III
madem arkandan ağlamamı bile çok gördün bana
al bu taşlar senin olsun...o halde ve bundan böyle
bütün davullar vursun, telleri kopsun sazların
boşluğa bağırsınlar, birlikte;
kan kusacağız.
kan kusacağız.
madem dünya bunca zalim
Bu kutsal mı kutsal sudan, yeni yapraklara
bürünmüş taze bir fidan gibi canlanıp da,
arınmış olarak eski yerime vardığımda
çıkmaya hazırdım, artık yıldızlara.
Âraf XXXIII (142)
III
Madem arkandan ağlamamı bile çok gördün bana
Al bu taşlar senin olsun… O halde ve bundan böyle
Bütün davullar vursun, telleri kopsun sazların
boşluğa bağırsınlar, birlikte;
Kan kusacağız.
Kan kusacağız.
XXII
günler öylece kendi kendine geçsin diye
bir camın arkasında durdum
bana dokunmasın hiçbir şey
hiçbir şey yarama merhem olmasın
iyileşecekse, hiçbir şeysiz iyileşsin diye
bir camın arkasında durup
akan hayata ve zaman baktım.
bilirdim, biliyordum, biliyorum,
bittiğinde, geçtiğinde,
azaldığında sızı, iyileştiğimde,
o saman tadıyla karıştığında;
her şey daha acı olacak.
XXXIII
ne sanıyorsun?
ne sanıyorsun?
benim olan artık
senin de kaderin:
dağbaşı,
oradaki yaralı ıssızlık.
Başkalarını bilmek akıllılık,
Kendini bilmek irfan sahibi olmaktır.
Başkalarının üstesinden gelen iktidar sahibi,
Kendisinin üstesinden gelen ise güç sahibidir.
Neyin yeterli olduğunu bilmek zenginlik,
Azimle yol almak irade sahibi olmaktır.
Sahip olduğunu kaybetmemek kalıcı olmak,
Ölüp unutulmamak uzun ömürlü olmaktır.
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Kitabı gerçekten ilginç buldum. Çokta sevdim. Zaten sevdiğim için kitabı birkaç saat içinde bitirdim. İncelememe başlamadan önce okuyacaklar için bir uyarıda bulunmak istiyorum. İncelemeyi okurken dininizi, dilinizi, ırkınızı bir tarafa bırakıp okuyun. Sadece ilginç bir parça, bir hikâye okuduğunuzu varsayın.
Coelho'dan hoşlanmayan Peder Lopes, onun ne zaman birinin yanından ayrıldığını görse, Dante'den bir alıntıyı -kendisine ait küçük bir değişiklikle- yinelerdi:
"La bocca sollevo dal fiero pasto Quel seccatore..."*
Fakat rahibin bu sözleri, Coelho'ya duyulan genel saygıyı etkilemezdi çünkü kimileri bu yorumun kişisel husumetten kaynaklandığını düşünür, kimileri de bunun Latince bir dua olduğunu sanırdı.
*("Haşere başını, acımasız aşından kaldırdı." Peder Lopes, Dante'nin peccator, yani "günahkar"ı yerine, seccatore yani "haşere"yi kullanıyor. Günahkar Kont Ugolino bir başka günahkarın başını kemiriyordu. Cehennem, XXXIII. Kıta)