Unutmamalıyız ki hayatı zehreden şey "yaşamak için savaş mak" değil, incir çekirdeğini doldurmayacak anlamsız şeylerdir. İnsan yapmacık sevinçlerden ve saçma sapan şeylerden elini çekip de şu kanlı para tutkusunu bir kenara bırakırsa, hayatın ışık, hava, su, yiyecek gibi en önemli unsurlarını ona verdiğini anlayacaktır. Bütün bu öldürmeler, hilekârlıklar anlamsızdır. Bunu anlayan kimse bir daha her şeyi sahiplenip spekülasyon yapma sevdasına düşmeyecektir.
Ey münzevi ve gür ormanlardaki kurtlar! Ey ormanlarda ki yırtıcı hayvanlar! Cılız, sırtınıza yapışık karnınız ve parlak gözleriniz, katı, baş döndürücü ama özgür bir yaşama tanıklık ediyor. Doğa yasalarına göre yaşıyorsunuz. Savunmak için diş ve pençeden başka bir şeyiniz yok. Kutluyorum sizi alçak, yapay ve yırtıcı bir uygarlığın kölesi olmadığınız için.
Reklam
Şimdi insanın sindirim sistemini etobur, otobur ve her şeyi yiyen hayvanlarla karşılaştırarak bunlardan hangisine benzediğini görelim: Her şeyden önce insanın dişleri meyve yiyen iri maymunların dişlerine benzer. Çünkü yırtıcı hayvanlarda kesicidişler çok küçüktür. Köpekdişleri ise bunun aksine kalın ve uzundur. Öğütücüdişler sivri ve keskindir. Böylece avladıkları hayvanları parçalayıp etlerini parça parça ederek yutarlar. Otoburların uzun kesicidişleri vardır ve köpekdişleri diğer dişlerden uzun değildir. Öğütücüdişler geniş ve düzdür. Kısaca, meyve yiyenler, maymunlada aynı seviyede dişe sahiptir ve sadece köpekdişleri belli belirsiz yükselir, ancak parçalama işlemini gerçekleştiremez. Öğütücüdişler ne keskindir, ne de yaygın. Yani ne eti parçalamaya ne otu çiğnemeye yarar. Sadece tane ve meyveleri yemek için kullanılır.
Sayfa 20 - YKY
Çoğaldı diye hayvanlar yer sıkıntısı çekmez. Doğa bu sorun için önceden tedbirini almış, milyonlarca balığın karşısına bir timsah, kuzunun karşısına da kurt koymuştur. İnsanların onların işlerini üstüne vazife edinmesi gerekmez.
Vejetaryenligin Yararları
İnsanlar yedikleri hayvanları bizzat kesmek zorunda kalsalardı, çoğu et yemekten vazgeçerdi. Bu doğal başkaldırı, kanlı yiyeceklerden nefret vejetaryenlerde birkaç ay sonra daha da artar. Doğal duygularımızı küçümseyip bunu yufka yürekli olduğumuz şeklinde yorumlamamalıyız. İnsanın öldürmekten nefret etme duygusu kadar doğal bir şey olamaz. Çünkü öldürmek için yaratılmış değildir. Hayvanlar bunu algılayamazlar. Yaşamaya saygıyı ve insanın yaratılışında mevcut olan işkence ve mücadele özelliğini göz önünde bulundurmak gerek. Çünkü bunlardan daha şerefli bir şeyimiz yok.
Sayfa 3 - Yapı Kredi YayınlarKitabı okudu
Hayvanları üzmek ve öldürmek, insanlık şeref ve makamına edilmiş küfürdür. Hayvanların varoluşları, dünyaya gelişleri, oyun ve sevinçleri, acı çekmeleri, ana şefkatleri, ölüm korkuları, vücutlarında uyanan istekler, ölüm ve yazgıları, tümü insanın kine benzer. Onların ruhlarının daha aşağıda olduğu söylenir. Olsun; ama yine bizim gibi acıyı ve mutluluğu hissederler. Onların aşağıda olması bize ağabey sorumluluğunu getirir; onlara zulüm ve gardiyanlık etme hakkını vermez. İnsanların yediği et, kendilerini savunamayan günahsız ve zararsız varlıkların çektiği acı ve işkencedir. Dökülmüş kanları intikam çığlığı atar; insana ve üstünde yaşadığımız gezegene lanet okur.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.