Aslında masal okumaya büyüklerin ihtiyacı var. Çocuklar zaten eşsiz hayal güçleri ve masum kalpleriyle adeta dünyaya gönderilmiş sihirli bir varlık. Küçük Prens'e kimse çocuklar için hikaye falan filan demesin. Düpedüz biz büyükler okusun, oturup biraz düşünsün, sorsun, sorgulasın, hayattaki her şeye gördüğü anda yapışmasın biraz kavga etsin, mücadele etsin, bir şeylerin farkına varsın diye yazılmış. Ama biz büyükler öyle alelade şekilde anlatılan hiçbir şeyi hayata geçirmeyi düşünmeyiz. İllaki farklı bir şey olacak biz de ''Vay Canınaaa!'' deyip bir şeyleri değiştirmeye karar verme zahmetinde bulunacağız.
Küçük Prens birçok önemli konuya çocukça bir bakışla değinmiş güzel bir eser. İnceliğine, sadeliğine, akıcılığına kanıp bir nefeste okuyup bitirilmemesi gereken bir eser. Hatta en iyisi rutine bindirmek, hatta hatta senede bir günü Küçük Prens günü ilan edip her seferinde tekrar okumak, tekrar anlamak...