Oysa ona ne çok şey anlatabilirdim ve bana müşfik davranırdı. Bak Vera, diyebilirdim, durum böyle böyle, şunlar şunlar oldu ve sen şöyle şöyle yaparsan bir daha olmaz belki, çünkü benim hakkımda şöyle şöyle düşünen biri var ve buna son vermek zorundayım; öleceğimi bilsem bile vazgeçmeyeceğim çünkü bu şekilde devam edemem.
Neredesin Ey İsmail'in boğazındaki merhamet! Ya ebabilleri gönder Ya bizi de oraya aldır ... | Numan Arıman - Vera Benim
Reklam
Söylesene sevdiğim , Hangi rengini çaldılar gökyüzünden ? Bak, Zulüm Çin Seddini aştı ... | Numan Arıman - Vera Benim
254 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ortadoğu'nun yetiştirdiği nadir insanlardan İbn-i Sina. . Babasının engin eğitim anlayışı ve İbni Sina'nin öğrenme merakı bir araya gelince yüzyıllar boyu adı her sağlık alanında gececek bir dahi çıkıyor ortaya. . Harezm'in , Samanoğulları'nin, Gazneli Mahmud'un ve dahi o dönemdeki yöneticilerin bilime ve yeniliklere bakış açısını cok net görebiliyoruz kitabı okurken. . Bilimin halk için oldugunu savunan İbni Sina her seferinde karşısında kendisini satın almak isteyen bir yönetici ile karşılaşıyor. Halkın garibanlık içinde hastalıktan, cehaletten kırıldığını gören gözleri ona vaad edilen ihtişamı ve saltanatı bilim adina reddediyor. . Günümüzde aşıları ürettik diyerek tüm Dünya ülkelerinden para koparıp saltanat süren, halk için değil, üst yönetimler için bilimle uğraşan doktorlarin kesinlikle okumasi gereken bir hayat öyküsü. Kim bilir belki insafa gelirler de insanliğa yaptıkları kötülüğü farkederler? . Ortadoğu'nun din savaşları adına,dini savunmak adina nasil yüzyıllardır cahil bırakıldığını bu hikayede cok net anlayacaksınız. Zamaninda dünyan bilginleri çıkaran topraklar nasil bir savaş alanına dönüştü cok net göreceksiniz. . Sadece tıp alanında değil birçok alanda bilime adanmiş bu hayat öyküsü benim gibi biyografiseverlere mutlak surette tavsiyemdir.
Doğunun Bilim Güneşi - İbni Sina
Doğunun Bilim Güneşi - İbni SinaVera Aleksyevna Smirnova · Etkin Yayınevi · 2005109 okunma
severmişim meğer
Yıl 62 Mart 28 Prag-Berlin treninde pencerenin yanındayım akşam oluyor dumanlı ıslak ovaya akşamın yorgun bir kuş gibi inişini severmişim meğer akşamın inişini yorgun kuşun inişine benzetmeyi sevmedim toprağı severmişim meğer toprağı sevdim diyebilir mi onu bir kez olsun sürmeyen ben sürmedim Platonik biricik sevdam da buymuş meğer meğer ırmağı
Vera babama dedi ki: "Eğer çocuklarından biri arabayla yaşlı bi kadına çarparsa, sen bunu öğrenirsen ama sen söylemediğin sürece öğrenilme şansı yoksa onu şikayet eder misin?" Babam durdu ve şey dedi: "Benim yetiştirdiğim çocuklardan biri yaşlı bi kadına çarptıktan sonra kaçmaz zaten... Velev ki şok haliyle öyle bişi yaptı, ben bunu başkasından duymam, direkt beni arar." Dvdjjdjdkkd Kral ya djjdjd yapıyorsun bu işi ✨
Reklam
Fotoğraf 1962 yılında Paris'te çekildi. Nazım'ın ölümüne aylar kala... Nazım Hikmet, hastalığın ve memleket hasretinin etkisiyle oldukça bitkin. Fakat sevdalandığı Vera'sı ve dostları yanında olduğu için gözlerinin içi gülüyor. "Veda" şiirinde dostlarına şöyle sesleniyor şair: "Hoşça kalın dostlarım
"Bir yolu var," diye omuz silkti Daren. "Lilith'i uyandıralım diyoruz." Önce bunu bu şekilde mi söylüyorsun cidden diye ters ters ona baktım ama meraklı gözlerim boğuluyor gibi görünen muhafıza dönmek için aceleciydi. Kendine Lilith adını takan Ateş Leydisi Vera hakkında benim bilgilerim kısıtlıydı ama kısıtlı bilgilerim
"Benim bilgim olmadan verilmiş sözler beni ne ilgilendirir? Ben kendi sözlerimi kendim veririm, benim için geçerli olan başka bir söz yoktur. Ya kendim için konuşurum ya da hiç konuşmam. Ne yapacağıma sadece kendim karar veririm ya da hiçbir şey yapmam."
Reklam
öldü parmaklarımın arasına bıraktığı boşluk saatlerdir delirmek için susuyor onun için dua etmiyorum yas tutmuyorum o mevsimsiz çiçeklerden de gönderecek değilim
Sevdiğim ! Bak umut kan pıhtısı rengine döndü Sen VERA! Filistin’den geçerken sakın eteklerini toplama Biraz kan bulaşmış şekilde çık karşıma Ve sakın UNUTMA!!! O ilk çocuğumuzdur. Asırlardır dillerde olan Leyla’dır Meryem’in suskunluğunda can bulan gözleri vardır Züleyha’nın Daha düşmeden kirli kelimeler diyarına ​ Bilir misin VERA! Kaçıncı
Hiç söylenmemiş sözler söylemeli El değmemiş duru sözler sevdiğim için Sevdiğim ! Şehir giysileri kıskanır ve bu yüzden bürünür geceye Güneş gözlerinden beslenir ve saçlarını kollar görmek için Sensizken; şehrin boş meydanlarında yürüdüm Kalın puntolarla iri laflar ettim Öfkemi saldım iri dişli postallar üzerine Sevdiğim! VERA! Hangi çocuğu
Christa Mulack bir 𝘈𝘥𝘦𝘮 𝘚𝘦𝘯𝘥𝘳𝘰𝘮𝘶ndan söz eder, bunun temeli Adem'in yaratıcı tanrının önünde kendini savunduğu yaratılış hikayesinde atılmıştır: "Benim yanıma verdiğin kadın bana ağaçtan meyve ikram etti ve ben de yedim." Kadın normalde her yerde ikinci olmasına rağmen nedense "günah ve suç" konularında her zaman birincidir. Aslında bu özelliğiyle Ademin amaçları için kullanılmaktadır. O her türlü suçu kadına yükler: böylece gerçekten de Havva onun için muhteşem bir "yardımcı"dır!
Ana-Babanın Evladı Üzerindeki 80 Hakkı
İmam-ı Nesefi hazretleri bildiriyor ki: Ana-babanın evladı üzerinde seksen kadar hakkı vardır. Kırkı sağlığında, kırkı vefatından sonradır. Sağlığında olan kırk haktan onu bedenle, onu dil ile, onu kalble, onu da para iledir. Bedenle olan hakları: 01- Hizmet ederek rızalarını almak. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “Ana-babasına hizmet edenin