. . . SÖZLERİN BÜYÜKLERİ, BÜYÜKLERİN SÖZLERİ ******* (Allah dostlarının sözleri ve güzel halleri, birer manevî askerdir. Allah onlarla zayıf kalpleri kuvvetlendirir, maneviyatı bozuk olanları düzeltir. Mümin, onlarla destek
Zulüm kısmak istediği sesi nâra yapar. Ve bazı ölüler, yaşayanlardan daha yüksek sesle konuşurlar.
Sayfa 12 - Pınar yayınlarıKitabı okudu
Reklam
İNSAN NEDEN BAĞIRIR İslâm alimlerinden biri talebeleriyle Basra kıyısında gezinirken deniz kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Talebelerine dönüp: "İnsanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar?" diye sormuş. Talebelerden biri: "Çünkü sükûnetimizi kaybederiz" deyince mübarek zat: "Ama
Bilirsin, fakirler yüksek sesle konuşurlar, bu onların özelliklerinden biridir. Tarih ve coğrafyalar ne olursa olsun her yerde böyleler. Dünyanın her yerinde ve çok eskilerden beri böyle konusurlar. Çevrelerinde ne kadar fakir insan varsa o kadar yüksek sesle konusmaya baslarlar. Kendilerini duyurmak, duyurabilmek için yaparlar bunu, anladin mi simdi? Fakirin duvarları çok incedir. Ve dogrudur, cok küfreder. Ama kötü niyetli degildir, emin olabilirsin
Köpek Gibi Büyütülmüş Çocuk
Aslında bazı dil teorileri insanlığın ilk lisanının müzik olduğunu söyleyerek, insanların konuşmadan önce dans edip şarkı söylemeyi öğrenmiş olduklarını iddia etmektedir. Bebeklerin konuşmanın müzikal taraflarını ( örneğin, belirli bir ses tonunun ne anlama geldiğini) dilin içeriğini öğrenmeden çok önce öğrendikleri bilinen bir gerçektir. Tüm dünyada insanlar bebeklerle (ilginç bir şekilde evcil hayvanlarıyla da) şefkatli, duygusal ve müzikal bir tonda yüksek sesle konuşurlar. Her kültürde, sesi iyi olmayan annelerin bile bebeklerine şarkı söylemeleri müzik ve şarkının bebek gelişiminde ne kadar etkili olduğu göstermektedir.
Sayfa 173Kitabı okudu
İnsan Neden Bağırır
"İslâm alimlerinden biri talebeleriyle Basra kıyısında gezinirken deniz kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Talebelerine dönüp: "İnsanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar?" diye sormuş. Talebelerden biri: "Çünkü sükûnetimizi kaybederiz" deyince mübarek zat: "Ama öfkelendiğimiz
Reklam
Bütün önemli meselelerde, tavırlar kelimelerden daha yüksek sesle konuşurlar.
Bu konuda Piaget ve arkadaşlarının çocuklar üzerinde yap­ tıkları gözlemler de çok aydınlatıcı. Dört ya da beş yaşındaki çocuklar kendi kendilerine yüksek sesle konuşurlar. Piaget bun­ ların yaklaşık üçte birinin emirler, talimatlar, tehditler ve yasak­ lamalardan oluştuğunu saptamış: "Şunu şöyle yaparsan annen kızar!" gibi. Ruslar ise çocuğun davranışlarım düzenleyen bu tür konuşmaların yedi-sekiz yaşlarında iç diyaloglara dönüştü­ ğünü gözlemlemişler. Bu yaşlardaki çocuklar yüksek sesle ko­nuşmazlar, ancak gırtlak kaslarının elektrografıleri alınarak ya­ pılan incelemelerde çocukların aslında kendileriyle sessizce ko­nuştukları saptanmış.
İslâm alimlerinden biri talebeleriyle Basra kıyısında gezinirken deniz kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Talebelerine dönüp: “İnsanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar?” diye sormuş. Talebelerden biri: “Çünkü sükûnetimizi kaybederiz” deyince mübarek zat: “Ama öfkelendiğimiz insan yanı başımızdayken neden yüksek
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.