‘Deborah’ seni pencereleri parmaklıklarla örülü, tecrit odasındaki şok tulumları kadar soğuk duvarları olan hastaneye bıraktığımdan bu yana aklımı kurcalıyorsun. İşte, sporda seni zihnimden söküp atamadım. Sen bedenine sigara bastığında ben acı çektim. Jacob ve Esther Blau seni ihmal ettiğini düşündüğüm her an canım yandı. Dünya ile zihnindeki yalan Dünya arasındaki savaşını kazanmanI çok istedim. Beni ayakta tutan Dr. Furi’nin sana olan inancıydı. Bu çürümüş beyin çöpleri koleksiyoncusuna sana olan desteği için teşekkür ediyorum. Ve sen ‘Deborah’ bana öğretmiş olduğun hayat dersleri için sana minnettarım.