Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
504 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Zeus 'a Neden Sahip Çıkamadık?
Ahmet Ümit okumaya Beyoğlunun En Güzel Abisi ile başlamıştım. Kitapta, İstanbul'da ranta giden güzide yerleri, toplumdan dışlanan kalbi güzel insanları, gezi parkını, hayat kadınlarının zorlu yaşamlarını, Beyoğlu ve Tarlabaşı'nın heyacanlı hayatını en derinden hissedip, kitabı bitirdiğimde ve İstanbul' da yaşamama rağmen "Bir
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Kayıp Tanrılar ÜlkesiAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 202320,3bin okunma
İkiliklerle düşünmeyi bir yana bırakıp ara-varlıklara yönelirseniz, bedeninizle şiddetten mümkün mertebe uzak bir şekilde ilgilenirsiniz. Öfkeniz de dahil olmak üzere zihinsel oluşumlarınızla ilgilenme biçiminiz şiddetten uzak olur. Kardeşleriniz, babanız, anneniz, içinde yaşadığınız topluluk ve toplumunuzla sevecenlikle ilgilenirsiniz. Ara-varlık gerçekliğine vakıf olduğunuzda, artık kimseyi düşman olarak göremezsiniz.
Sayfa 65
Reklam
·
Puan vermedi
Trendeki Yabancılar PATRICIA HIGHSMITH Seviye 4 Michael Nation tarafından yeniden anlatıldı Seri Editörleri: Andy Hopkins ve Jocelyn Potter Pearson Education Limited Edinburgh Gate, Harlow, Essex CM20 2JE, İngiltere ve dünya çapında Bağlı Şirketler. ISBN 0 582 41812 7 Trendeki Yabancılar telif hakkı 1950 Patricia Highsmith Bu uyarlama ilk olarak
The Stranger
The StrangerAlbert Camus · Bokp · 2012111,2bin okunma
Dinlerin, büyüyen toplumları denetlemek üzere bir sosyal seçi­lim baskısıyla evrilmiş olması muhtemeldir. Homeros dönemi tanrılarında gördüğümüz gibi, bir toplumun benimsediği din kısmen o toplumun ihtiyaç duyduğu denetim türüne bağlı görü­nür. Para ve vergilendirmenin olduğu, yabancılar arasında geniş ölçekli işbirliğini gerektiren büyük toplumlarda insan ilişkileri­ne ve ahlak kurallarına doğrudan karışan tanrılar daha yaygın­dır. Gerçekten de cezalandırıcı, müdahaleci tanrılara inanma, birbirine uzak coğrafyalarda yaşayan insanlar arasındaki geniş ölçekli işbirliğini kolaylaştırmak için gelişmiş bir adaptasyon olabilir.
Sayfa 145 - domingo yayınları.
"Tanrılar, uzak diyarlardan gelen yabancılar kılığında, insanların küstahlığını ve dürüstlüğünü gözlemler."
347 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bağnazlık ve Faşizmin Gayrimeşru Çocuğu: ÖTEKİ (das Andere)
Hayatımın yarıya yakınını yaşadığım yurtdışında “yabancı olmak, yabancı ile yaşamak” nasıl bir olgu, bunu iliklerime kadar hissettim. Alanımdan dolayı benim için avantajı hem kendi toplumumu hem de Batı toplumlarını “dışarıdan” gözlemlemek oldu. “Yabancı “ olmanın nasıl bir duygu olduğunu anlamanız için, farklı ülkelere yaptığınız turistik
Yabancılar, Tanrılar ve Canavarlar
Yabancılar, Tanrılar ve CanavarlarRichard Kearney · Metis Yayıncılık · 201258 okunma
Reklam
Hem sanat hem de psikanaliz, sahici yaşam öyküsüne ve onun bir adım ötesinde yer alan sahici tarihsel hatırlama edimine açılan ve insanı arındıran kapılardır.
Melankoli
Freud, melankoliyi yitik bir nesneye yönelik bastırılmış bir saldırganlık olarak tanımlar. Melankolik kişi, sevdiği ve idealleştirdiği şeyin ya­sını tutmak gibi acılı bir sürece katlanmak yerine, gerçeği kabullen­meyi reddeder ve hüznü kendi içine yöneltir. Böylece melankoli, büyüsü bozulmuş bir dünyanın hiçliğinin yerine benliğin hiçliğini koyar, hatta kimi zaman işi intihar raddesine kadar vardırır.
"Şartlar ne olursa olsun zarar verme." “Yanlış yapmaktansa acı çekmek daha iyidir.”
Kendinizi kurbanınızın yerine koymayı başardığınızda zalim olmanız zordur. İnsanlığın temelinde kişinin kendisini başkasının yerinde hayal et­mesi vardır. Merhametin özü ve ahlakın ilk adımı budur.
Reklam
Walter Benjamin'in öngörüsü bu olsa gerek!
Kitle iletişim ağları, spot ışığının kendi üzerlerine çevrilmesini istemez. Kendilerini sor­gulamak konusundaki bu gönülsüzlükleri korku dönemlerinde daha da belirgindir. Böyle koşullarda medyanın terörü nasıl yansıttığını eleştirel bir şekilde sorgulamak münasebetsizlik veya daha da kötü­sü vatan hainliği olarak görülebilir.
Arendt'e göre her şeyden kötüsü, siyasi yüce, çağdaş yurttaşın imgesel ile gerçek arasında ayrım yapma kabiliyetini tü­müyle köreltebilir.Arendt, baskının ve işbirlikçiliğin bu sapkın it­tifakına eşlik eden bir acizliğin, ideolojik terörün alametifarikası ol­duğunu ileri sürer.
Doğu-Batı çatışmasına en aykırı yorum yapan Edward Said’tir
Edward Said'in "Temel Reis ile Kaba Sakal'ın acımasızca dövüştüğü ve bunlardan birinin her zaman rakibini yenecek kadar erdemli bir boksör olduğu, karikatürümsü bir dünya"tanımını hatırlıyoruz.
ABD’de 11 Eylülün ardından…
Savaş ilan edilmişti ve Bush'un açıkça beyan ettiği gibi herkes "safını belirlemeliydi". "Uy­garlar"ın safını mı yoksa "barbarların" safını mı tutacaksınız; ma­sumların mı melunların mı, cesurların mı "korkaklar"ın mı? Ana akım medya kuruluşlarının çoğu, olaya aynı karşılığı verdi.
Freud Carl Schmitt’e psikanaliz yapsaydı nasıl olurdu acaba
Se­ve seve nefret ettiğim düşman, kılık değiştirmiş benden başkası de­ğildir çoğu zaman. Dolayısıyla Freud'dan yola çıkarak, kaygı verici yabancıların bizden farklı oldukları için değil de bize kendimizden daha çok benzedikleri için bizi kaygılandırdıkları sonucuna varabi­liriz.
272 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.