana dönüştürüyor. Birinin elinde silah, diğerinin yüreğinde vatan sevgisi var. Züleyha ise kaderini beklemekte. Ön kapakta ki kısa söz kitabı özetliyor desem yeridir. Kimi kaybolur, kimi bulur.
* Acele bir ağaçtır, meyvesi pişmanlık.
* “ Müslüman dediğin asla kibirli olmaz.”
* "Biz altın nesilsek diğerleri ne?"
* Güneş asla ikiye bölünmez.