Nedamet Dergisi

“Hiç kuşku yok ki sizden hoşça vakit geçirmenin bedeli olarak birkaç saatinizi istemiyorum. Sizden hakikate dair en şiddetli sözlerin toplandığı bir romana şahit olmanın vereceği ‘haz’ karşılığında, size ait her şeyi istiyorum. ” Ben bana ait olan en önemli şeyi verdim; zamanımı ve sevgimi. Pişmanım, çok daha önceden bunları ona verebilirdim.Siz siz olun benim gibi geç kalmayın. Bereketli okumalar. Hakiki arayışlar.
Sayfa 111 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu
Reklam
Tarih, aşk, felsefe ve dahası temel değil, çatı da. Temel de çatı da gövde de tasavvuf. Diğer her şey tasavvufun bunlara nasıl baktığının birer yansıması. Bu yansıma ise ancak yaşayarak tadılır. Değil mi ki tasavvuf kâlden ziyade hal ehlinin işidir. Şair adlı eseriyle kalemine hayran kaldığım Rafet Elçi, Ahrar namlı bu eseriyle de bir roman nasıl olmalı diye arayışta olanlara gururla işte böyle diyebileceği bir eser veriyor.
Sayfa 110 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu
Fakat her nimetin kendi içinde bir sınavı vardır ki bu velilerin sınavları en zorlarındandır. Varlığın derecesi ne denli büyük olursa sınavı da o denli çetin olur. Peygamberler hiçbir insanın çalışmayla elde edemeyeceği bir nimet ile hemhal olmuşlardır. Bilinir ki insanoğlunun en zorlu, en yürek burkan yaşamlarını onlar çekmiştir.
Sayfa 109 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“ ‘Oğlum Allah’ı kim hatırlıyor ki, sen unuttum diye gam çekiyorsun?’ Allah’ı hatırlamak mı? Allah’ı kim unutuyor ki ben hatırlayayım?’ ‘Ah oğlum ah! Sen herkesi kendin gibi mi sanıyorsun?’ “
Sayfa 109 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu
“Çünkü ben, senin suretinden gülümseyen, o güzelin tezahür şiddetinin, şiddetinde erimek istiyorum.”
Sayfa 109 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu
Reklam
Madem insan aradığıdır öyleyse neyi aramalı? Bunca çokluk içinde nedir aramaya değer olan? Kısaca yanıt vermek gerekirse çok olanı bir yapan neyse odur. Çok olduğu sanılanı birleştiren neyse odur. İşbu noktada başka bir soru meydana çıkıyor; peki, bu aramaya değer olanı nerede aramalı? Cevap basit göründüğü kadar çetin de; her yerde.
Sayfa 107 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu
Aynı yerden gelip aynı yere giden bu insanları birbirinden ayıran neydi peki? Bunca farklılık varken ayrım tek bir şey olabilir mi? Olamaz.
Sayfa 107 - Erhan Burtul, Kitap:AhrarKitabı okudu
“ ‘Allah’ı neden göremiyoruz?’ diye sordu. Dedesi ‘Her yerde de ondan” dedi. ‘Her yerdeyse neden görmüyorum?’ diye sordu. Dedesi ‘Her yerde olan hiçbir yerdedir’ dedi. “
Sayfa 107 - Erhan Burtul, Kitap: AhrarKitabı okudu
Hüsnü zan ederek, her şeyin hızla gelip geçtiği bir asırda bu yavaşlıkta bir hayır arayacağız. İnsan yola çıktığında, hızını artırdığı nispette etrafındaki güzellikleri kaçırır. Biz de bu şuurla bu yavaşlığı hayrımıza yorup lisanımızın güzelliklerine şahit olma gayretiyle yürümeye niyet ve şükredeceğiz...
Sayfa 105 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
Dil insanı terbiye eder. O dile mensup insanlara şahsiyet kazandırıp, kendi milletini var eder ve sınırlarını çizer. Bu sebeple lisanın kaidelerini bilmek hassasiyetlerine dikkat etmek zorundayız. Aksi halde Türkçenin hayatımıza dokunan sinirleri tahrip olacağı gibi onun şahsiyetimizden tavrımıza kadar dokunuşlarına bigane kalacağız.
Sayfa 105 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
Reklam
Bu yolculuktan anlaşılacak ki istikbâlin ilk şartı kabul edilebilir olmaktır. Çünkü istikbâl (isti-kabûl), kabulden gelir. Kabul etmekse razı olmaktır. Dolayısıyla istikbâl makbul olandır. Kim neyi kabul edecek ya da kim kimden razı olacak? Her ne kadar şahsın inancıyla mündemiç olsa da dil burada kendi esaslarına göre bir yorum getirir. Kıble ve istikbâl’in aynı pınardan çıkması, istikbâl yolunun kıbleyle yani Hak Din ile irtibatlı olduğuna delildir.
Sayfa 105 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
İstikbâl sahibi olmak istikamet sahibi olmaktır. İstikâmetimizin, ‘hayrımıza mı mahvımıza mı?’ olduğunu bilmek için istikbâlimizin nerede olmadığını bilmek zorundayız. Bunun için istikbâlin kaynağına doğru yolculuk etmek, dilin mesajlarını almak yeterli olacaktır.
Sayfa 105 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
Türk hayatından, Türk evine kadar direkt etki eden hadise, Resul-u Ekrem (sav) üzerinden zuhur etmiştir. Onun çizdiği istikbâl yolu hem fiziği hem de fizikötesini kuşatan bir tavrın neticesidir. Bu vesileyle Allah (cc) istikbâlimizi Mescidi Aksa’dan Mescidi Haram’a çevirerek, istikametimizi diğerlerinden ayırmıştır. (bkz. Bakara, 144)
Sayfa 104 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
İnsanlar tarafından doğal bir şekilde kabul görmüş her kelimenin tutarlı bir hikayesi vardır. O hikâyenin izini süren, izine yaklaştığı derecede kelimenin yaratılışına ya da hakikatine şahit olur.
Sayfa 103 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
Meşguliyetinin nispetinde kelimeler, farklı cihetlerle kişiye ilham olur.
Sayfa 103 - Olgun Verim, Müstakbel Ev NeredeKitabı okudu
Resim