Futbol
Napoleon’un Fransa’nın idaresine geçişinden sonra Avrupa ülkeleri
arasında savaşlara rastlanmamıştır. Napoleon, birçok Avrupa ülkesiyle
savaşıyor ve en çok da İngiltere’yi yenilgiye uğratmak istiyordu. Diğer
taraftan İngiltere de, Napoleon’u tahtından indirmek için her çareye
başvuruyordu.
Napoleon, Rusya’yı da savaşmakla tehdit
Bir kayıba verdiğimiz en doğal tepki olan yas bile istenmiyor artık. Çünkü "verem olmak üretimi düşürür". Çünkü ilaçlara yeni kullanım alanları açılmalıdır.
Sonunda bitti... Juliet üniversitede temizlik görevlisi olarak çalışmaktadır.Babası yaptığı bir deney nedeniyle suçlanınca hiç görmemiş, annesini de yakalandığı verem hastalığı nedeniyle kaybetmiştir.Bir gün arkadaşlarıyla toplandığı anda laboratuvarda daha önce uygulanmış viseksiyon testinin sonuç kağıdını gördüğünde bu çalışmanın babasına ait olduğunu görür ve adaya gitmek üzere yola çıkar. Adaya giderken viole gemisinin kaza geçirmesi sonucu kendini kurtarmış olan Edward ile karşılaşırlar.Edward kendisine ait hiçbir sırrı paylaşmamış ve elindeki fotoğrafa dair birkaç cümle söyleyip orada bırakmıştır.
Montgomery ise çocukluğundan beri Juilet'in babasının yanında çalışmış ve deneylere tanıklık etmiştir, fakat Juliet adaya ayak bastıktan sonra korku dolu gerçeklerle yüzleşecektir ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır..
Okurken nutkum tutuldu, inanamadımm "nasıl yani ?"diye sorup gözlerimin yuvalarından çıktığı doğrudur.. Sonuç itibariyle zor bitirdiğim bir kitap oldu..Sonunda Montgomery'e çok kızdığımı söylemeden edemeyeceğim..
Pott hastalığı kamburluga neden olabilir, deri ve böbrekleri etkileyebilir. Böbrek üstü bezi tüberküloz 'u, bu bezin işlevini bozup Addison hastalığına neden olur ; Jane Austen 'ın yaşamına son veren muhtemelen bu hastalıktır. .
Sayfa 147 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"...gazete kitap gibi ferdî dehanın mahsulü ve muayyen zümrelerin münakaşasına terkedilmiş hususi karakterde bir içtimaî organ değildir. Gazete, halkın malıdır ve bu sebepten halkın ruh ve vicdan selametini sağlayıcı olması lâzımdır. Bugün memlekette verem ve sinir hastalıkları gibi salgın halinde bir gazete hastalığı da vardır. Bunun sebebi de, içtimaî münasebetlerin yetersizliği, tabii heyecan kaynaklarının yokluğu ve bir de hayat nizamına karşı duyulan emniyetsizliktir.
20. yüzyılın en başarılı yazarlarından biri olan Albert Camus‘u ironik yaşam biçimiyle tanıyoruz. Sıklıkla ölümden ve intihardan bahsetmesine rağmen, bir yandan da hayatın yaşanılası olduğunu savunan bir isim. Felsefe bölümünü bitirip, kendini hiçbir zaman bir filozof olarak görmeyen Camus gençliğinde bir futbolcuymuş. 17 yaşına kadar futbol oynayan ünlü yazar, yakalandığı verem hastalığı nedeniyle çok sevdiği futbolu bırakmak zorunda kalmış. 21 yaşında hayatını birleştirdiği eşi varlıklı bir göz doktorunun kızıymış. Eşi morfin bağımlısı olduğu için bu evlilik fazla sürmemiş ve iki yıl sonra sonlandırılmış. Hayatı boyunca sigara içen Camus, çok sevdiği sigarasının adını da bir kedisine vermiş.
Bir kayıba verdiğimiz en doğal tepki olan yas bile istenmiyor artık. Çünkü “verem olmak üretimi düşürür.” Çünkü ilaçlara yeni kullanım alanları açılmalıdır.
Füreya bitti. Cumhuriyet Döneminin ünlü seramik sanatcısıdır kendisi. Nedense Mor Salkımlı Ev kitabına çok benzettim ikiside biyoğrafik kitap olduğu içindir sanırım.
Füreya’nın babası Mustafa Kemal’ın sınıf arkadaşıdır ve savaş boyunca Büyük Önder’in yanında yer almıştır. Bu vesile ile Füreya Atatürk ile dokuz yaşında iken tanışma fırsatı bulur.
Franz Kafka'nın Milena'ya Mektuplar kitabında, Milena'ya yazdığı mektuplardan oluşan kitapta, bir türlü buluşamayan ve aşka dönüşemeyen yazışmalar yer alır. İstenilen mutlu son bir türlü gelmiyor kitapta bu da hayal kırıklığına neden oluyor. Olaylardan meydana gelmiş bir kitap olmadığı ve bir durumu, bundan kaynaklanan bir sonu tasvir ettiği için,