ÖYKÜLERDEN SEÇTİKLERİM
Uzun bir süredir öykü ağırlıklı okumalar yapmaktayım. Daha önce paylaşmış olduğum bir alıntıda yer aldığı gibi (#69389465), ben de herkesin bir öyküsü, şiiri, şarkısı olması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle okumuş olduğum 164 tane öykü kitabının içinden bana dokunan öyküleri bir ileti altında paylaşmak istedim. Bu
Biliyorum, unutamayacaksın! Ağır ağır geçecek mevsimler, Bir bir ağıracak saçının telleri Solacak albümde eski resimler. Beni hatırladıkça için ürperecek, Boşanan gözyaşlarını tutamıyacaksın. Boşuna zorlama kendini, sevdiğim; Biliyorum, unutamayacaksın. Ve biliyorsun, ben de unutamayacağım, Sen benim gökyüzümdün, denizim, toprağımdın, Şimdi bir hatıra olamazsın belirsiz, uzak Biliyorsun bazı şeyler vardır elimizde olmayan İşte öyle imkansız birşey seni unutmak. Zannetme ki herşey bitti sevdiğim; Birgün yeşerecek şu sararmış yapraklar. Ve bundan sonra kim severse dünyada; Seni ve beni hatırlayacaklar.
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
Adı konmamış bir şehre mesela...
''Bir şiir kitabı gibiyim cezaevinden çıkma yeniden yazıldım da giderek daha ağır, daha sessiz, eski deyimle daha asude orası burası işaretlene çizile'' Ya ben Gülten Akın; Bir değişiklik yapmalı, karşı çıkmalı kedere dedim bu akşam kendime.. çekmek geçiyor içimden, çekilmek uzak diyarlara… Adı konmamış bir şehre mesela. En koyusundan
Beni Sorarsan
Beni SorarsanGülten Akın · Yapı Kredi Yayınları · 2016706 okunma
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Yaşadığım Gibi -Akıntılarımdan Derleme-
Önsöz "İnsanlar duygu ve düşüncelerine göre hareket eder. Sevgi, nefret, korku, ümid, zan, inanç, şüphe, bilgi gib uni manevî kuvvetler, insanları içten içe, şu veya bu şekilde davranmaya zorlar. Nefret ettiğimiz bir şeyi yapmak bize çok güç gelir. Korku kaleleri yükseltir, hendekleri derinleştirirken sevgi bütün kapıları açar ve bütün
Yaşadığım Gibi
Yaşadığım GibiAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 2019385 okunma
Kaptan 2-3-4-5[Attila İlhan]
2. bu geminin yelkenlerine herifin biri paris yazmış luxembourg garı’nın dirseğindeki çiçekçiyi bileceksin yeşil muşamba ceketli sarışın küskün kızcağız en dokunulmaz kızı en temiz fikrimce paris’in pablo’ya sorarsanız bir taksi şöförüyle yatıyor pablo!.. ah pablo!.. onunla bir tanışsanız önüne gelene salamanca’dan bir şeyler
Biliyorum, unutamayacaksın! Ağır ağır geçecek mevsimler, Bir bir ağıracak saçının telleri Solacak albümde eski resimler. Beni hatırladıkça için ürperecek, Boşanan gözyaşlarını tutamıyacaksın. Boşuna zorlama kendini, sevdiğim; Biliyorum, unutamayacaksın. Ve biliyorsun, ben de unutamayacağım, Eskimeyecek içimde sana ait ne varsa Şöhretmiş, servetmiş herşey geçiyor, inan Dostluklar ve sevgiler kalıyor, kalırsa. Sen benim gökyüzümdün, denizim, toprağımdın, Şimdi bir hatıra olamazsın belirsiz, uzak Biliyorsun bazı şeyler vardır elimizde olmayan İşte öyle imkansız birşey seni unutmak. Zannetme ki herşey bitti sevdiğim; Birgün yeşerecek şu sararmış yapraklar. Ve bundan sonra kim severse dünyada; Seni ve beni hatırlayacaklar.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan
Reklam
Burayı Herkesin Okuması Lazım ! ! !
Her çocuk güzeldir. Ben de güzel bir çocuktum. Altın sarısı kıvırcık saçlarımla şirin, sevimli bir çocuktum. O günlerden kalan fotoğraflara baktığımda civcive benzediğimi kabul ediyorum. Mahallenin bakkalından tutun da en nemrut teyzesine kadar herkes sevmek, kucağına almak isterdi beni. Tanımadığım insanlar tarafından sevilmeyi, onların kucağında olmayı istemez, karşı koyardım. Annem, “Seviyorlar oğlum işte seni,” derdi. Hatırladıkça hâlâ midem bulanıyor bu ıslak öpücüklerden, ısırmalardan ve kucaklarında olmaktan. Ama gücüm yetmezdi işte.
Sayfa 14 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
Umarım beğenirsiniz, kalemimden ancak bunlar dökülebildi:)
Bugünlerde bir başkayım. Bazı şeyleri kabullenmiş gibiyim. Zorla hiçbir şeyin olmayacağını, istenmediğim yerde kalmamam gerektiğini, kendimi sevmemeye devam ettiğim sürece kimsenin beni sevmeyeceğini, acı çekiyor olsam bile inancımı yitirmemem gerektiğini, asla asla dememem gerektiğini ve daha birçok şeyi. Her yaşım bana ayrı bir tecrübe katıyor.
Aşk
Amazon ormanlarında ilk kadın ile ilk erkek birbirlerine merakla baktılar. Bacaklarının arasındaki şeyler garipti. "Seninkini kestiler mi" diye sordu adam. "Hayır" dedi kadın, "ben her zaman böyleydim." Adam kadını yakından inceledi. Kafasını kaşıdı. Orada açık bir yara vardı. "En iyisi tapyoka, muz ya da olgunlaştığında çatlayan meyvelerden yememek" dedi adam. "Ben seni iyileştiririm. Hamağına yatıp dinlen." Kadın onu dinledi. Uslu uslu şifalı bitkilerden çaylar içti, adamın onu merhemlerle ovmasına izin verdi. Adam "merak etme" dediği zaman gülmemek için dişlerini sıkmak zorunda kalıyordu. Bu oyundan hoşlanıyordu kadın, ama bir hamağın üstünde oruç tutmaktan da sıkılmaya başlamıştı. Meyveleri hatırladıkça ağzı sulanıyordu. Bir akşam adam ormanın içindeki açıklıktan koşarak geldi. Heyecanla zıplayarak bağırdı "buldum!" Az önce erkek bir maymunu bir ağacın dalında dişi bir maymunu iyileştirirken görmüştü. Kadına yaklaşarak "işte öyle yapılıyor" dedi adam. Uzun kucaklaşma sona erdiğinde havayı yoğun bir çiçek ve meyve kokusu sardı. Yan yana yatan gövdelerden görülmemiş buğular ve ışıklar çıktı, her şey öyle güzeldi ki güneşler ve tanrılar utançtan öldü.
Adı konmamış bir şehre mesela...
Bir değişiklik yapmalı, karşı çıkmalı kedere dedim bu akşam kendime.. çekmek geçiyor içimden, çekilmek uzak diyarlara…Adı konmamış bir şehre mesela...En koyusundan özlemlerimi geçirip üzerime ; karmaşıklığımın çözümüne, çaresizliğimin anlamını bulmaya , uzaklardan sevdiğim adama .. Bir değişiklik yapmalı karşı çıkmalı kedere dedim bu akşam
Reklam
444 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Aslı ve Murat'ın aşkı daha dün gibi aklımda. Tam 10 yıl olmuş okuyalı. Kitap öyle duygu yüklüydü ki halen son kısmını hatırladıkça tüylerim ürperir. Başlamamla bitirmem bir olmuştu. Okuyun ve siz de bu kitabın bir ruhu olduğunu görün.
Yüreğim Seni Çok Sevdi
Yüreğim Seni Çok SevdiCanan Tan · Altın Kitaplar Yayınları · 200934,5bin okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
Türklerle Araplar neden birbirlerini sev(e)mezler?
Bildiğiniz gibi Türklerin İslamiyeti kabulü çok tartışmalı konudur. Bunun sebebi tarihimizin sansürlü olmasıdır. Tüm dünyada en sansürlü kitaplar tarih kitaplarıdır. Türkler tarafından yazılan tarih kitapları da böyledir. O yüzdendir ki
Lev Nikolayeviç Gumilev
Lev Nikolayeviç Gumilev
emmim "Bir halkın tarihini biraz da onların düşmanlarının yazdıklarına bakarak okumak
Orta Asya’da Arap Fetihleri
Orta Asya’da Arap FetihleriH. A. R. Gibb · Ankara Okulu Yayınları · 202010 okunma
204 syf.
8/10 puan verdi
Vay fırlama vay. Zaten bunca zamandır elimden kaçabilmiş olmanın en kuvvetli sebebi, zehir gibi bir fırlama oluşun olmalı. Anca yakalayıp okuyabildim seni. Gerçi... Dur bakalım... Belki de sen, artık yakalanmak istediğinden ötürü seni yakalamış olabilir miyim? Ne de olsa yeri geldiğinde Şeytan'ın kıçına parmak atacak kabiliyet, sende mevcut. Bizi
Oğullar ve Rencide Ruhlar
Oğullar ve Rencide RuhlarAlper Canıgüz · İletişim Yayınları · 202010,9bin okunma
Anladım ki kafamın içinde beni öldürmek isteyen bir katili besliyordum. Bir zaman kavramım ve yarına dair umudum yoktu geçmişi hatırladıkça kan kusuyordum. Zaman ilerledikçe her şeyi unutuyor ve ellerim eskisinden daha çok titriyordu. Şiirlere sığınıyor yağmuru sevmiyorum oysa şiirlerimde yağmur yağdırıyorum. Adım kutsal kitapta geçmediği için üzgün değilim. Bir gece kendimi asmak istediğim içinde pişman değilim. Aslında kırık kaburga kemiklerim çok acıyor da belli etmiyorum. Bir kez dokunsan peder yaralarım iyileşecek gibi. Kaybettiğim çocukluğumu yaşayacakmışım gibi. Seni kaybettiğim o geceyi sonsuza kadar unutacakmışım gibi. Bedenim bir savaşın ortasında kanlar içinde yerde kalmış gibi. Yaşadığım acıyı hissetmemek için uyumak istemişim gibi. Çivilenir aklıma ölmek isteyişim. Ellerimle kalbimi sökmek isteyişim. Bağırmam gerek sağır olmuş insanoğlunun duyabilmesi için. bağır onur boğazını parçalarcasına bağırman gerek.
Onur Sevindik
Onur Sevindik
83 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bu kitap Stefan Zweig tarafından ölmeden belki haftalar, belki günler önce yazılan, içindeki ruhsal çöküntüyü, 2. Dünya savaşının, bir savaşın, kişide yazmadan bilinemeyen , gözle görülemeyen enkazından yaratılmış bir eser. Kaçsanız da kurtulamıyorsunuz. Ne kötü değil mi? Bir borç değil ödensin de o dert başından gitsin.. Sonu belli olan bir yol
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020236,1bin okunma
504 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.