Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.17
144 syf.
·
Not rated
Kalbi atıyor...
Daha ilk satırlarda bir gidişin hançer gibi sözleri ile karşılaşıyoruz.
Nasıl bir anlatımdır!
İçimizde bir şey kanamaya başlıyor, keskin bir vedanın yarası deşiliyor.
Daha tanışmadan ayrı düşüyoruz.
Evet,
Kalbi atıyordu Acibe’nin.
Cam kenarında çocukları izlerken,
Akide şekeri yerken,
En çokta Faruk Nafiz’i görürken...
Kalbi
Bu kitaba inceleme yazmasam içime dert olacakmış gibi hissediyorum. O sebeple hadi başlayalım. Genel itibariyle bir aşk romanı gibi görünse de inanmayın. Tam bir intikam teması var kitapta.
Roman boyunca hikaye farklı anlatıcılar tarafından aktarılmış. Genelinde öğrenilen geçmiş zaman aktarımı okuyoruz. Bazı bölümlerde aktarım dilinin değiştiğini görüyoruz ve bu da beni biraz yordu açıkçası.
Heathcliff adlı karakterimiz "intikam soğuk yenen bir yemektir" sözünü kanıtlar nitelikte planlar yaparak çevresindekilerin hayatını, onlarınkiyle beraber kendi hayatını da çekilmez bir hale getiriyor. Fakat hikayenin akışı sadece Heathcliff'in intikam duygusuyla şekillenmiyor. Romandaki tüm karakterlerin kararları bu akışı etkiliyor.
Kitapla ilgili asıl sıra dışı olan şeyse karakterlerin romantizm anlayışlarının beklediğimizden oldukça farklı olması. Saf kötü olan bir insan nasıl aşık olurdu? Emily Bronte bunu göstermiş bize. Ve böyle bir romantizmi kadın bir yazarın yazmasına da saygı duydum işin özü.
Okuduğum bazı yorumlarda karakterlerin çok karmaşık olduğunu gördüm fakat karmaşa karakter sayısından falan kaynaklanmıyor. Daha çok karakterlerin isimlerinin tekrarlanması, ebeveynlerden çocuklara kopyalanmasından kaynaklı. Mekanların sınırlı tutulması ve betimlemelerinin yeterince güçlü olmaması beni daha çok üzdü.
Tabii ne olursa olsun, ne kadar gotik, karamsar bir roman da okumuş olsak yazar sonunda bize pozitifi yüklemiş.
Sıkılmayacağınızın garantisini vermemekle beraber okunması gereken bir eser olduğunu iddia edebilirim.
Keşke Emily'nin tek romanı olmasaydı. Daha neler okuyabilirdik kim bilir?!
İntikam soğuk yenen bir yemektir.
Edmond Dantés herkesi kendisi gibi gören iyi niyetli bir denizcidir. Ancak kıskançlık, ihanet ve makam sevgisinin hakim olduğu çevresindeki insanlar tarafından iftiraya uğrar.14 yıl kaldığı İf Şatosu'nun karanlık zindanlarında en büyük talihi Rahip Faria ile karşılaşır ve onun eğitiminden geçer. (Kitapta en beğendiğim karakter Rahip Faria oldu.) Oradan kurtulduğunda kimsenin söndüremeyeceği intikam ateşiyle yanan Monte Cristo Kont'u olarak eski tanıdıklarının hayatına girer.
Ancak intikam duygusu insanın masumiyetini yok eder ve suçlu, suçsuz demeden herkesi yakar.
Kitabın ana konusu intikam olsada hayata dair birçok ders veren diyaloglar ve olaylar içeren dolu dolu bir kitap. Olayların içinde vefa, aşk, sevgi, adalet ve ilahi adalet sorgulanmış.Ayrıca döneminin sosyal ve siyasal yapısınıda yansıtmış. Doğu geleneklerinden bahsedilmiş.
Okurken zorlandığım nokta kişilerin birden fazla isim kullanmaları oldu.Ara verdikten sonra isimler ve karakterler karışmaya başlayabiliyor. İsimleri ve bağlarını liste yaparak okumak faydalı olur :))
Fransız edebiyatının başyapıtlarından olan bu kitabı sabırlı olup tam metin olarak okumanızı tavsiye ederim.
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025.9k okunma
Edmund Dantes’in nasıl Monte Cristo Kontu’na dönüştüğüne tanık oluyoruz.
Edmund İntikam almak için bütün gerekçelere sahiptir ama bazen git geller yaşar. İntikam alırken acaba hedefim olan insanların dışında da insanlara zarar veriyor muyum diye düşünür.
Sefiller’den, Savaş ve Barış’tan sonra Nihayet bu kitaplarla eşdeğer bir kitap okudum.
İntikam soğuk yenen bir yemektir felsefesinin sayfalara dökülmüş halidir.
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025.9k okunma
" Her felaketin iki ilacı vardır:
zaman ve sessizlik. "
Hani bazı kitaplar vardır, bittiğinde kendinizi terk edilmiş gibi hissedersiniz. Güzel ve uzun soluklu bu kitabın son sayfalarını böyle hislerle okudum. Kalın olduğu için okumaya cesaret edemeyenler, vakit kaybetmeyin ve hemen okuyun!
1. cildin ortalarında biraz durağanlaşır gibi oluyor kitap fakat şunu unutmamak lazım ki bu bir intikam hikayesi ve intikam soğuk yenen bir yemektir.
Gelelim kitabın konusuna; Edmond Dantes adlı genç ve çok başarılı bir denizci kendisine iftira atılması neticesinde 14 yılını karanlık bir zindanda geçirir. Tüm bu zaman boyunca hasta babasından ve güzel nişanlısından haber alamaz.
Dost sandığı kişilerin haksızlığına uğradığını öğrenen Dantes, intikam yemini eder. Kendisine iyilik yapanlara sonsuz cömertlikle hakkını iade eden kahramanımız, düşmanlarının karşısına Monte Cristo Kontu olarak çıkar. Ve örümcek ağı gibi yavaş yavaş ördüğü intikam planını uygulamaya koyar.
Mukakkak ve şiddetle okumanızı tavsiye ederim..
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025.9k okunma
Nahid Sırrı Örik - Kıskanmak Üzerine
1937 yılında tefrika(gazete ve dergilerde bölüm bölüm yayımlanma) edilen 1946 yılında ise kitap olarak basılan Nahid Sırrı Örik kitabıdır. Kitabı hemen hemen 2 günde bitirdim ve bu anlamda kitabın oldukça akıcı ve insanı yormadan ilerlediğini söyleyebilirim.
Kitabın adında da olduğu üzere kitabın bize verdiği temel mesaj, kıskançlık, bu
#seldaileoku
#okudumbitti #kitapyorumu
️Herkese merhaba, sıradışı bir konuya hazır mısınız? O zaman Mösyö Lafargue tanışalım ne dersiniz? Yoruma bekliyorum.
.
️ Dünyaca ünlü bir plastik cerrahi servisini yöneten Lafargue,eşini bir kaza sonucu kaybetmiş, kızı ise yaşadığı olay sonucu psikiyatri kliniğinde yatmaktadır. Üzerinde çalıştığı çalışma
Alexandre Dumas'tan okuduğum ve şuan bitirdiğim ilk eser olan Monte Kristo Kontu ile ilgili düşüncelerimi tarihe not düşürmek istiyorum bugün. Bu inceleme de baya emek sarf edeceğim anlaşılan umarım benle beraber herkesin de beğendiği bir yazı olur.
Alexandre Dumas'ın kitabı yazdığı tarihe baktığımız zaman 1844 yılına dayanıyor.
