Wikileaks belgeleri, AKP ve hükümet içinden isimlerin ABD elçileri tarafından çeşitli sınıflandırmalara tabi tutulduğunu gösteriyor. İdeolojik görüşüne göre, dindarlar, milliyetçiler ve pragmatikler... Cemaat yakınlığına göre, Gülen cemaatine yakın olanlar ve Nakşibendilik gibi diğer tarikatlara mensup olanlar. Bu konuda dikkat çeken en önemli ayrıntı AKP içindeki Gülencilerin Abdullah Gül şahsında, Nakşibendiliğin ise Tayyip Erdoğan şahsında liderliğe kavuşması.
Bu derin ve yaygın aşağılık kompleksine dair yakın bir örnek Wikileaks belgeleridir. Maalesef bu belgelerden kendi dış politika tecrübemle de teyit edilen en önemli gözlemim şu oldu:
Ülkemizdeki eğitim ve kültür sisteminin en tutarlı ve sağlam işi, her insanımıza Batı’ya karşı aşağılık kompleksi aşılamaktır.
Bir Batılı diplomat; mesleği bakan, diplomat, asker, siyasetçi, gazeteci, akademisyen olsun bir Türk vatandaşına bir istihbari
soru sorduğunda, vatandaşımız emir almışçasına onun cevabını vermeye hazırdır. Wikileaks' in gösterdigi gerçek budur.
Aynı saatlerde ise, Ergenekon Davası'nda konu Wikileaks belgeleri idi. Davanın sanığı İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Wikileaks belgelerinde yer alan Başbakan' ın İsviçre hesapları iddiasının doğru olduğunu söyledi.