Öfkeli ve melankolik bir kuzey adamı gibidir.
İlkyaz ve yaz mevsimlerinden çok kıştan hoşlanır.
Yolculuklarını güneşi bol ülkelere değil, İngiltere,
Almanya, Belçika ve Hollanda gibi sisli ve yağmurlu ülkelere yapar. Claudel Verlaine’e Ardenli çocuk
derdi. Karataş adını takmıştı ona. Karataş bilindiği gibi, her zaman, yağmurdan nemli ve karanlıktır. Dizelerinde sık sık yağmur ve göz yaşlarına
raslanır. Kuzeyin sislerini sever, düşler evrenine götüren bütün ortamları sever. Van Gogh ve
Nerval’i büyüleyen öğlen güneşlerinin aldatan görünüşüne kayıtsızdır. Dizelerini güneş batınca yazar. Şiirlerindeki kar beyazlıktır, çocukluk günlerine özlemdir.