Karl Marx, proleter şair arkadaşı George Weerth'in (1821-56) şu mısrasını mektuplarında anmaktan hoşlanırdı:
"Şu dünyanın en doyum olmaz aşı
Düşmanı canevinden ısırmaktır
Sarakaya alıp yobaz yoldaşı
En ince yerinden tutup kırmaktır"
Yahut:
"Ondan güzel bir şey yoktur dünyada:
İnsan düşmanını candan ısıra,
Kaba dostu unutmayıp arada
Alaylıca nazik yerinden vura."
''..''Dostlar,'' diye başladı, ''biz, nerede yaşarsak yaşayalım, hangi millete ait olursak olalım, kardeşiz. Ben, üç yıl boyunca, üç milyon İngiliz işçisinin yaşama hakkı ve özgürlük için verdiği mücadeleyi izledim. Aralarında birçok İrlandalı vardı. Size, 'Alman ve İrlandalı' adlı şiirimi okuyacağım:
*
İngiltere'de geceleri eser soğuk rüzgâr,
yakışıklı iki delikanlı, yürümüşler bütün gün
-İrlandalı ve Alman- bir araya geldiler karanlıkta
aynı saman yığınında yattılar karanlıkta
bakıştılar sessizce köhne samanlıkta
ve düşünüyordu her biri: ''Benim arkadaşım
düşkün bir evsiz bu ülkede,
başka topraklardan gelmiş yoksul bir göçmen.''
Ve ikisi de aynı anda konuştu:
''Onun yaşamı da keyif içinde geçmiyor,
ona getirmemiş kader avuntu,
o yüzden geziyor yamalı, lime lime elbiseyle.!''
Sonra da gülerek bağırdılar: ''Kardeş.!
Sen de görmeyeceksin sevinci bu dünyada.!''
Ve neşeli bir törenle selamlaştılar anında
Almanca, İrlandaca.
Ve anlamadan bu yabancı sözleri,
Sıkıca bir el sıkıştılar daha sonra,
dost oldular sevinçte ve kederde.
Yoksulları birleştirir güçlü dostluklar.''
Çiğler parlıyordu - bu sabah saatinde
şarkı söylüyordu çalıkuşu enginde
ve yoksul bir çocuk doğdu o zaman
kulübede, yoksul insanların yanında
*
Onaltısını bitirdiğinde, tanımadık
bir güç hissetti ellerinde
fabrikaya geçti solgun yüzüyle,