“Galatı meşhur, lügati fasihten evlâdır.” derler. Yani; meşhur olmuş, yaygınlaşmış yanlış kelime ve kullanımlar, artık unutulmuş ve bilinmeyen doğru kullanımlara tercih ediliyor -------------------------- Tarihimizde doğru sandığımız ama yanlış bildiği- miz konular var ... Örneğin ... "Gel ne olursan ol yine gel..." Bu söz kime
Vatikan, İtalya Devleti'nin tüm haklarından yararlanabilen fakat kendi bayrağına ve egemenliğe sahip ayrı bir devlettir.
Vatikan arşivlerinde Osmanlı Devleti'yle ve Cumhuriyet Türkiye'siyle ilgili birçok belge ve sır vardır. Vatikan bunları açıklamamaktadır.
İlginç bilgiler var
Vatikan Devleti'nin gece yerleşik nüfusu 600 kişidir. Gündüz nüfusu ise 3599'a yükselir. Bunlar Vatikan'da görev yapan işçiler ve diğer memurlardır.
Ünlü Devlet kuramcısı Macıvelli, aynı zamanda “prens” olan Papaların kendilerini paralı asker olan İsviçrelilere korutmasını sert bir dille eleştirmişti. Ona göre bu paralı askerler, kendilerine daha fazla para veren düşmanlara Papa’yı satabilirlerdi. Macıvelli’nin dediği doğruydu. Nitekim bir kaç kez Papalar, İsviçreli askerlerin ihanetine uğramışlardı. Ama yine de Papalar kendilerini İsviçreli paralı askerlere korutmaktan vazgeçmemişlerdi. Nedeni de çok ilginçti. İsviçreli paralı askerler ihanet etseler bile Vatikan’ın hiç bir sırrını açıklamıyorlardı. Vatikan’ı gizemli bir Kilise-Devleti yapan budur işte. Öğretiye göre “Vatikan’da öğrenilen sırlar öbür dünyada bile açıklanmaz.” Vatikan’ın sırlarını açıklayanların ve nesiller boyunca ailelerinin canları ve malları güvenlikte olmaz. Çünkü Vatikan gerçekten de inanılması güç sırları barındıran, gizli geçitleri, şifreleri ve yeraltı yollarıyla tam anlamıyla “esrarengiz” sayılan bir yerdir ve bu şöhretini de yüzlerce yıldır sadece kendisine sakladığı sırlarının başkalarınca öğrenilebilmesini önleyerek edinmiştir.
216 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Elimde öyle bir eser var ki (iyi denk geldi) nasıl anlatacağımı şaşırıyorum. Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı olduğu dönemde Osmanlı Sarayında Hayat adı altında amacı sadece Osmanlı İmparatorluğunu kötüleyip de Cumhuriyetçiyim diyenlerden değil de Cumhuriyetçiyim ama Osmanlı da unutulup, inkar edilemez diyen (sözleriyle, yazılarıyla) bir İlber
Osmanlı Sarayında Hayat
Osmanlı Sarayında Hayatİlber Ortaylı · Yitik Hazine Yayınları · 2008269 okunma
Roma İçinde Bir Merkez: Vatikan
Garibaldi Kuvvetleri Roma'yı işgal edene kadar papalık, Venedik sınırlarına, güneyde de Napoli Krallığı'na kadar İtalya'nın ortasına hâkimdi ve buna Papalık Devleti deniyordu. İtalyan Birliği'ni isteyen milliyetçilerin başlıca hedefleri papalıktı.
Sayfa 213Kitabı okudu
Doktora için batıya gitmek !
Bir genç hendesede, başka biri tıbbiye de Batı'ya gidebilir. Lakin ilahiyat alanındaki birinin yüksek lisans ve doktorada Batı ülkelerine gitmesinin mânası nedir ?! Avrupalılar dinlerini öğrensin diye Osmanlı Devleti zamanındaki medreselere Vatikan'dan öğrenci gönderip, 'Gidin medresede Hristiyanlığı öğrenin!' demiş mi? Bu nasıl bir anlayış ki, biz gayesi İslâm etrafında şüpheler oluşturmak olan Kilise'nin yan kolu şarkiyatçılığa Müslüman evladını gönderiyor, 'Bu gence İslâm'ı öğretin. diyoruz. Kilise'nin anlattığı din Allah'ın indirdiği din olur mu?
Sayfa 220 - Hüküm kitapKitabı okudu
18.yüzyılın Fransız Laisizm’i, Jacob’ın geleneğine uyarak, egemenliği hem Kral’dan hem de Kilise’den alıp, devleti yönetmekte görevlendirilmiş olan Bürokrasi’nin denetimine verilmiştir, Anglosakson kökenli Sekülarizm ise Kilise ile Devlet’in ayrı ayrı bağımsız birimler olarak bir arada var olmalarını öngörmüş ve Fransız Laisizm’de önemli rol oynayan Devletçi müdahelecilik anlayışını dışlamıştır.
Sayfa 57 - destek yayınlarıKitabı okudu
1994'te Avrupa Birliği, Fener Rum Patrikhanesi Patriği Bartholomeos'u "Bizans devlet başkanı" olarak seçtiğini duyurdu. Avrupa Birliği'nden devlet başkanı unvanı edinen Fener Patriği, basına verdiği demeçlerde "Lozan'ı tanımıyoruz" diyecekti! Avrupa Birliği, Fener Patrik'ine İstanbul merkezli Bizans Devleti başkanı unvanını verirken, Fener Patrikliğinin tıpkı Vatikan devleti gibi bir statüye kavuşturulması ve Türkiye toprakları üzerinde bir tür "devlet içinde devlet" olup çıkacağı düşünülüyordu.
İsviçreli paralı askerler ihanet etseler bile Vatikan’ın hiç bir sırrını açıklamıyorlardı. Vatikan’ı gizemli bir Kilise-Devleti yapan budur işte. Öğretiye göre “Vatikan’da öğrenilen sırlar öbür dünyada bile açıklanmaz.”
Avrupalılar dinlerini öğrensin diye Osmanlı Devleti zamanındaki medreselere Vatikan'dan öğrenci gönderip, 'Gidin medresede Hristiyanlığı öğrenin!" demiş mi? Bu nasıl bir anlayış ki, biz gayesi İslâm etrafında şüpheler oluşturmak olan Kilise'nin yan kolu şarkiyatçılığa Müslüman evladını gönderiyor, 'Bu gence İslam'ı öğretin. diyoruz. Kilise'nin anlattığı din Allah'ın indirdiği din olur mu?
Sayfa 220 - Hüküm KitapKitabı okudu
Vatikan şu anda dünyanın en zengin devletlerinden biridir. Ünlü Vatikan uzmanı Peter Hebblethwaite’nin dediğine göre de bu devlet hiç bir özel girişimcinin ya da kapitalistin baş edemeyeceği kadar katı “Sosyalistce” kurallarla yönetilmektedir. Aynı uzmana göre bu nedenle Vatikan yeryüzündeki tek Sosyalist Tanrı-Devleti sayılmalıdır. Gerçekten de Vatikan’da hiç bir devletin yapamayacağı bir “sistem” ve yönetim anlayışı yürürlüktedir. Gördükleri işe göre dünyada en az maaş ve ücret alan insanlar buradadır. Buna rağmen toplam 1000 kişiyi geçmeyen Vatikan bürokrasisi, 2500 işçisiyle dünyanın en kalabalık dinsel topluluğunu (yaklaşık 900 milyon) hiç bir aksama olmadan yönetmektedirler. Bu gerçeği yeni öğrenen bir Amerikalı zengin kendini tutamamış ve “Aman Tanrım! Meğer dünyanın en kârlı şirketi Vatikan’mış” deyivermişti. 600 kişinin yönlendirdiği 900 milyon insan koşulsuz olarak Vatikan’a bağlıdırlar ve onun emirlerine tabidirler. Dahası, onu korumak, geliştirmek ve gerçekte daha da zenginleştirmekle yükümlüdürler. Bu emeklerine karşılık Papa’dan alabilecekleri tek “gelir” her Pazar günü Papa’nın onlar adına yaptığı şükran “Duası”dır, o kadar.
426 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Evvel zaman içinde Pardayan adında bir şövalye varmış. Ondan daha dürüst, daha mert, daha cesur ve kahramanı bulunmazmış. Ölümü büyük bir olgunlukla kucaklama duruşundaymış. Bu adam kendi dünyasında geçinip gitmek derdindeyken dürüst duruşu ve kader yüzünden ülkenin politikalarına bir şekilde karışır ve çok güçlü düşmanlar edinirmiş. Bazı Vatikan piskoposları erkek papa da çok sıkıcı diyerek kendilerine alternatif ve üstelik çok güzel bir kadın olan Fausta' yı gizlice papa seçmişler. Fausta, Fransa kralı ile evlenip hem dini hem devleti yönetmek istiyormuş. Gelgelelim gönlünü Pardayan' a kaptırmış. Yan rollerde ise bir çok trajedi, ayrılma ve kavuşma maceraları ile kitap dopdolu. Seriyi oburca okuyup bitirmemek için ara veriyorum :)
Pardayan ve Fausta
Pardayan ve FaustaMichel Zevaco · Baskan Yayınları · 1971124 okunma
Resim