İNSANLAR NEDEN BAĞIRARAK KONUŞUR! İslâm alimlerinden biri talebeleriyle Basra kıyısında gezinirken deniz kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Talebelerine dönüp: "İnsanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar?" diye sormuş. Talebelerden biri: "Çünkü sükûnetimizi kaybederiz" deyince mübarek
kendine yüksek sesle söyledikleriyle, geçmişin hayaletlerinin fılsıltıları sürekli birbirlerini yalanlayarak, birbirlerinin sözünü keserek konuşurlar içinde. iki kişi olana kadar yalnızlaşır...hayatını azaltır, kendini azaltır...gece yarıları camlara vuran yüzüyle, artık onu değil geceyi bekler. anıların başını bekler. unutursa anıların dayanıklılığını yitireceğinden korkar..zamanın geçişini kendi için yumuşatmaya çalışır.içinde birkaç varlık birden acı çeker, birkaç varlık birden can çekişir. kurtarmakla, öldürmek arasında kendi aşkının başını bekler...ne zaman ki birazcık geri çekilmiştir pencereden, cama yansıyan yüzünü görür, kendiyle göz göze gelir. işte o zaman kendinden ve her şeyden çok korkar...kendi gözleriyle ödeşemez. içini yakan alev camlara vurur ilkin, ardından bir gün her şeyi tutuşturur. içinde birkaç şey birden ölür. 
Reklam
Dört ya da beş yaşındaki çocuklar kendi kendilerine yüksek sesle konuşurlar. Piaget bun­ların yaklaşık üçte birinin emirler, talimatlar, tehditler ve yasak­lamalardan oluştuğunu saptamış: "Şunu şöyle yaparsan annen kızar!" gibi. Ruslar ise çocuğun davranışlarım düzenleyen bu tür konuşmaların yedi-sekiz yaşlarında iç diyaloglara dönüştü­ğünü gözlemlemişler.
Allah Teâlâ felsefe, edebiyat üzerinden değil pratik üzerinde kullarının sevdasını görmek ister. Bu nedenle ömründe bir kere secde etmemiş, tesettür nedir duymamış, Musa aleyhisselamın Tevratı’ndan bir satır okumamış bir kadın olan Âsiye kadını firavuna sergilemiş olduğu izzetli duruşundan dolayı Kur’an'ında ölümsüzleştirmiş ve ”Örneğiniz budur!" diye tüm “lailaheillallah' diyen insanlığın önüne koymuştur. Çünkü eylemler koca koca laflardan, sayfalarca yazılan kitaplardan daha yüksek sesle konuşurlar.
Sayfa 77 - Bahar 2015Kitabı okudu
Fakirik
Bilirsin, fakirler yüksek sesle konuşurlar, bu onların özelliklerinden biridir. Tarih ve coğrafiyaları ne olursa olsun her yerde böyleler.
Sayfa 196 - CanKitabı okudu
Yoga ve Zen’de Toplumsal Eleştirinin İmkanı / Pınar Nurhan
Ülke yönetirken senden bekleneni yap. Savaşı beklenmeyeni yaparak kazan. Hiçbir şey yapmadan kontrol et dünyayı. Nereden mi biliyorum? Buradan;
Reklam
Konuşan Fotoğraf
''...fotoğraf, .... fiziksel bakımdan dilsizdir. Fotoğraf, altında yazılı sözlerin diliyle konuşur." (Godard ve Gorin)... Aslına bakılırsa, sözcükler resimlerden daha yüksek, daha gür bir sesle konuşurlar. Resim yazılarıysa" gözlerimizin önündeki kanıtları bastırmaya eğilimlidir; yine de hiçbir resim yazısı, bir fotoğrafın anlamını kalıcı olarak kısıtla­ yamaz ya da sabitleştiremez"
Sayfa 132Kitabı okudu
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.