Ağıt ağıt, özlem özlem suskun Tut ki Vurulmuşum.
33 kurşun
Vurulmuşum Düşüm, gecelerden kara Bir hayra yoranım çıkmaz Canım alırlar ecelsiz Sığdıramam kitaplara Şifre buyurmuş bir paşa Vurulmuşum hiç sorgusuz, yargısız Kirvem, hallarımı aynı böyle yaz Rivayet sanılır belki Gül memeler değil Domdom kurşunu Paramparça ağzımdaki...
Sayfa 157 - Ahmed ArifKitabı okudu
Reklam
En zayıf olduğum yerden sınanmış en hassas olduğum yerden vurulmuşum. Hangi yanımdan yara alsam o yanımdan ağrımışım. Taşıyamam zannettiklerimi taşımış, taşırım zannettiklerimin altında kalmışım. İçimdeki ummanı önce sızdırmış sonra taşırmışım.
En zayıf olduğum yerden sınanmış en hassas olduğum yerden vurulmuşum. Hangi yanımdan yara alsam o yanımdan ağrımışım. Taşıyamam zannettiklerimi taşımış, taşırım zannettiklerimin altında kalmışım. İçimdeki ummanı önce sızdırmış sonra taşırmışım
Feryadımı kanayan bulutlardan duy Anam İhanet kurşunuyla vurulmuşum vay anam
Kim söylemiş beni Süheylâ’ya vurulmuşum diye? Kim görmüş, ama kim, Eleni’yi öptüğümü, Yüksek kaldırımda, güpegündüz? Melâhat’i almışım da sonra Alemdara gitmişim, öyle mi? Onu sonra anlatırım fakat Kimin bacağını sıkmışım tramvayda? Güya bir de Galata'ya dadanmışız; Kafaları çekip çekip Orada alıyormuşuz soluğu; Geç bunları, anam babam, geç; Geç bunları bir kalem; Bilirim ben yaptığımı. Ya o, Muallâ’yı sandala atıp, Ruhumda hicranını söyletme hikâyesi? ORHAN VELİ KANIK (13-Nisan-1914)
Reklam
D. bana, "Kitap okumaya çalışmalısın ... Ne olursa okuya­bilmelisin ... " diyor. Okumaya çalıştım. Hiçbir şey anlamıyorum. Cümleler birbirine bağlanmıyor. Kimi zaman onun varlığından kuşku duyuyorum, fakat benimkinden başka bir süre içinde. Kimi zaman, basitçe, onun var olmadığını, asla var olmadığını sanıyorum. Bir başka birbirine bağlanma (benim bağlanmam; zin­cire vurulmuşum ben) beni tutuyor
Levent Yüksel'in sesiyle okudum
Kim söylemiş beni Süheyla'ya vurulmuşum diye? Kim görmüş, ama kim, Eleni'yi öptüğümü, Yüksekkaldırımda, güpegündüz? Melâhat'i almışım da sonra Alemdara gitmişim, öyle mi? Onu sonra anlatırım, fakat Kimin bacağını sıkmışım tramvayda? Gûya bir de Galataya dadanmışız; Kafaları çekip çekip Orada alıyormuşuz soluğu; Geç bunları, anam babam, geç; Geç bunları bir kalem; Bilirim ben yaptığımı. Ya o, Mualla'yı sandala atıp, Ruhumda hicranın'ı söyletme hikâyesi?
Vurulmuşum Düşüm gecelerden kara Bir hayra yoranım çıkmaz Canım alırlar ecelsiz Sığdıramam kitaplara.
Ahmed Arif
Ahmed Arif
Ben bir yaralı kuşum, yürekten vurulmuşum... youtu.be/ta-XCoUUv4o?si=...
Reklam
Vurulmuşum Düşüm , gecelerden kara Bir hayra yoranım çıkmaz Canım alırlar ecelsiz Sığdıramam kitaplara Şifre buyurmuş bir paşa Vurulmuşum hiç sorgusuz, yargısız
Sayfa 113Kitabı okudu
Hangi şiire başlasam suskunum sana Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun Güneşte kavrulan bir kum tanesi Çatlayan dudaklarım oluyor her gece Yağmura suskun yaşamaya suskun Haykırabilsem Belki bir nehir köpürebilir sesimde Silinebilir kuraklığın bütün izleri Upuzun çöller vadileşebilir içimde Hangi güzelliği özlesem suskunum sana Yürek boşluğunda
Hata
Kalınca sebepsiz bir başıma Hatıralar beynimde dans ediyor Günahlarım dizilip bir bir karşıma Sanki birer birer intikam alıyor Yüreğimden zincire vurulmuşum Anılar her bir halkayı bağlıyor Ben duygularımın esiri olmuşum Hatalar yalan duygularda başlıyor Sen de benim hatalarımdan birisin Sen en büyük günahların bedelisin Senin için harcanan zamana yazık Sen en güzel duyguların katilisin İstemem senin ne sevgini, ne kendini İstemem ben bu hayatın sözüm ona pembe rengini
Sayfa 133 - Metis, 2016
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.