Yaşam Hakkı
Hayvanların yaşam hakkına saygı duyulup duyulmaması hiç de basit bir konu değildir ve bu bireysel bir tercih olarak gösterilemez. Çünkü yaşam hakkı en temel haktır ve bu mücadele, çağımızın önde gelen toplumsal adalet mücadelelerinden biridir.
Sayfa 41Kitabı okudu
… insanın özgürlüğü ile hayvan özgürlüğü aynı zincirin halkalarıdır. En alttakini ezmeye devam ederek barışçıl ve hakça bir düzen yaratılamaz. Sistemi sorgulayacaksanız, önce kendinizin kimi ezdiğine bakacaksınız.
Sokak hayvanlarının canına kastedildiğinde bunu kabul edilmez bulanlar neden aynısını kuzuya ya da tavuğa yapıldığında kabul edebiliyor? Çünkü doğduğu andan itibaren ona bunun normal olduğu öğretiliyor.
HAYVANIN İLİĞİ VE KEMİĞİ HAKKINDA
"Kölelik, dünya savaşları, faşizm, soykırımlar, ırkçılık, siyahlara, kadınlara ve eşcinsellere yönelik ayrımcılık... Dehşet verici insanlık suçlarıyla dolu bir tarih var arkamızda. Geriye baktığımızda nasıl oldu da milyonlarca insan bunca vahşete göz yumabildi diye hayret ediyoruz. Oysa yaşadığımız dönemde kendimiz de korkunç bir vahşetin içindeyiz. Birçok insan insanlara yönelik katliamları kınarken, aynı zamanda her yıl yaklaşık 100 milyarı aşkın sayıda hayvanın katledildiği bir dünyada, insan türü hayvanlar ve yeryüzü için yıkıcı bir sistemin sürdürücüsü konumunda. Her yıl milyarlarca hayvan eti için kesiliyor; sütüne, yumurtasına, derisine ve balına el konulmak için sömürülüyor; üzerlerinde deney yapılmak için işkence ediliyor. Duyguları olan, sosyalleşebilen, acıyı ve sevinci hissetme, yavrusunu koruma içgüdüsüne sahip olan hayvanlar, son derece kötü koşullarda esir tutulurken, yaşam hakları elinden alınıyor."
Sayfa 423 - Cumhuriyer Kitapları