Edep; Müridin kendi nefsine, ihvanına, mürşidine ve Allah’a karşı uyması gereken kurallardır. Bu kurallara uymak vuslat vesilesidir. Edebe uymayanlar lütuftan mahrum olurlar. Ne güzel söylemiş büyüklerimiz “Edeple gelen lütufla gider” diye. Pirimiz Abdülkadir Geylani Hz.leri “Bir edep için, binlerce derviş feda olsun. Edep gittiğinde onu geri
144 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
"Alevli bir köpük sadece dünya.." Nasıl başlasam acaba diye tereddütte kalırken bu dizelerde takıldığımı farkettim. Sanki bütün eseri içinde barındıran satırlar olmuş. Duygularda, zamanda, insanda alevli bir köpük gibi dünya sahnesinde yanıp sönerken bu dizelerle seyircisi konumuna alıyor bizi bu eser bir aralık. Geçişi de, izleyişi
Rüveyda
RüveydaNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20203,992 okunma
Reklam
53 syf.
1/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
UCUZ VE BAYAĞI...
Ben ömrümde bu kadar kötü şiirlerden oluşan çok az kitaba rastlamışımdır. Evet, güzel ve çarpıcı bir cümle ile girişi yaptım, hadi devam edelim :) Kötü kitapların avcısı ve korkulu rüyası olduğum doğrudur ama aynı zamanda yeni kitaplar keşfetmeyi, yeni ve bilinmedik lezzetler tatmayı da pek severim; kıyıda köşede kalmış, kıymeti anlaşılamamış
Korkuyorum Tanrı Duyacak
Korkuyorum Tanrı DuyacakEmre Işık · Cinius · 20212,275 okunma
Dünyada her güzel şey, renkli balonlar gibi neşeyle oradan oraya salınırken hayatın dikenlerinden birine değip yok olmak zorunda mı? Birini sevmek, onunla mutlu olmak neden bu kadar imkânsız? Kendini dünyanın geri kalanından ayrı bir yere koyup birbirini seven iki insanın bir arada durabilmesi, neden bu iki insan dışındaki her şeye bağlı? Hayat ne güzel âşık olunca halbuki, her şey nasıl ışıl ışıl, nasıl rengârenk. İnsan, değil sevmenin, dünyanın sonu gelmeyecek sanıyor sevince. Aşk olup vuslat olmayınca ne zor, ne fena ama. Bir başına, damla damla eriyen bir kardan adam gibi eksilirken onun artık başka tepelere yağacağını bilmek ne büyük işkence.
Sayfa 186Kitabı okudu
Sevdiğin birini yitirince bir yanın onunla beraber kaybolur. Terk edilmiş hayaletli bir ev gibi buruk bir yalnızlığa esir olur, eksik kalırsın. İçinde bir sır gibi, giden sevgilinin yokluğunu taşırsın. Öyle bir yara ki üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin gene de canını yakar. Öyle bir yara ki iyileştiğinde bile kanar. Bir daha gülemeyeceğini, asla hafifleyemeyeceğini sanırsın. Karanlıkta el yordamıyla ilerler gibi akar hayat. Önünü göremeden, yönünü bilemeden, sadece şu anı kurtararak... Gönlünün kandili sönmüş, zifiri gecede kalmışsındır. Ama işte ancak böyle durumlarda, yani iki göz birden karanlıkta kalınca, bir üçüncü göz açılır insanda. Kapanmayan bir göz... Ve ancak o zaman anlarsın ki bu elem sonsuza dek sürmeyecek. Hazandan sonra başka mevsimler, bu çölden geçince nice vadiler gelecek; bu ayrılığın ardından da ebedi bir vuslat. Yeni kaybettiğin kişiyi manevi gözle bakınca her yerde görmeye başlarsın. Denize düşen katrede, dolunayla hareketlenen med-cezirde, esen her esintide ona rastlarsın. Kuma çizili remilde, güneşte parlayan kristal tanesinde, yeni doğmuş bebeğin tebessümünde, bileğinde atan nabzında onu seyredersin. Her yerde, her şeyde onu görürken nasıl derim ki Şems gitti..?
Sayfa 404
Şems'e Üçüncü Mektup
Güller Şems diye açmıyorsa, gülün kokusunu neyleyeyim, Ayrılığı ağlatamayan gecenin karanlığını neyleyeyim. Şems'siz sofranın balını böreğini neyleyeyim, Beni kavurmayan acıyı neyleyeyim. Gözümü yakmayan gözyaşını neyleyeyim, Karanlığıma Şems olamayan yari neyleyeyim. Canını yoluma post eylemeyen dostu neyleyeyim, Şems gibi bakmayan
Reklam
232 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Büyülü Gerçekçilik, Korku, Masal
Öncelikle kapağa, baskıya bayıldım Cyberpunk havası olan bir kapak. Aslında öykü kitapları okumayı sevmem ama bu başka. Her akşam bir öykü okumak için yola çıkarak elimden bırakamadım. Seveceğimi düşünüyordum ama bu kadar beklemiyordum. Genel olarak kitap anlatım açısından çok katmanlı 10 öyküden oluşan bir kitap. Anlatım çok akıcı sade duru
Lanetli Tavşan
Lanetli TavşanBora Chung · İthaki Yayınları · 20231,985 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
Ne yazacağımı inanın bilmiyorum ama çok güzel bir kitaptı.. Daha önceden özetini defalarca duyduğum kitabın bu kadar güzel olacağını bilseydim çok daha erken okurdum. Fitnat'ın aşkı mı diyeyim, Talat'ın sevdiği için verdiği çaba mı diyeyim, Ali Bey'in pişmanlığını mı diyeyim.. Gerçekten çok acıklı bir kitaptı. İnsanın sevdiğine kavuşamaması nasıl bir hisse o hissi hissettim diyebilirim. Bende onlarla birlikte hastalandım, onlarla birlikte ümitlendim, üzüldüm. Ama ne çare vuslat olmayınca olmuyor işte..
Taaşşuk-ı Talat Ve Fitnat
Taaşşuk-ı Talat Ve FitnatŞemseddin Sami · İş Bankası Kültür Yayınları · 028,5bin okunma
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
EN SON YÜREKLER ÖLÜR Sadece bir beden ve o bedene borçlu yaşayan ne çok insan... Canan Tan'ın gerek kaleminin gücü gerek kelamlarının etkileyiciliği ve bunun yanında asıl mesleğinin eczacılık olmasıyla ortaya konan tek nefeste okunabilecek bir roman. Aşk teması romanın tüm sayfalarına serpiştirilirken bunun yanında da asıl dikkat çekilmesi gereken nüans organ nakli olmuştur. Bu yüzden eser hakkındaki düşüncelerimi yazarken en önemli kısmını ilk cümlede aşikar etmeye çalıştım. Eminim ki yazar da bu yapıtta buna dikkat çekmek istemiştir. Eserin baş kahramanları Deniz ve Nehir'dir. Denizine susamış olan bir nehirdir bahsi geçen kişi. Hiç su suya kavuşma çabasına girer mi..? Giriyor işte. Mevzu deli iki yürek olunca sular da okyanus oluyor, nehirlerde denize kavuşuyor. Sanmayın ki kavuşmakla dertler bitiyor, bir vuslat kırk hasreti alnından vuruyor diye. Çünkü her bitiş bir başlangıca gebe olduğu gibi, Kavuşmalar da ayrılığa gebedir. Neyin nasıl olduğuna dair merakları gidermek isteyen kişi için eserin okunmasını tavsiye ederim. Çünkü asıl hikaye vuslattan sonra başlıyor. Kitap ki okuyan insanı yüreğiyle birlikte alıp götürüyor. O yürekler ki ne sahibini ne de sevdiğini unutmuyor. Çünkü yazarın da dediği gibi : "Beyindekiler silinir ama, yürektekiler asla !" Ve son olarak eklemek isterim ki, hiçbir de şey yazıldığı gibi yaşanmıyor... Keyifli okumalar dilerim.. :)
En Son Yürekler Ölür
En Son Yürekler ÖlürCanan Tan · Altın Kitaplar · 201221,1bin okunma
·
Puan vermedi
“Aziz Bey Hadisesi”, Ayfer Tunç’un insanın doğası gereği yaptığı hatalar ve zaaflarla birlikte ömrünü heba eden karakterler üzerinden anlattığı hikâyelerden biridir. Yapısal açıdan farklı bir novelladır aynı zamanda. Kitap, hikâyenin kahramanı Aziz Bey’in ölümüyle başlıyor. “Bu Aziz Bey kimdir? Bir hadiseye konu olabilecek kadar ne yaşamış
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,2bin okunma
Reklam
Hayat ne güzel aşık olunca halbuki, her şey nasıl ışıl ışıl, nasıl rengârenk. İnsan, değil sevmenin, dünyanın sonu gelmeyecek sanıyor sevince. Aşk olup vuslat olmayınca ne zor, ne fena ama. Bir başına, damla damla eriyen bir kardan adam gibi eksilirken onun artık başka tepelere yağacağını bilmek ne büyük işkence.
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Vuslat Zamanı
Vuslat Zamanı yarım kalmış bir aşkın hikayesini barındırıyor. Yarım kalmış ve yaşanamamış aşkı kısacık sayları arasına sığdırmış yazarımız . Okurken hem duygusal hemde hüznün tadına varacaksınız ki Akıncı yüreğine gömüp sonsuzluğa uğurlandığında unutlumaz bir kurguya kendinizi kaptıracaksınız . Akıncı vatanı için hem sıla hasreti yaşayıp hemde sevdiklerinden uzakta yıllarını geçirmiş . Artık ülkesini ve arkasında bıraktıklarına geri dönmek için zorlu ve yorucu bir yolculuğa çıkmaktadır. Geriye döndüğünde artık yerleşik hayata geçip o da normal hayatına dönmek ister . İlk başta ustasını bulup yanına yerleşir ki Pluvia hayatına girer . Pluvia 'yı bir gün hırsızların elinden kurtarır . Elinin kanadığını gören Pluvia işlemeli beyaz mendilini ona verir ki bu Pluvia 'dan ona kalan son hatıradır. Akıncı çok uğraşır ama Pluvia ona gelmeyecektir . Akıncı yüreğindeki yangını söndürmek için artık gitmeye karar verir. Pluvia neden Akıncı 'ya gelemediğini, Akıncı gitmeye karar verince neler yaşayıp , bu sevdaya nasıl dayandığını #vuslatzamanı 'nında sizleri bekliyor . Yaşanamayan sevdanın buruk bir hikayesi ...
Vuslat Zamanı
Vuslat ZamanıRamazan Aladaş · Ahir Zaman · 20236 okunma
187 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Vade, Çağlar, Hasret, Barış, Ahmet, Mağdube Hanım, Hasan Amca, Nehir ve diğerleri… Sahici karakterleri ile ustaca kurgulanmış; aşk, özlem, hüzün, ayrılık, gizem, umut, gerilim her şeyin bir arada mükemmel harmanlandığı bir kitap okudum. Vade her hafta Mağdube Hanım’ı kaldığı huzurevinde ziyaret ediyormuş. Elinde kemanı yine bir ziyaret günü
Vuslat
VuslatZuhal Gözen · Kutlu Yayınevi · 202312 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Herkese selamlar Cihan Çetinkaya' nın kaleminden; "
Arafta Yedi Gece
Arafta Yedi Gece
kitabı ile geldim. Yazardan okuduğum ikinci eser. İki kitapta bir birinden farklı, bir birinden etkileyici eserlerdi. Yazarın aklının içinden geçenleri, hayal gücünü merak ediyorum. Bu kurguları nasıl zihninde barındırıyor. Bunları nasıl kurguluyor helal olsun doğrusu.
Arafta Yedi Gece
Arafta Yedi GeceCihan Çetinkaya · Timaş Yayınları · 202436 okunma
Resim