166 syf.
·
Puan vermedi
Anlam arayışı insanoğlu var olduğundan beri çektiği en büyük çilelerden biridir zannımca. Çünkü anlamsızlık, boşuna yaşıyor olma hissi akleden bir insanın beynini delip geçer. "Anı yaşa insanı" olmadım hiç hayatım hep bir sonraki adımda önüme sıralanacak olası ihtimallere kendimi hazırlamakla; hayatıma, aldığım nefeslere bile anlam
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,9bin okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
∙ ∙ Öykü kitaplarını okumayı aşırı seviyorum. Kitap kısa bir öykü kitabı gibi dursa da kolay kolay okunmuyor hele ki sakin kafayla okumazsanız vay halinize.. Yazar genel manada post modern tarzını kullanarak yazmış ve siz bu tarza alışkın değilseniz okuması da biraz zor oluyor tabi. ∙ Kitap ayrı ayrı 5 farklı öyküden oluşuyor her birinin altında yatan gizem ve gerçekçilik payları kitaba öyle bir hava katmış ki biz okurları derin düşüncelere sürüklüyor benim en sevdiğim öyküler kitaba ismini veren yıldızlı çukur ile ailemizin tuhaf tamirat öyküleri oldu. Size de kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Yıldızlı Çukur
Yıldızlı ÇukurSalih Tokgözoğlu · Epona Kitap · 202118 okunma
Reklam
135 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Insanin icindeki acima ve merhamet duygusunu titreten bir kitap bu. Öyle ki okurken ağladığınızı bile farketmeden kaybolacaksiniz içinde. Kitabı araştırıp sayfa sayısına bakarak hadi canım sende diyebilirsiniz ama kalıbı değil, özü büyük olanlardan bu kitap.Bir insan düşünün hamuru o kadar temiz saf ve bir o kadar da zarif. Ama içinde doğduğu ve
Fareyi Öldürmek
Fareyi Öldürmekİrfan Yalçın · Milliyet Yayınları · 1980201 okunma
420 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Vakit hiçbir zaman geç değildir...
Yaklaşık on yıl kadar önce ilk baskısı çıktığında herkesin elinde gördüğüm ve merak ettiğim bir romandı "Aşk". Kitapta bahsedildiği üzere her şey olması gerektiği zamanda olur. Demek ki benim de bu güzel eseri okumam, içselleştirebilmem, özümseyebilmem için en uygun zaman bu anmış. Zira hızlı bir şekilde okunup geçilecek, boş vakti değerlendirmek için okunacak bir roman değil "Aşk". İçindeki kurgu, matematikle milimetrik hesaplanmış gibi, polisiyeyi andırıyor. Gönlünüzü çıkardığı seyahat ise en gösterişli macera türlerinden daha cazip. Sayflara daldıkça kendinizi bazen cüzzamlı bir dilenci, kimi zaman meyden zihni uyuşmuş sarhoş vaziyetinde bulmanız sürpriz değil. Bununla beraber Şems'e, Rumi'ye uzanıp dildeşlik denizinde derinlere dalmak da... Hele romandaki sıra dışı karakterlerin her birinin elleri ile değil de gönüllleriyle yazdığı mektuplarda kendinizden bir parça bulamazsanız vay halinize... İşte o zaman hayatınızda ufak değişiklikler değil, devrim yapma zamanı geldiğinin işaretidir. Hayatın geçmişe saplanarak yaşanamayacağı da, geleceğe dair ne kadar plan yapsanız da, kaderin sizin için yaptığı planları unutmamanız gerektiği de bu hikayeyi okurken mıh gibi çakılıyor zihninize. Önemli olan şu an, şimdi içinde var olduğumuz saniye. Bir daha geri gelemeyecek bu büyülü zamanı hayıflanarak ya da kaygıyla geçirerek berbat etmeye hakkımız var mı? Geç kalmayın derim dostlarım, ne "el alem ne der?" diyerek istediklerinizi yaşamaya, ne de okuduktan sonra yeniden aynaya bakıp hiçbir şey için geç olmadığını fark edeceğiniz bu hoş eseri okumaya geç kalmayın...
Aşk
AşkElif Şafak · Doğan Kitap · 200967,7bin okunma
556 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Bu romanda anlatılanların gerçek hayatla ilgisi olmayip, karekterler ve olaylar tamamen kurgudur.
Germinal
Germinal
,
Emile Zola
Emile Zola
'nin bir şaheseri. Bu romanda Zola, işi gücü yokmuş gibi, gitmiş madencilerin sorunlarını, onların zorlu yaşamlarını, acılarını, küçücük mutluluklarini, , burjuva tarafından nasıl sömürüye uğradıklarını, kısacası bir maden
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201911bin okunma
290 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
Foma Fomiç! Okurken bu karakter yüzünden sinir hastası olabileceğiniz ama sonunu da bir şekilde merak ettiren değişik bir kitap önerisiyle geldim sizlere. Her ay bir Dostoyevski klasiği okumaya çalışıyorum, geçen ayı kadın yazarlarla geçirdiğim için bu mümkün olmamıştı. Bu ay ise Stepançikovo Köyü eşlik etti bana. Teyzelerle, yeğenlerle, kuzenler ve mürebbiyelerle dolu bir ev düşünün. Taşrada böyle kalabalık bir ev! Bu evin içinde kendini bilmez (aslında biliyor da işine gelmiyor) bir adam olan Foma Fomiç varsa hele vay halinize! Adam tam bir kaos! Bir de Generalin karısı! Tencere-kapak. Kibirin vücut bulmuş hali bu kadın ve gıcık adamın bu evi cehenneme nasıl çevirdiğini okurken hem elinizden bırakamıyor hem de sinirleniyorsunuz. Mümkün değil zaten sakin kalmak! Dayısının ricasıyla eve gelen yeğenin bakış açısıyla okuduğumuz bu hikayede, emekli bir albay olan dayıya bu kadar da saf olunmaz ama canım diyesiniz geliyor. Karakter bolluğu ve diyaloglar beni hiç sıkmadı hatta okuma yolculuğumu daha renkli bir hale getirdiler diyebilirim. Köy ve şehir hayatının içinde yaşayıp giden insanların aslında birbirinden farklı olmadığını görebiliyoruz. Taşra hayatı da bir şehir hayatı kadar çeşitli olabiliyor. Foma Fomiçler olduğu sürece de içinden çıkılmaz bir hal alabilir bu hayatlar... Dostoyevksi kalemiyle uzun bir zaman önce tanışmış biri olarak severek okuduğum bir kitap oldu, herkese tavsiye ederim.
Stepançikovo Köyü
Stepançikovo KöyüFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,722 okunma
Reklam
60 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.