Hiç sıkıntım yok mu acaba? Var ki bi'dolu... Ama yüzdeyiz kişisel. Mutluyum, ama sıkıntılarımdan, coşkuyla, yorulmadan, uzun uzun söz edebilirim yine de. Anlatayım mı hepsini?... Hayat bana nasıl oyunlar ediyor, diyeyim mi bir bir?... Kısacası: Tam o bin küsür kilometre ötedeki kentten küçücük bir haber bekliyorum. Bu bekleyişi durmadan
Konuşmalar-s.25-26
İnsan sadece iki şekilde huzur bulabilir: O yeniden bir hayvana dönüşebilir. O zaman o tek olacaktır, o zaman hiçbir bölünme olmayacaktır, o zaman huzur olacaktır, sessizlik, ahenk... Ve milyonlarca insanın yapmaya çalıştığı şey farklı şekillerde hayvan olmaktır. Savaş insana yine hayvan olma şansı verir; bu yüzden savaşın büyük bir çekim gücü
Reklam
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın. Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
Ayaz, büyük fatih, Put Kıran Gazne Hükümdarı Mahmut’un ahbabı ve kuluydu... Bu kıssada kullanılan her kelimenin üzerinde dur. İslam putlara inanmaz ama bu Müslümanlar tarafından yanlış anlaşılmıştır. Putlara inanmamak başka bir şey, kalkıp başkalarının putlarını yok etmeye başlamak başka. Aslında birinin putunu kırmak demek, olumsuz yönde de
ayet İstanbul Boğazından, son padişahla son şehzadesini alarak uzaklaştı.Hiçbir şey kalmadı geriye.Bir büyük boşluk kaldı geriye.Bir de bütün bunları, bulutların ufuk üzerinde koştuğu güz akşamları, kıyıya iyice yanaşan masal gemilerinin gölgelerine bakarak ve dahi o gölgeleri kendisi gibi görebilecek başkalarının varlığını da vehmederek dalgalara
"Benim biraz düşünmem lazım, Müfettiş.Şöyle cama doğru biraz gelir misin Watson?" Holmes birlikte yan yana dururken kâğıtta yazanları okudu.Bir cümlenin ortasından başlayarak şöyle devam ediyordu: "...adamın her yeri kesiklerden ve darbelerden kan revan içinde kalmıştı ama o güzel yüzün,uğruna canını bile feda etmeye hazır olduğu o yüzün,ona acıyarak baktığını gördüğü an yüreğinin aldığı yaranın yanında çektiği bu acı hiç kalırdı.Tanrı'ya şükür gülümsemişti;kalpsiz bir iblis gibi de olsa gülümsemişti.Ama aşk da tam o anda ölmüş,yerini taptaze bir nefrete bırakmıştı.İnsan bir amaç için yaşamalı.Benim amacım da,sizin kollarınızda ölmek olmayacaksa Leydim, o halde sizi tamamen mahvetmek ve intikamda huzur bulmak olmalı. " "Acayip bir dilbigisi var burada!" dedi Holmes gülümseyerek."Baştaki üçüncü tekil şahıs sonlarda birden nasıl leydim demeye başlıyor,fark ettin mi?Yazar kendini hikâyesine o kadar kaptırmış ki,doruk noktasında kendini romanın kahramanı olarak görmeye başlamış. "
Sayfa 133 - Martı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
125 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.